Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/4038 E. 2021/1532 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/4038
KARAR NO: 2021/1532
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2017
NUMARASI: 2014/1901 E. – 2017/1058 K.
DAVANIN KONUSU: Destekten Yoksun Kalma Maddi Tazminatı
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/10/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacıların miras bırakanı müteveffa …’in 26/08/2014 kaza tarihinde kendi sevk ve idaresindeki davalı … şirketine sigortalı … plakalı aracı ile yapmış olduğu tek taraflı trafik kazası ile hayatını kaybettiğini, aynı kazada davacıların destekliği anne …’nın da hayatını kaybettiğini, destekten yoksun kalan davacıların fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL tazminatın sigorta şirketine müracaat tarihi olan 10/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … şirketinden tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde trafik sigortası ile sigortalı olduğu, Kara yolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları kapsamanda aracı sevk ve idaresinde bulunduran sürücünün uğrayacağı zararların poliçe teminatı kapsamı dışında olduğu, davacıların destekliğinin iş bu kazaya tam kusuru ile sebebiyet verdiğini, destekten yoksunluk tazminatının hesabında desteğin kusurunun dikkate alınması gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Destekten yoksun kaldığını belirten davacılardan …’in kaza tarihinde 28 yaşında, …’in kaza tarihinde 25 yaşında, …’in kaza tarihinde 19 yaşında olduğu, davacıların yüksek öğretim gördüklerine ilişkin dosyada bir delil bulunmadığı, buna göre yapılan değerlendirmede, kaza tarihi itibariyle müteveffa anne ve babalarının desteğinden çıktıkları” gerekçesi ile; Davacının davasının REDDİNE, karar verilmiştir. Davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; davacıların 18 yaşını geçmiş olmalarının destek olgusunu ortadan kaldıramayacağını, davacıların destekten yoksun kaldıklarını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 26/08/2014 kaza tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında, davacıların anne ve babasının vefat ettiği anlaşılmıştır. Dava, trafik kazasında ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Desteğin, küçük çocuklarının bakım ihtiyacından ne zaman kurtulacağını tayin etmek çocuğun yaşadığı yöreye, sosyal çevreye, çocuğun özelliklerine, cinsiyetine, ailenin sosyal ve ekonomik durumuna göre değişmektedir. Hakim, her somut olayda, destek ölmeseydi, ne kadar süre ile destek olacak idiyse bu süreyi destek süresi olarak kabul eder. Ana-babaya yardımda, onların yaşama süreleri; çocuklara yardımda ise, çocukların çalışmaya başlama süresi esas alınır. Çocuklarda, kız veya erkek olmalarına, yüksek öğrenim yapıp yapmamalarına göre farklı süreler kabul edilmektedir. Bunun dışında kız çocukları için genellikle, çalışmaya başlama veya evlenme ile destek ihtiyacı ortadan kalkar.Yargıtay yerleşik uygulamasına göre, yüksek öğrenim görme durumu bulunmayan halde, kız çocuklarının 22 yaşına kadar, erkek çocuklarının 18 yaşına kadar; yüksek öğrenim gören ya da görme ihtimali bulunan çocukların ise 25 yaşına kadar destek alacağı dikkate alınarak destek tazminatı hesaplanması gerekmektedir. Somut olayda davacıların 18 yaşını geçtikleri, davacı …’in ise kaza tarihinde açık lise öğrencisi olduğu ancak karar tarihine kadar yüksek öğrenim gördüğünün de ispatlanamaması karşısında, ilk derece mahkemesinin davanın reddi kararında bir isabetsizlik tespit edilemediğinden, davacılar vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davacılar istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1) 2-Alınması gereken 177,90-TL harçtan peşin yatırılan 44,40-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 133,50-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK.m.361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.14/10/2021