Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/4403 E. 2022/1309 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/4403
KARAR NO: 2022/1309
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/07/2019
NUMARASI: 2017/189Esas – 2019/668Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasına Bağlı Yaralanma Nedeniyle Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/10/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 03.10.2016 tarihinde, sürücü … sevk ve idaresindeki tescilsiz … marka motosikleti ile Sağlık Ocağı istikametinden … Caddesine, trafik işaret ve levhalarını göz önüne almadan ters yönde ilerlerken … Mah. … Caddesi No:… önüne geldiğinde Ülkü kavşağı istikametinden … Caddesi istikametine normal şeridinde seyreden … marka motosiklet sürücüsü … ile motosikletlerinin ön kısımlarının çarpışması neticesinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza Tespit tutanağında, bu kazanın oluşumunda tescilsiz … marka motosiklet sürücüsü …’nün kusurlu olduğunun belirtildiğini, müvekkili …’nın söz konusu kaza dolayısıyla yaralandığını, kazaya sebebiyet veren tescilsiz, plakasız aracın Zorunlu Mali Sorumluluk (trafik) sigortalısı olmadığından, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın karşılanması amacıyla doğrudan doğruya davalı … Kurumu’na 08.02.2017 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğunu, ancak davalı kurumun taraflarına herhangi bir geri dönüş sağlamadığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan 3.200,00-TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatının ve 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının, toplamda 3.300,00-TL tazminatın davalı kuruma başvuru tarihi olan 08.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 29/03/2019 havale tarihli talep arttırım dilekçesi ile; 3.200,00-TL daimi maluliyet tazminatı taleplerini 180.932,75-TL artırarak 184.132,75-TL daimi maluliyet tazminatı ve 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 184.232,75-TL maddi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili …nın sorumluluğunun Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası teminat limitleri ve tescilsiz motosikletin kusuru oranı ile sınırlı olduğunu, davacının kask ve koruyucu elbise giymemiş olmasının zararın artmasına sebebiyet verdiğinden müterafık kusur indirimi uygulanması gerektiğini belirterek, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda;”Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; dava konusu kazanın meydana gelişinde sigortasız motosiklet sürücüsü dava dışı …’nün tam kusurlu olduğu, davacının kusurunun bulunmadığı, bu hususun Gümüşhacıköy Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/961 soruşturma sayılı dosyasında İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin 27/10/2017 tarihli raporu ile sabit olduğu, kaza nedeniyle davacının %32 oranında malul kaldığı ve geçici iş göremezliğe neden olan yaralanmasının iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren (6) altı aya kadar uzayabileceği, davacının kaza nedeniyle talep edebileceği maddi tazminat tutarının davalı tarafça yapılan ödemenin güncellenmiş değerinin mahsubu ile 184.132,75-TL olduğu, davalının bu zarardan 2918 Sayılı Kanunun 91 ve devamı maddeleri ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. Maddesi kapsamında sorumlu olduğu anlaşılmakla, davanın 29/03/2019 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesi talep edilen tutar üzerinden kabulü ile; 184.132,75-TL maddi tazminatına 21/02/2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.” gerekçesi ile; Davanın 29/03/2019 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesi talep edilen tutar üzerinden kabulü ile; 184.132,75-TL maddi tazminatına 21/02/2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen karar davacı vekili ile davalı … vekili tarafından süresinde istinaf edilmiştir. Davacı vekilinin istinaf başvuru sebepleri; takdir edilen nispi vekalet ücretinin hatalı olduğu, davalı taraf yargılama sırasında kısmi ödeme yapmış olup vekalet ücretinin ödemeden önceki toplam tazminat miktarı üzerinden hesaplanması gerektiği, yargılama giderlerinin eksik hesaplandığı, taraflarınca ödenen toplamda 1.615,00-TL maluliyet rapor ücretinin kararda yargılama gideri olarak eklenmediği hususlarına ilişkindir. Davalı … vekilinin istinaf başvuru sebepleri; davacı tarafından dava tarihinden önce müvekkili kuruma usulüne uygun başvuru yapılmadığı, tazminat talebi için başvuru şartı yerine getirilmeden ikame edilen bu davanın usulden reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğu, bu nedenle davanın ikame edilmesine sebebiyet vermeyen müvekkili kurum aleyhine yargılama gideri, vekalet ücreti ve faize hükmedilmesinin de hatalı olduğu, mahkemece yapılan yargılama devam ederken davacı tarafından müvekkili kuruma yapılan sulh başvurusu kapsamında uzlaşma sağlanarak davacıya ödeme yapıldığı, bu ödeme kapsamında davacı tarafından müvekkili kurumun ibra edildiği, huzurdaki davadan 19.07.2018 tarihli beyanıyla feragat ettiğini beyan ve taahhüt etmesine ve bu kapsamda feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesinin hatalı olduğu, davacı ile yapılan sulh görüşmelerinde maluliyet oranının %23 olduğu konusunda mutabakat sağlandığı ve davacının bu orana göre tazminat ödemesini kabul ettiği, tarafların üzerinde uzlaştığı ve hakkında ihtilaf bulunmayan bir konu hakkında mahkemenin başkaca