Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/3855 E. 2022/1774 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/3855
KARAR NO: 2022/1774
BAŞKAN: ÖMÜR AKIN (40068)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/04/2019
NUMARASI: 2016/15Esas – 2019/493Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasına Bağlı Cismani Zarar Nedeniyle Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/12/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;11.07.2012 tarihinde müvekkilinin sürücüsü olduğu … plakalı motorsiklete, davalıların sürücüsü, işleteni ve ZMM sigortacısı olduğu … plakalı otomobilin ters istikametten gelip aniden müvekkilinin önüne çıkıp çarptığını, davalı sürücü …’in asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin ise kusursuz bulunduğunu, diğer davalı … AŞ’nin davalı sürücüyü çalıştıran sıfatıyla BK 66. maddesi gereğince sorumlu olduğunu, müvekkilinin kaza nedeniyle uzun süre tedavi gördüğünü ve psikolojik travmalar yaşadığını ve acılar çektiğini ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 1.000,00-TL hastane ve tedavi gideri, 250,00-TL ilaç gideri, 1.000,00-TL kaza nedeniyle motosiklette meydana gelen hasar miktar, çekici gideri olmak üzere şimdilik toplam 2.250,00-TL maddi ve 100.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle, manevi tazminatın sigorta kapsamı dışında olduğunu, sorumluluklarının sigortalının kusuru ve 225.000,00-TL limit ile sınırlı bulunduğunu,davacının 01/04/2014 tarihinde kendilerine başvurduğunu ve hasar dosyası açıldığını, davacıdan istenen eksik evrakların verilmemiş olması nedeniyle ödeme yapılmadığını, haksız ve kötüniyetli davanın reddi gerektiğini,tedavi giderlerinden SGK’nın sorumlu bulunduğunu, çekici ve park ücretlerinin teminat kapsamı dışında bulunduğunu, araçtaki değer kaybının da poliçe kapsamında bulunmadığını,araç hasarı için sigorta limitinin 22.500,00 TL olduğunu, araç hasarı için davacı yana 14/08/2012 tarihinde 1.000,00-TL ödeme yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı … San. Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, … plakalı aracın … Hizm. A.Ş.’ye uzun süreli kiralandığını, müvekkili yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; ”… Alınan bilirkişi raporu kapsamında davacının 990,0-0 TL araç hasar bedeli+ 330,04 TL araç çekme ücreti ve ilaç katılım payı olarak ödenen 173,00- TL olmak üzere toplam 1.493,04-TL tazminat isteyebileceği, ancak bu toplam tazminattan davalı sigorta şirketinin ödediği 1.000,00-TL’nin mahsubu ile davacının bakiye tazminat alacağının 493,04- TL olduğu kabul edilerek bu miktara hükmedilmiştir. Bu miktar alacaktan davalı sürücü, işleten davalı İstanbul Sağlık.. şirketi ve ZMM sigortacısı davalı sigorta şirketi sorumludur. Davacı yüzünde üst çene kemiği ve elmacık kemiğinde kırık oluşacak şekilde ve bir hafta iş güçten kalacak şekilde yaralandığı anlaşıldığından yaralanma şekil ve suretine, kask takma zorunluluğuna, tarafların kusur durumlarına, tarafların mali ve sosyal durumları ile paranın satın alma gücü ile hak ve nesafet kurallarına göre davacının yararına 10.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesinin uygun ve adil olacağı sonucuna varılmıştır. Diğer yandan davada araç maliki olarak gözüken … Şirketi’ne de husumet yöneltilmiş ise de bu davalının cevap dilekçesinde aracı uzun süreli kiralama sözleşmesi ile dava dışı İstanbul … A.Ş.’ye kiraladığını bildirmesi üzerine, davacı HMK 124. maddesi gereğince … şirketini davalı olmaktan çıkarmış ve dava dışı işleteni davalı konumuna getirmiştir. Bu nedenle davalı Kopuz şirketi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği”, gerekçesiyle; A-Davalı …A.Ş. HMK 124. maddesi gereğince davalı olmaktan çıkarıldığından bu davalı hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yürürlükteki AAÜT gereğince 2.725,00 TL vakalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine, B-Diğer davalılar … ve İstanbul…. AŞ. ve davalı sigorta şirketi hakkındaki maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 493,04 TL maddi tazminatın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, C-Davacının diğer davalılar hakkındaki manevi tazminat davasının: a)Davalı sigorta şirketi yönünden husumet nedeniyle reddine, b)Diğer davalılar … ve İstanbul…. AŞ. hakkında kısmen kabulü ile 10.000,00- TL manevi tazminatın bu davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri: davacı vekili; davayı araç ruhsatındaki işleten karşı açtıklarından ve aracın uzun süreli kiralandıklarını bu aşamada bilemeyeceklerinden davalı … Ltd şti lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, yerel mahkemenin bu husustaki hatalı kararı nedeni ile …Ltd Şti İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, müvekkilinin dosyasına 15.05.2019 tarihinde 3.330,00-TL yatırmak zorunda kaldığını, 3.330,00- TL’nin o tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tarafımıza iade edilmesine karar verilmesini istediklerini, müvekkilinin geçirdiği trafik kazası neticesinde Ataşehir Memorial Hastanesi’nde çok ciddi