Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/4041 E. 2022/506 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/4041
KARAR NO: 2022/506
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/09/2016
NUMARASI: 2014/868 Esas – 2016/662 Karar
DAVA: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/04/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 27/08/2013 kaza tarihinde davalı … A.Ş’nin işleteni, davalı … Sigorta A.Ş’nin ZMM sigortacı olduğu … plaka sayılı aracın, davalı …’un sevk ve idaresinde seyir halinde iken, sürücüsünün direksiyon hakimiyetine kaybetmesi neticesinde aracın savrulararak yolun dışına çıkıp yaya durumundaki davacıların desteği …’e ve …’a çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, kazada …’ün vefatı nedeniyle davacıların destekten yoksun kaldıklarını, vefat eden desteğin kazanın meydana gelmesinde bir kusurunun bulunmadığını ve davacıların destekten yoksun kalan 3.kişi konumunda olduklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı eş … için 1.000,00-TL, davacı çocuk … için 1.000,00-TL ve diğer davacı çocukların her biri için ayrı ayrı 100,00-TL olmak üzere toplam 2.200,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 1.000,,00-TL cenaze ve defin giderinin tüm davalılardan kaza tarihinden işletilecek avans faiziyle birlikte, ayrıca her bir davacı için ayrı ayrı 20.000,00-T olmak üzere toplam 100.000,00-TL manevi tazminatın, davalı sigorta şirketi yönünden poliçede manevi tazminat klozu işaretlenmemiş ise sigorta dışındaki diğer davalılardan yine kaza tarihinden işletilecek avans faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş; 25/11/2015 günlü ıslah dilekçesi ile de davacı … için olan destekten yoksun kalma tazminatı istek miktarını 2.590,19-TL’ye, davacı … için olan destekten yoksun kalma tazminatı istek miktarını 17.415,60-TL’ye ve davacı … için olan destekten yoksun kalma tazminatı istek miktarını da 279,40-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır. Daha sonra 02/09/2016 günlü duruşma oturumunda; talep edilen maddi tazminatlara ilişkin olarak davalı sigorta şirketince ödeme yapıldığını, bu nedenle maddi tazminata ilişkin talepler bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istediklerini beyan ederek manevi tazminat yönünden ise talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin sorumluluğunun sigorta poliçesi kapsamında, sigortalısının kusuru oranında ve zarar görenin uğradığı gerçek zarar nispetinde olduğunu, bu nedenle dava açanların gerçek zararlarının tespitinin gerektiğini, müvekkilinin temerrüde düşürülmemiş olması nedeniyle ancak dava tarihinden itibaren ve yasal faizle sorumlu olabileceğini, davanın hukuki dayanağının bulunmadığını ve reddine karar verilmesi gerektiğini, beyan etmiştir. Davalı … A.Ş ve … vekili davaya cevaplarında özetle; meydana gelen kazada davacıların desteğinin tam kusurlu olduğunu, bu nedenle davacıların tazminat talep edemeyeceklerini, talep edilen tazminatların fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir. Açılmış olan dava üzerine ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; 27/08/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, … plakalı aracın sürücüsü davalı …’un asli ve tam kusurlu, davacıların desteğinin kusursuz olduğu, olaya özgü koşullara göre davacılar yararına manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği, davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davasının; maddi tazminatların davacılar tarafından davalı sigorta şirketinden haricen tahsili edilmesi ve bu suretle davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği görüşünden hareketle; -davacılar tarafından, davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davasının davaya konu tazminatın davacılar tarafından davalı sigorta şirketinden haricen tahsili edildiği dikkate alınarak taraflar arasındaki uyuşmazlığın son bulması ve davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, -davacılar tarafından, davalılar … ve … Anonim Şirketi aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, davacı … için 20.000,00 TL, davacı … için 18.000,00 TL, davacı … için 20.000,00 TL, davacı … için 12.000,00 TL ve davacı … için 12.000,00 TL olmak üzere; toplam 82.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan 27/08/2013 olay tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacılar vekili ile davalı … A.Ş. vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacılar vekilinin istinaf başvuru sebepleri; İlk derece mahkemesince (soyut gerekçelerle) manevi tazminat istemlerinin kısmen kabul edilip kısmen reddedilmesinin hatalı olduğu, talep ettikleri manevi tazminatının reddedilen bölümünün hangi hukuki sebeplerle reddedildiğinin ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde açıklanmadığı, hüküm altına alınan manevi tazminatların az olduğu ve davalılar yönünden caydırıcı mahiyette olmadığı, meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin desteğinin herhangi bir kusurunun bulunmadığı, manevi tazminatların bu hususun ve diğer olaya özgü koşulların gözetilmesi suretiyle belirlenmesi ve bu suretle taleplerinin kabul edilmesi gerekirken kısmen kabul edilmesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir. Davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvuru sebepleri; Manevi tazminatın tayin