Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/4062 E. 2022/1731 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/4062
KARAR NO: 2022/1731
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/07/2019
NUMARASI: 2018/311 Esas – 2019/598 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/12/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edeni şirket nezdinde ZMM sigortalı bulunan ve davalı … A.Ş’nin maliki olduğu … plaka sayılı çekicinin neden olduğu 13/01/2016 günlü trafik kazasında hasara uğrayan … plaka sayılı araç nedeniyle açılan hasar dosyası kapsamında poliçe limiti olan 31.000,00-TL ödeme yapıldığını, ancak … plaka sayılı araç sahibinin Sigorta Tahkim Komisyonuna yaptığı başvuru kapsamında yapılan tahkim yargılaması sonucunda verilen karar gereğince, esasen poliçe limitlerinin tüketilmiş olmasına rağmen değer kaybı zararına ilişkin olarak 19.637,00-TL sehven bir ödeme daha yapıldığını, daha sonra sehven ödendiği anlaşılan 19,637,00-TL’lik ödemenin tahsili amacıyla davalı sigortalı … A.Ş ile aracın Kasko ve İMM sigortacısı olan davalı … Sigorta A.Ş aleyhine İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, bu takibin davalıların süresi içerisinde yaptıkları itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek, davalıların yaptıkları haksız itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; yargı yollarına başvurulmadan önce vekil edenine herhangi bir başvuru yapılmadığından davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, ayrıca davacının taleplerini kasko sigorta poliçesinin teminatı kapsamı dışında olduğunu belirterek vekil edeni aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı sigorta şirketinin talebi bakımından sorumluluğun, aracın ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı bulunan diğer davalı … Sigorta A.Ş’ye ait olduğunu, kaldı ki değer kaybı zararını ödeyen davacı sigortacının, poliçe limitinin aşıldığını Sigorta Tahkim Komisyonunda görülen dava sırasında bildirmesi gerektiğini, dolayısıyla tahkim yargılaması sonucunda yaptığı böyle bir ödemeyi sigortalısından rücu edemeyeceğini ve ayrıca icra inkar tazminatı talebinin de yerinde bulunmadığını ileri sürerek davaya karşı koymuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; ” … davacı tarafından davalı sigortalısına ait … (…) plaka sayılı aracın karıştığı trafik kazası sebebi ile dava dışı araç malikine poliçe limiti kapsamında 31.000,00 TL hasar bedeli ödendiği, kaza tarihi itibariyle poliçe limitinin 31.000,00 TL olduğu, ancak davacı tarafından aynı poliçe kapsamında aynı kazaya ilişkin bu kez dava dışı hasar görene 19.637,35 TL değer kaybı ödemesi yapıldığı, davacının ZMMS poliçe limitini aşan ödeme sebebi ile davalı sigortalısına sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre rücu edebileceği ancak davacının TTK 1472. maddesi kapsamında ancak teminat limiti dahilinde sigortalısının haklarına halef olabileceği, sigorta teminatını aşan kısım yönünden halefiyetin söz konusu olamayacağı bu sebeple davalıya ait aracın İMMS poliçesini tanzim eden davalı sigorta şirketine TTK 1472. maddesi gereği müracaat edemeyeceği kanaatine varılmakla sigortalıya yönelik davanın kabulüne, teminat limiti belirli ve likit olduğundan inkar tazminatına hükmedilmesine, … plaka sayılı aracın İMMS poliçesini tanzim eden sigorta şirketine yönelik davanın reddine” karar verilmesi gerektiği şeklindeki gerekçeyle; Davanın KISMEN KABULÜne, -Davalı … Sigorta A.Ş.’ye yönelik davanın REDDİNE, -Davalı … A.Ş.’nin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının iptali ile takibin devamına, -Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan %20’si oranında 4.402,96 TL inkar tazminatının davalı …’dan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir. Karara karşı davalı … A.Ş vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.İstinaf nedenleri; dava konusu araçla ilgili olarak vekil edeni şirket tarafından … Sigorta, … Sigorta ve … Sigorta A.