Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/4598 E. 2022/1611 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2019/4598
KARAR NO: 2022/1611
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/06/2019
NUMARASI: 2017/184 Esas- 2019/607 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17.11.2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkiline ait … plaka sayılı aracın müvekkilinin oğlu …’un idaresinde iken 11/04/2015 tarihinde davalıların ZMM sigortacısı, işleteni ve sürücüsü olduğu … plakalı aracın karıştığı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası yapılan inceleme ve tutulan tutanaklar neticesinde davalı … şirketine sigortalı olan aracın sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin otomobilinde iş bu kaza sebebiyle değer kaybı oluştuğunu ve serviste kaldığı süre boyunca kullanılamadığını, müvekkilinin zararın tahsili amacıyla davalılar aleyhine Beyoğlu … Noterliğinin 05/02/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarnamenin davalılara tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı bedelinin şimdilik 7.500-TL’sinin ve aracın kullanılmamasından kaynaklı şimdilik 5.000-TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, Yargılama sırasında sunduğu 27/07/2018 tarihli dilekçesi ile; dava değerini değer kaybı yönünden 30.000-TL’ye yükselttiklerini bildirmiştir. Davalı … Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu kazanın oluşumunda müvekkilinin maliki olduğu … plakalı aracın sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, kazanın, plakası tespit edilemeyen bir tırın müvekkiline ait aracın sol arka kısmına çarpması akabinde aracın savrulması ve bariyerlere sürüklemesi neticesinde arkadan gelen davacıya ait araca çarpması ile meydana geldiğini, müvekkiline ait araca çarpan tırın kazaya kendisinin sebebiyet verdiğini bildiğinden olay mahalinden kaçtığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla araçta oluştuğu iddia edilen değer kaybı ve aracın kullanılmamasından kaynaklı zararın afaki ve fahiş olduğunu, davanın temelinin haksız fiil olduğunu ve davacının müvekkilinden avans faiz isteminin yersiz ve haksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; davaya konu alacakların zamanaşamına uğradığını, kazanın 11/04/2015 tarihinde meydana geldiğini, iki yılı aşkın süre sonra açılan davadaki taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacıya ait … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından kasko sigortası ile sigortalandığını, davaya konu kaza nedeniyle yapılan başvuru üzerine kasko sigorta poliçesine istinaden açılan … nolu hasar dosyasında davacının aracında 109.009,08-TL hasarın meydana geldiğinin tespit edildiğini, dava konusu araçta meydana gelen hasar nedeniyle davacıya 109.009,08-TL ödeme yapıldığını, ödeme ile müvekkili şirketin davacının haklarına halef olduğunu, halefiyete ilişkin hakların kullanılması neticesinde davaya yapılan ödemenin, diğer davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu aracın müvekkili şirket nezdindeki ZMM sigorta poliçesinin 29.000,00-TL olan limitinden mahsup edildiğini ve ZMM sigorta poliçesi bakımından limitin tükendiğini, müvekkili nezdinde trafik sigortasının poliçe limiti tükendiğinden müvekkili aleyhine açılan davanın reddi gerektiğini, müvekkiline ZMM sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, sorumluluğa esas kusur oranlarının ve davaya konu olan araçta değer kaybı oluşup oluşmadığının tespit edilebilmesi için uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılmasının gerektiğini, aracın belirli bir süre kullanılamamasından kaynaklı zararın dolaylı zarar olması nedeniyle müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkilinin usulüne uygun olarak kazanın ihbar edilmesi ve tazminata esas tüm bilgi ve belgelerin ibraz edilmesi ile temerrüde düşmüş sayılacağı için ve kaza, haksız fiilden kaynaklandığından kaza tarihinden itibaren avans faizi uygulanması isteminin hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … davaya ilişkin cevap dilekçesi sunmamıştır. İlk derece mahkemesince; alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, davalıların ZMM sigortacısı, işleteni ve sürücüsü