ve taktirinde ilk derece mahkemesince; vefat edenle davacılar arasındaki kişisel ilişkilerin tespiti ve incelenmesi gerekirken bunun yapılmamış olmasının ve olaya özgü koşulların ve kişisel hallerin tam olarak incelenerek tespit edilmeden istinafa konu kararın verilmesinin, davacıların manevi tazminat istemlerinin, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde reddedilmesi gerekirken fahiş miktarda manevi tazminata hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davacıların iddia ettiği maddi ve manevi zararlarının; ilk derece mahkemesince verilen karardan sonra … ve … sigorta tarafından ödendiği ve tarafların sulh oldukları, davacıların maddi ve manevi zararlarının tazmin edildiğini beyan ederek tüm davalıları ibra ettikleri, bu nedenle ilk derece mahkemesince; davacıların tüm talepleri yönünde karar verilmesine yer olmadığına ilişkin ek karar verilmesi istemlerinin değerlendirilmemesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir. İstinaf edenlerin sıfatı, istinaf nedenleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; Dava; trafik kazasından kaynaklanan cenaze ve defin giderleri ile destekten yoksun kalma maddi tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Görülmekte olan davada ilk derece mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından, münhasıran hüküm altına alınan manevi tazminatların az olduğu belirtilerek, istinaf eden … Anonim Şirketi vekili tarafından ise, hüküm altına alınan manevi tazminatların fahiş olduğu, davacılar vekili ile (-… plaka sayılı kaza tarafı aracın dava dışı kasko sigortacısı-) … Sigorta AŞ arasında, görülmekte olan davanın konusunu oluşturan tazminatların tamamına şamil olmak üzere ibraname, feragatname ve makbuz başlıklı anlaşma yapıldığı ve bu suretle davacıların davadaki tüm taleplerinin, davacıların; davanın davalılarını ibra etmeleri nedeniyle konusuz kaldığı belirtilerek, istinaf isteminde bulunulduğu anlaşılmıştır. Dosyada yapılan incelemede; ilk derece mahkemesinin 02/09/2016 tarihli kararından sonra ve dava dosyası istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmeden önce, … plaka sayılı kaza tarafı aracın dava dışı kasko sigortacısı … Sigorta AŞ vekilince dosyaya ibraname, feragatname ve makbuz başlıklı anlaşmanın sunularak görülmekte olan davanın konusuz kaldığının bildirildiği, müteakip istinaf eden davalı vekilince sunulan 17/12/2018 tarihli dilekçe ile de, kazaya karışan araç üzerinde ki tedbirin kaldırılmasının ve davacıların; davalıları dava konusu tüm tazminatlar yönünden ibra etmiş olmaları nedeniyle ek kararla tazminatlar yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi isteminde bulunulduğu, ilk derece mahkemesince de davalı vekilinin taleplerinden yalnızca araç üzerinde ki tedbirin kaldırılması istemi incelenerek istemin reddine karar verildiği, görülmüş ve tespit edilmiştir. Dava dışı … Sigorta AŞ vekilince 17/11/2016 havale tarihli dilekçeye ek olarak sunulan ve davalı istinaf eden vekilinin dayandığı ibraname, feragatname ve makbuz başlıklı belgede yapılan incelemede; davacılar vekili ile dava dışı (-… plaka sayılı aracın kasko sigortacısı-)… Sigorta AŞ arasında yapılan anlaşma ile davacıların; görülmekte olan davadaki tüm taleplerinin karşılanması nedeniyle iş bu davanın davalılarını ve dava dışı sigorta şirketini kesin olarak ibra ettikleri, görülmüştür. Bu durumda ilk derece mahkemesince, dava dışı … Sigorta AŞ vekilinin 17/11/2016 havale tarihli dilekçesine ek olarak sunduğu ibraname, feragatname ve makbuz başlıklı belgenin aslının bulunduğu yerden getirtilmesi, gerekirse tarafların belge içeriğine göre beyan ve savunmalarının alınarak söz konusu belgenin davacıların görülmekte olan davadaki tazminat taleplerinin tamamını içerip içermediğinin, borcu ortadan kaldıracak mahiyette olup olmadığının belirlenmesi, davacıların görülmekte olan davadaki tazminat taleplerini tam olarak içeren bir anlaşma mahiyetinde olduğu kanaatine varılması halinde belge içeriğine göre karar verilmesi, aksi taktirde toplanan delillere göre yeniden bir karar verilmesi için davalı istinaf eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile diğer istinaf başvuru sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a/6.maddesi hükmü gereğince kaldırılmasına, belirtilen şekilde inceleme ve değerlendirme yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak, aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-İstinaf incelemesine konu başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın HMK’nın 353/1-a/6.maddesi hükmü uyarınca kaldırılmasına, 2-Dosyanın belirtilen şekilde işlem ve yargılama yapılarak karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, – Kaldırma- gönderme kararının gerekçesi gözetildiğinde davacılar vekilinin tüm, davalı … A.Ş. vekilinin ise sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 3-İstinaf karar ve ilam harçlarının talep halinde yatıran taraflara iadesine, 4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 5-İstinaf yasa yoluna başvuran taraflar tarafından yapılan diğer istinaf yargılama giderlerinin ise ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda verilecek hükümde dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda ve HMK’nın 353/1-a maddesi hükmü uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 14/04/2022