Ş nezdinde 3 adet sigorta poliçesi düzenlettirildiği, bu nedenle talep konusu bedelden vekil edeni davalının hiçbir şekilde sorumluluğu yoluna gidilemeyeceği ve eğer davacı sigortacının police limitlerinin dolmasından sonra yaptığı bir ödeme varsa bu ödemeyi aracın İMM sigortacısı olan … Sigorta’dan tahsil etmesi gerektiği halde hatalı bir takım değerlendirmeler sonucunda yazılı biçim ve şekilde vekil edeninin sorumluluğu yoluna gidilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması gerektiğine ilişkindir.İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede;Dava; ZMM sigortacısının poliçe limitinin tüketilmesinden sonra dava dışı üçüncü kişi hak sahibine hataen yaptığı ödemenin, sigortalısından ve aracın kasko sigortacısından rücuan tahsili amacıyla başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın “Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının, Sigortalıya Rücu Hakkı” başlıklı B.4 maddesinde sigortalıya hangi nedenlerde rücu edilebileceği maddeler halinde yazılmış olup, eldeki dava bakımından bu hallerin hiçbirisi mevcut olmadığı, zaten böyle bir iddianın da ileri sürülmediği sabittir. Buna karşılık; 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun “Borçlanılmamış edimin ifası” başlıklı 78. maddesinde; “Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu ancak, kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebilir. Zamanaşımına uğramış bir borcun ifasından veya ahlaki bir ödevin yerine getirilmiş olmasından kaynaklanan zenginleşmeler geri istenemez. Borç olmadığı halde ödenmiş olan edimin geri istenmesine ilişkin diğer kanun hükümleri saklıdır.” hükmü düzenlenmiş olup benzer düzenleme mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 62. maddesinde de mevcuttur.Burada rücu hakkı veren zenginleşme ve bundan doğan iade talebi söz konusu olup, yani bir başkasına yapılan ödemeden yararlanma söz konusudur. Bunun sonucu olarak ödemede bulunan (somut olayda davacı sigorta şirketi), yararlanan davalıya (somut olayda davalı … Lojistik A.Ş ve davalı … Sigorta A.Ş) sebepsiz zenginleşmenin iadesini talebiyle baş vurabilecektir. Diğer bir anlatımla hataen kendini başkasının borcunu ifa ile borçlu sanarak ödemede bulunan kişi, bu sayede borcundan kurtulandan borç olmayan şeyin ödenmesi hükümlerine dayalı sebepsiz zenginleşme talebiyle rücu edebilecektir. Somut olayda; istinaf eden davalı şirket adına kayıtlı … plaka sayılı aracın (çekici), 10/02/2015 – 10/02/2016 tarihleri arasını kapsar biçimde davacı sigorta şirketi nezdinde ZMM sigortalı olduğu, sigortalı aracın sebebiyet verdiği 13/01/2016 günlü trafik kazasında hasarlanarak değer kaybına uğradığı ileri sürülerek, … plaka sayılı aracın maliki bulunan … tarafından Sigorta Tahkim Komisyonuna yapılan başvuru sonucunda verilen karara bağlı olarak söz konusu hak sahibi üçüncü kişiye 01/09/2016 tarihinde 19.637,00-TL ödeme yapıldığı, davacı sigortacının ise sigortalısı davalı … şirketiyle aralarında düzenlenen poliçe gereğince 13/01/2016 tarihinde meydana gelen kazaya bağlı olarak daha önce 31.000,00-TL’lik hasar ödemesi yapılması nedeniyle poliçe limitinin tüketildiğini, dolayısı ile değer kaybı zararına ilişkin olarak yapılan 19.637,00-TL’lik ödemenin sehven yapılan bir ödeme olduğunu, iadesi gerektiğini ileri sürerek sigortalısı aleyhine icra takibi başlattığı, sigortalı davalının icra takibine itirazı üzerine de eldeki davanın açıldığı, talep konusu kazanın meydana geldiği tarih itibariyle ZMM sigorta poliçe limitinin “Araç başı maddi zarar” 31.000,00-TL olduğu, dosya kapsamından anlaşılmakta olup, bu hususlarda taraflar arasında da bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.Bu durumda; istinaf eden davalı ile davacı sigortacı arasındaki temel uyuşmazlık; poliçe limitinin tüketilmiş olması nedeniyle, üçüncü kişi hak sahibine ödeme yapma yükümlülüğü bulunmayan sigorta şirketinin hataen yaptığı böyle bir ödemeyi sigortalısından talep edip edemeyeceğine ilişkindir. Davacının talep konusu ödemeye dayanak kıldığı Sigorta Tahkim Komisyonuna ait dosya arasında bulunan kayıt ve belgelerden; … tarafından yapılan başvuru kapsamında talebi inceleyen uyuşmazlık hakem heyetince yapılan ön incelemede, zorunlu trafik sigortası teminat limitinin 31.000,00-TL ile sınırlı olduğu görülerek aleyhte talepte bulunulan … Sigorta A.