Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/4633 E. 2022/1092 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/4633
KARAR NO: 2022/1092
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/09/2019
NUMARASI: 2018/517 Esas 2019/817 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/09/2022
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 05/06/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 11/09/2017 tarihinde sevk ve idaresindeki motosiklet ile seyir halinde iken dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı araçla çarpışması sonucu yaralandığını, davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile kazaya bağlı olarak müvekkilinin sağlık durumunda meydana gelen maluliyet göz önüne alınarak müvekkilinin tedavi süresince bakıcı gözetiminde olması ve iş göremezlik durumunun bilirkişi marifetiyle tespitini ve buna ilişkin tazminanın tespitini, kusur durumumun belirlenmesi için kusur raporu aldırılmasına, Borçlar Kanunu 76.maddesi uyarınca ya da TTK.nun 1427/2 uyarınca avans ödemesine karar verilmesini, müvekkilinde oluşan cismani zarar nedeniyle oluşacak maddi tazminat nedeniyle, sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarının, bakıcı giderinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, öncelikle 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesine göre belirlenecek maddi tazminatın sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “somut olayda, yasanın zarar görenin kusuru olduğunun ispatlanması halinde sorumluluktan kurtulacağını düzenlemiştir. Mahkememizce Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur hususunda rapor alınmış, rapor da zarar gören davacının %100 kusurlu olduğu belirtilmiştir. İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 14/05/2019 tarihli tarafların kusur durumlarını irdeleyen raporunun oluşa ve dosya içeriğine uygun bulunması sebebiyle hükme esas alınarak, davalı sigortacının sigortalısının kusursuz olduğu davacının %100 kusurlu olduğu, o halde davalı sigortalının sorumluluğu bulunmadığı kanaatiyle zarar gören davacının davasının reddine karar verilmiştir.” gerekçesi ile, davanın REDDİNE karar verilmiş, verilen karar süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekilinin istinaf başvuru sebepleri; kazanın oluşumunda, kaza esnasında emniyet şeridinde seyreden müvekkili …’in, kazanın meydana gelişinde kusurlu olduğu kabul edilse bile, kendine isnat edilecek olan kusurun %100 oranında olmaması gerektiği, zira diğer araç sürücüsü olan …’in, aracıyla olay anındaki trafik seyir durumuna ve akışına uygun bir şekilde emniyet şeridine geçmesi gerekirken, o esnada gerekli kontrolleri yapmaması ve yeterli özeni göstermemesi nedeniyle, kazanın meydana gelişinde en azından tali kusurlu olması gerektiği, müvekkiline ”Arkadan çarpma” gerekçesiyle asli ve %100 oranında kusur izafe edilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğu, kazadaki kusur dağılımının tespit edilebilmesi için dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderildiği ve gelen raporda müvekkilinin %100 kusurlu, …’in ise kusursuz bulunduğu, ATK raporuna yönelik yaptıkları itirazlar dikkate alınarak bu hususta ATK’dan ek rapor alınması veya itirazlarının incelenmek üzere dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu’na gönderilmesi veya kaza mahallinin daha iyi analiz edilerek yapılacak keşif ile birlikte bir bilirkişi raporu alınmasına karar verilmesi gerekir iken dosyanın geldiği aşama itibariyle davanın, müvekkilinin tam kusurlu olması nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. 11/09/2017 günü davacı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikleti ile emniyet şeridi üzerinde seyir halinde iken aracının ön kısımlarıyla, önünde emniyet şeridi üzerinde park halinde olan sürücü …’in sevk ve idaresindeki davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plaka sayılı otomobilin arka kısımlarına çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında yaralandığı, olayda davalıya sigortalı aracın dava dışı sürücüsünün kusurlu olduğu iddiasıyla sigorta şirketi aleyhine geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Toplanan delillerin ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesiyle birlikte istinaf başvuru nedenleri de gözetilmek suretiyle incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; dosyada içindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık olmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen ATK Trafik İhtisas Dairesinin raporunda kaza tespit tutanağı da irdelenerek değerlendirme yapılması nedeniyle hükme esas alınmasında isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM/ Gerekçe uyarınca; 1/İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/09/2019 tarih ve 2018/517 Esas 2019/817 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2/İstinaf eden davacıdan alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin yatırılan 44,40-TL harcın düşümü ile 36,30-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK.nun 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süresi içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.15/09/2022