oldukları araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olması nedeniyle davalıların değer kaybı ve aracın kullanılamamasından kaynaklı zarardan sorumlu oldukları, sigortacının temerrüdünün kazanın sigortacıya ihbarından itibaren 8 gün sonra oluştuğu, kusur durumuna göre davalıların 30.000-TL değer kaybından ve 4.760-TL araç mahrumiyetinden sorumlu oldukları, davalı … şirketin sorumluluğunun poliçe gereği 29.000-TL ile sınırlı olduğu ve bu davalı yönünden bu miktarı geçemeyeceği gerekçesi ile, “Davanın KABULÜ ile 30.000-TL değer kaybı ve 4760-TL araç mahrumiyet bedeli olmak üzere 34.760-TL’nin (davalı … sorumluluğunun 29.000-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalı … yönünden temerrüt tarihi olan 24/02/2016 diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 11/04/2015 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine” karar verilmiş, karara karşı davalı … ve davalı … Tic. Ltd. Şti tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı …. vekilinin istinaf nedenleri; müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı olduğu, poliçe limitinin tükendiği, davacıya ait … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde kasko poliçesi ile sigortalı olduğu, kasko poliçesine binaen davaya konu kaza nedeniyle davacının aracında meydana gelen maddi hasara binaen davacıya 109.009,08-TL ödenmekle TTK m. 1472 uyarınca davacının haklarına halef oldukları, davalının ZMM sigortacısının da müvekkili şirket olması nedeniyle halefiyete ilişkin hakların kullanılması neticesinde davaya konu poliçenin teminat limiti 29.000,00-TL’nin davacıya ödenen 109.009,08-TL’ye istinaden mahsup edildiği ve poliçe limitinin tükendiği, dava konusu poliçe nedeniyle herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığı, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydı ile 7.500,00-TL değer kaybı, 5.000,00-TL araç mahrumiyeti olmak üzere 12.500,00-TL tazminat talebinde bulunulduğu, genellikle dava konusu alacak miktarının sigorta eksperinden rapor alınmak suretiyle belirlendikten sonra davaların açılıdğı, değer kaybına ilişkin taleplerin belirlenebilir nitelikte olduğu, davacı tarafça da değer kaybı belirlendikten sonra ve alacak belirli hale geldikten sonra dava açıldığı, alacağın belirsiz olmasının davayı belirsiz alacak davası haline getirmeyeceği, dava dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını belirtmesi gerektiği, belirsiz alacak davasında dava değerinin artırılması için ıslah yoluna başvurulmasına gerek bulunmadığı, ancak davacı tarafın dava değerini ıslah yolu ile artırması nedeniyle eldeki davanın kısmi dava olduğu, bu nedenle de dava dilekçesi ile sadece talep edilen miktar yönünden zamanaşımının kesildiği, kazanın 11/04/2015 tarihinde meydana gelmesi ve 2 yıllık zamanaşımı süresinin 11/04/2017 tarihinde dolmasına rağmen ıslahın 27/07/2018 tarihinde yapıldığı ve ıslah ile artırılan kısım bakımından davanın zamanaşımına uğradığı, müvekkili şirkete sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olduğu, ancak müvekkili şirketin araç sürücüsünün kusuru dikkate alınmaksızın değer kaybının tamamından sorumlu tutulduğu, kazanç kaybı talebinin poliçe teminat kapsamı dışında olduğu, yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faize hükmedilmesinin hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. Davalı … Tic. Ltd. Şti vekilinin istinaf nedenleri; kazanın 11/04/2015 tarihinde meydana geldiğini, davacı tarafça ıslah talebinin ise 27/07/2018 tarihinde ibraz edildiğini, ıslah edilen kısım yönünden alacağın zamanaşımına uğradığı, kazadaki kusur oranlarına ilişkin alının raporun konusunda uzman bilirkişiden alınmadığı, yeni bir rapor alınması taleplerinin kabul görmediği, taraflarınca sunulan mütalaya göre müvekkili şirketin maliki olduğu araç sürücüsünün kusursuz olduğu, plakası tespit edilmeyen aracın kusurlu olduğu, mahkemece kaza tarihine ait kamera görüntüleri celbedilerek kusurlu olan aracın plakasının tespiti gerektiği, taraflarınca sunulan mütalaa ile dosya kapsamına alınan raporun çelişmesi nedeniyle çelişkinin giderilmesi için yeni bir rapor alınması gerektiği, tazminat bedeli bakımından kusur indirimi yapılması gerekirken herhangi bir indirim yapılmadığı, mahrumiyet bedeli bakımından varsayıma dayalı hesaplama yapıldığı, davacının aracının hususi olması nedeniyle mahrumiyet zararının ispatlanamadığı, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigorta ile teminat altına alınması ve sigorta teminatının tükenmesi nedeniyle davanın reddi gerektiği hususlarına ilişkindir. 