Ş’ye daha önce yapmış olduğu bir ödeme varsa bu ödeme belgesini sunması için bildirimde bulunulduğu, ancak … Sigorta tarafından konuya ilişkin herhangi bir beyanda bulunulmadığı gibi yargılamanın devamında da, aracın ZMM sigortacısı olan … Sigorta A.Ş tarafından , … plaka sayılı araçta oluşan hasar bedeline yönelik olarak, hak sahibine veya aracın sigortacısına ödeme yapıldığı hususunda herhangi bir bildirim yapılmadığı ve itirazda da bulunulmadığı görülmüştür. Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde görülen dava 02/09/2016 tarihinde sonuçlandırılmış olup, davacı sigorta şirketi tarafından eldeki dosyaya sunulan ve/04/2019 günlü dilekçe ekindeki bulunan 31.000,00-TL’nin ödendiğine ilişkin (ödeme … Sigorta A.Ş’ye yapılmıştır) belgeye göre ödeme tarihi 26/04/2016 olup, bu ödemenin … plaka sayılı araçta 13/01/2016 tarihinde meydana gelen kazaya bağlı olarak oluşan hasar bedeline ilişkin olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu husustaki belirsizlik dosya kapsamında temin edilen 28/03/2019 günlü bilirkişi raporunda da işaret edildiği halde ödemeye ilişkin hasar dosyası davacı sigorta şirketi tarafından dosyaya kazandırılmamıştır. Hal böyle olunca basiretli bir tacir gibi davranması gereken davacı sigorta şirketinin, gerekli tüm incelemeyi yapmadan, daha da önemlisi 26/04/2016 tarihinde yaptığını ileri sürdüğü ödemeyi bilmemesinin mümkün olmamasına rağmen, Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde görülen yargılama sırasında komisyona bu hususta bilgi vermediği de gözetildiğinde, değer kaybı zararına ilişkin olarak yaptığı ödemenin hataya dayalı olduğunu ileri süremeyeceği, dolayısı ile de sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca yaptığı böyle bir ödemeyi sigortalısından talep edemeyeceği kabul edilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı biçim ve şekilde davalı sigortalı aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetsizdir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davalı … A.Ş vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun açıklanan nedenle kabulü ile, ilk derece mahkemesince verilen kararın HMK.m. 353/1-b/2 hükmü uyarınca kaldırılmasına ve diğer davalı … Sigorta A.Ş’ye yönelik olarak açılan davanın reddine ilişkin karara karşı davacı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulmadığı, dolayısıyla bu durumun … Sigorta bakımından usuli kazanılmış hak oluşturacağı gözetilerek, sadece yanılgılı olduğu sonucuna varılan hususun istinaf eden davalı yararına düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında hüküm tesis edilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM/ Gerekçe uyarınca; 1-İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/07/2019 tarih ve 2018/311 Esas 2019/598 Karar sayılı ilamına karşı davalı … Lojistik A.Ş vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenle KABULÜNE, a-)İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … Lojistik A.Ş tarafından yatırıldığı anlaşılan nispi istinaf karar ve ilam harcının talep halinde adı geçen davalıya iadesine, b-)İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, c-)İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan diğer yargılama giderlerinin ise takdiren üzerinde bırakılmasına, 2-)İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/07/2019 tarih ve 2018/311 Esas 2019/598 Karar sayılı kararının HMK.m.353/1-b/2 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, a-)Davalı … Sigorta A.Ş’ye yönelik davanın REDDİNE, b-)Davacı tarafından … Lojistik A.Ş.’ye yöneltilerek açılan davanın REDDİNE, c-)Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alındığı anlaşılan 375,96- TL harçtan düşümü ile kalan 295,26 TL’nin talebi halinde davacı sigorta şirketine iadesine,d-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,e-)Davalı … Sigorta kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine, f-)Davalı … Lojistik A.Ş yargılama sırasında vekille temsil edildiğinden ve davalılar hakkındaki davaların red nedenleri farklı bulunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri gereğince belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Lojistik A.Ş’ye verilmesine, g-)Yatırılan gider avanslarından arta kalanın ilgilisine İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.01/12/2022