bir kabul kararı vermesinin hatalı olduğu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacının maluliyetine neden olan arazlar nazara alındığında, seyahat esnasında kask, koruyucu elbise ve dizlik kullanılmamasının bu zararın meydana gelmesine, zararın artmasına (diz fleksiyonu) sebebiyet verdiği, bu nedenle tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerekirken yapılmamasının hatalı olduğu, geçici iş görmezlik talepleri teminat kapsamı dışında olup bundan SGK sorumlu olmasına rağmen müvekkilinin sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğu, mahkemece dava tarihinden önceki bir tarihe denk gelen temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesinin de hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir. 03.10.2016 tarihinde, sürücü … sevk ve idaresindeki tescilsiz … marka motosikleti ile Sağlık Ocağı istikametinden … Caddesine, trafik işaret ve levhalarını göz önüne almadan ters yönde ilerlerken … Mah. … Caddesi No:… önüne geldiğinde Ülkü kavşağı istikametinden … Caddesi istikametine normal şeridinde seyreden … marka motosiklet sürücüsü … ile motosikletlerinin ön kısımlarının çarpışması neticesinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazada davacının yaralandığı, kazanın oluşumunda tescilsiz Mondial marka motosiklet sürücüsü …’nün kusurlu olduğu, kazaya sebebiyet veren tescilsiz, plakasız aracın Zorunlu Mali Sorumluluk (trafik) sigortacısı olmadığından …nın sorumlu olduğu iddiasıyla davacının, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemiyle eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır.Dosya kapsamından; yargılama sırasında davacılar vekilinin talebi üzerine tarafların bir araya gelip anlaştıkları, 19/07/2018 tarihinde makbuz ve ibranamenin taraflarca imzalandığı ve ibranamenin dosyaya sunulmuş olduğu, anlaşılmıştır. Davacı vekili 10/09/2018 tarihli dilekçesi ile davadan feragat etmediklerini, belgenin sadece makbuz olarak değerlendirilmesini talep etmiş ise de; 19/07/2018 tarihli makbuz ve ibranemede; açıkça … aleyhine açtığı İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/189 esas sayılı davadan … yönünden feragat ettiğini kabul, beyan ve taahhüt ettiğinden, bu beyanı yerinde bulunmamış, bu nedenle taraflar arasında iş bu davada ki talepler yönünden sulh gerçekleştiği kanaatine varılmıştır.Hal böyle olunca da ilk derece mahkemesince, taraflar arasında gerçekleşen sulh gereğince davacının davalıyı ibra ettiği gözetilmek suretiyle davanın konusuz kaldığı değerlendirilerek, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı biçim ve şekilde davanın talep artırım dilekçesiyle talep edilen tutar üzerinden kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur. Bu itibarla davalı vekilinin bu hususa temas eden istinaf başvurusunun yerinde olduğu anlaşılmıştır.Davacı vekilinin istinaf başvuru sebepleri incelendiğinde, ilk derece mahkemesince 1.615 TL yargılama giderinin de davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, bunun yapılmamış olması da hatalı olmuştur. Davacı vekilinin bu hususa temas eden istinaf başvurusununda kabulü gerekmiştir.Sonuç olarak; az yukarıda açıklanan hususlarda belirlenen hatalı uygulamalar hariç olmak üzere davacı ve davalı vekilinin diğer tüm istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b/1.maddesi hükmü gereğince esastan reddine, yanılgılı olduğu sonucuna varılan hususlarda ki davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ancak bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK’nın 353/1-b/2.maddesi hükmü gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak esas hakkında hatalı uygulamaların düzeltilmesi suretiyle yeniden hüküm tesisi gerekmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçe uyarınca; 1/İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/07/2019 tarih ve 2017/189 Esas 2019/668 Karar sayılı kararına karşı davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 353/1-b/2.maddesi gereğince kısmen kabulüne, kısmen reddine (HMK.m. 353/1-b/1) a/İstinaf yasa yoluna başvuran taraflarca yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talepleri halinde davacı ve davalı tarafa ayrı ayrı iadesine,b/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,c/İstinaf yasa yoluna başvuran taraflarca istinaf aşamasında yapılan diğer yargılama giderlerinin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına, 2/İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/07/2019 tarih ve 2017/189 Esas 2019/668 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,a/Tarafların maddi tazminata ilişkin sulh olmaları nedeniyle konusuz kalan davada KARAR TAYİNİNE YER OLMADIĞINA,b/Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin yatırılan harçtan mahsubuyla kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,c/Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince, sulh anlaşmasına konu miktar üzerinden hesap olunan 18.896,05-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,d/Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 950,00-TL bilirkişi ücreti, 477,75-TL posta, tebligat gideri, 80,70 TL maktu harç ve 1.615,00 TL rapor gideri olmak üzere toplam 3.154,85 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,3/Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/7/2017 tarih ve 7035 sayılı kanunun 31. maddesiyle değişik HMK’nın 361/1. maddesi hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.13/10/2022