6100 sayılı HMK m.355 gereğince istinaf edinin sıfatı, istinaf neden ve gerekçeleri ile kamu düzeni ile ilgili hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı ve kazanç kaybı istemlerine ilişkindir. Dosya kapsamına alınan bilgi ve belgelere göre, dava konusu kazaya karışan davalıların sürücüsü, işleteni ve ZMM sigortacısı oldukları … plaka sayılı aracın kullanım şeklinin hususi olduğu ve araç başı maddi zarar limitinin 26.800,00-TL olduğu, makine yüksek mühendisi tarafından düzenlenen 26/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsünün %75, dava dışı plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün %25 kusurlu olduğunun, davacının aracının … marka 2013 model olduğu, eksper raporuna göre aracın ön tampon, sağ-sol ön çamurluk, sağ-sol far, ön panel, bazı teker askı sistemi elemanları, radyatör değişimi, kaporta boya onarımı yapıldığı, 18.411 km olduğu, hasarsız güncel satış ilan değerininin 430.000,00 ila 550.000,00-TL arasında değiştiği ve kasko değerinin 644.459,00-TL olduğu, buna göre rayiç değerinin kasko değerinin yaklaşık %26 oranında altında olduğu, kaza tarihi olan 2015 yılı itibariyle kasko değerinin 614.086,00-TL olduğu ve hasarsız rayiç değerinin 453.500,00-TL olacağı, hasarlı rayiç değerinin ise 423.500,00-TL olduğu ve değer kaybı zararının 30.000,00-TL olduğu, lüks araç sınıfında olması nedeniyle döviz bazlı fiyatlandırma yapıldığı, kaza tarihi itibariyle günlük kiralama ücretinin 280,00-TL olduğu ve aracın onarım sürecinde geçen 15 gün için araçtan yararlanılamaması nedeniyle meydana gelen zararın (280,00-TLx17 gün) 4.760,00-TL olarak hesaplandığının bildirildiği görülmüştür. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık olmamasına, özellikle oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre davacının sevk ve idaresindeki aracın kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmaması karşısında davalıların, kazaya %25 kusuru ile sebebiyet veren ancak plakası tespit edilemeyen araç sürücüsü ile birlikte davacının zararından müştereken ve müteselsilen sorumlu olmaları nedeniyle tazminat miktarından kusur indirimi yapılmamasına, dava dilekçesinde davanın HMK m. 107 gereğince belirsiz alacak davası olarak açıldığının belirtilmesi nedeniyle zamanaşımı süresinin alacağın tamamı yönünden dava tarihi itibariyle kesildiğine, davalı … şirketinin davacıya ait araca ilişkin kasko poliçesi kapsamında ödediğini ileri sürdüğü hasar bedelinin, davalının ZMM sigortacısı olarak düzenlediği poliçe teminatından mahsup ettiğine ilişkin savunmasının eldeki davada davacıya karşı ileri sürülemeyeceğine göre davalılar sürücü ve işletenin değer kaybı ve kazanç kaybı zararından davalı … şirketinin ise değer kaybı zararının altında kalan poliçe limiti ile sorumlu tutulmasında isabetsizlik yok ise de; davacı tarafça dava dilekçesi ile 5.000,00-TL kazanç kaybının tüm davalılardan talep edilmesi karşısında davalı … şirketinin sorumlu olduğu zararın hangi kaleme ait olduğunun kararda belirtilmemesi ve dolaylı zararlardan olan kazanç kaybından sorumlu olmaması nedeniyle kazanç kaybına ilişkin istemin davalı … yönünden tümden reddedilmesi, davalı … şirketine sigortalı aracın kullanım şeklinin hususi olması nedeniyle işletilecek faizin yasal faiz olması gerekirken ticari avans faizine hükmedilmesi hatalı olduğundan davalı … şirketinin bu hususlara isabet eden istinaf istemlerinin yerinde olduğuna, makine mühendisi tarafından düzenlenen raporda onarım süresinin 15 gün olarak belirtilmesi nedeniyle günlük kira bedeli 280,00-TL’den davacının kazanç kaybının (280,00-TLx15gün) 4.200,00-TL olmasına rağmen 17 gün üzerinden hesaplama yapan bilirkişi raporu dikkate alınarak 4.760,00-TL kazanç kaybından davalı işleten şirketin sorumlu tutulması ve dava dilekçesi ile 5.000,00-TL kazanç kaybı talep edilmesine rağmen kabul edilen 4.760,00-TL’nin dışında kalan istem yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne şeklinde hüküm kurulması doğru olmadığına göre davalı … Tic. Ltd. Şti vekilinin kazanç kaybına ilişkin istinaf nedenleri yerinde olduğundan istinaf istemlerinin HMK m.353/1-b/2 gereğince kabulü ile istinaf isteminde bulunmayan davalı … yönünden ve istinaf eden diğer davalıların istinaf incelemesi dışında bırakılan hususlara yönelik taraflar yararına oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/ Gerekçe uyarınca; A) 1- Davalılar … Sigorta A.Ş. vekili ve … Tic. Ltd. Şti vekilinin İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/06/2019 tarih ve 2017/184 Esas 2019/607 Karar sayılı kararına karşı istinaf istemlerinin HMK m. 353/1-b/2 gereğince KABULÜNE, 2- Davalı … vekili ve Davalı … Tic. Ltd. Şti vekili tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan nispi istinaf karar ve ilam harçlarının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde yatıran davalılara İADESİNE, 3- İstinaf yasa yoluna başvuran davalılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerin davanın esası ile ilgili kurulacak hükümde dikkate alınmasına,üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, B) İstinaf istemine konu İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/06/2019 tarih ve 2017/184 Esas 2019/607 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, HMK m. 353/1-b/2 gereğince kaldırılan hükmün yerine geçmek üzere; 1-(a) Davacının değer kaybı zararına ilişkin tazminat talebinin KABULÜ ile, 30.000,00-TL değer kaybı tazminatının kaza tarihi olan 11/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile (davalı … yönünden poliçe limiti 29.000-TL ve temerrüt tarihi olan 24/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sınırlı olmak üzere) birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, (b) Davacının kazanç kaybına ilişkin davasının davalılar … ve davalı … Tic. LTD. ŞTİ yönünden KISMEN KABULÜ ile; 4.760,00-TL kazanç kaybı tazminatının (davalı … Tic. LTD. ŞTİ yönünden 4.200,00-TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, (c) Davalı …Ş aleyhine açılan kazanç kaybı talebine ilişkin davanın REDDİNE, 2- Alınması gereken karar ve ilam harcı 2.374,46-TL’den davacı tarafça yatırılan 128,09-TL peşin harç ile 384,25-TL ıslah harcının mahsubu ile eksik kalan 1.862,12-TL harcın (davalı …Ş yönünden 1.468,65-TL ile davalı … Tic. LTD. ŞTİ yönünden 1.823,86-TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına, 3- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 128,09-TL peşin harç ve 384,25-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 543,69-TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, 4-(a) Davacı tarafça iş bu dava için yapılan tebligat ve posta gideri ile bilirkişi ücretinden ibaret toplam 1.975,00-TL yargılama giderinin davalı … yönünden davacı yararına oluşan usuli kazanılmış haklar da dikkate alınarak (davanın kabul ve red oranına göre belirlenmekle davalı …Ş yönünden 1.684,56-TL ile davalı … Tic. LTD. ŞTİ yönünden 1.929,88-TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, (b) Davalı …Ş. tarafından iş bu dava için yapılan yargılama 59,70-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 8,78-TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, arta kalan kısmının davalı yan üzerinde bırakılmasına, (c) Davalı … Tic. LTD. ŞTİ tarafından iş bu dava için yapılan 11.83-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 0,28-TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, arta kalan kısmın davalı yan üzerinde bırakılmasına, 5- (a) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT m.13/1’e göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, (b) Davalı …Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT m. 13/2’ye göre belirlenen 5.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, (c) Davalı … Tic. LTD. ŞTİ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT m.13/2’ye göre belirlenen 800,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, 6- Taraflarca dosyaya yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde HMK m. 362/1-a gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 17/11/2022