bir ameliyat geçirmiş, ameliyat masraflarını ise kendisi karşılamak zorunda kaldığını, yine kaza sebebi ile hemen hemen her gece kabuslar gören müvekkil, uyku düzenini kaybetmiş ve geceler boyunca uyuyamadığını, bu sebeple Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 2 yıl boyunca psikolojik destek almak zorunda kalmış ve antidepresan ilaçlar kullandığını, bilirkişi raporunda, ilaç giderleri açısından, söz konusu ilaçların (antidepresanların), alınan psikolojik tedavilerin, tıbbi medula belgelerinde yer alan psikiyatri reçetelerinin ve ilaçlarının 11.07.2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasına bağlı olup olmadığının belirsiz olduğu tespit edilmiş olup itiraz edilen rapora katılmanın mümkün olmadığını, müvekkilinin hastane masrafları ve ilaç giderleri hususunda olumlu-olumsuz bir karar verilmediğini, hükmedilen manevi tazminatın az olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.. 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle tedavi gideri ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1-Dosya kapsamından, 2 makina mühendisi ve 1 sigortacı bilirkişi tarafından hazırlanan 03.10.2018 tarihli ek raporda, İstanbul Dr. Sadi Konuk hastanesi tarafından gönderilen medula bilgilerinde, psikiyatri reçetelerinin bulunduğu, bu psikiyatri ilaçlarının somut olaya konu trafik kazasına bağlı travma nedeni ile alınıp alınmadığı hususunda dr raporu bulunmadığı gerekçesiyle dikkate alınmadığı, ilaç ve muayene katılım payının 173,00-TL olduğu belirtilmiştir. Her ne kadar yerel mahkemece iş bu rapor hükme esas alınarak tedavi giderleri yönünden sigorta tarafından ödenen 1.000,00-TL’den 173,00-TL’nin mahsubu ile bakiye 493,04-TL’ye hükmedilmiş ise de mahkemece bu hususta yapılan araştırma, inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Şöyle ki; sigorta poliçesinde (Z.M.M.S) belirtilen, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle sigorta şirketi zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır ancak sigortanın, sürücü ve işletenin SGK tarafından karşılanmayan belgesiz tedavi giderlerinden sorumlulukları devam etmektedir.Eldeki davada davacı, kaza nedeniyle yüz bölgesinde oluşan kırıklar dolayısı ile … Hastanesi’nde ameliyat geçirdiğini, akabinde tarfik kazasına bağlı olarak gelişen psikolojik rahatsızlıklar sebebi ile piskolojik tedavi gördüğünü ve 2 yıl boyunca antidepresan ilaçlar kullandığını ileri sürmüş; ameliyat faturasını ve reçeteleri dosyaya sunmuştur. Bu durumda mahkemece; konusunda uzman adli tıp doktor bilirkişisinden, davacının iş bu trafik kazasındaki yaralanması ile tedavisinin mahiyeti, tedavi süresi ve şekli ile tedavi belgeleri dikkate alınmak suretiyle, psikolojik rahatsızlık ve buna bağlı ilaç kullanımının dava konusu kazadan kaynaklanıp kaynaklanmayacağı, tedavi sürecinde yapılmış ve SGK tarafından varsa karşılanmayan tedavi giderlerinin (ilaç, ameliyat, muayene..vs) miktarı konusunda ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak, oluşacak sonuca göre, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinden davalı sigorta şirketi ile diğer davalıların sorumlu olduğu da gözetilmek suretiyle davacı isteminin karara bağlanması gerekirken; eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi de doğru görülmemiştir. (Bknz. Yargıtay 17. HD’nin 2015/13067 E., 2018/6765 K. Sayılı ilamı) 2-Yargılama sırasında davalı şirketin ileri sürmesi sonucunda yapılan inceleme sonucunda mahkemece; kazaya karışan … plaka sayılı aracın, araç maliki davalı …Ltd Şti tarafından uzun süreli kiralama sözleşmesi ile davalı …AŞ’ye kiralandığı anlaşılmış olup, mahkemece davacı tarafça HMK 124. madde gereğince bu davalının davalı olmaktan çıkarıldığı gerekçesiyle, davalı araç maliki …Ltd Şti hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. 2918 sayılı KTK’nun 3 ve 85.madde hükümleri doğrultusunda davalı araç malikinin, işleten sıfatı kalmadığı, davacı vekilinin görülmekte olan davayı başlangıçta trafik kaydını esas alarak araç maliki olan davalı şirkete yönelttiği sabittir. Hal böyle olunca, davacının dava açarken, trafik kayıt malikine husumet yöneltmiş olmasında herhangi bir kusuru bulunmadığından, davalı …Ltd Şti lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, bu hususun gözetilmemesi sonucunda yazılı biçim ve şekilde karar verilmiş bulunması da doğru olmamıştır. ( Bknz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2015/2806 E., 2017/1233 K.sayılı ilamı ve Yargıtay 17 Hukuk Dairesi’nin 15/01/2018 gün ve 2016/15022 E., 2018/43K.sayılı ilamı) Açıklanan tüm bu nedenlerle, davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK 353/(1)-a-6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına, dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine; kararın kaldırma sebep ve şekline göre davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/04/2019 tarih ve 2016/15 Esas, 2019/493 Karar sayılı kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın belirtilen şekilde işlem ve yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendisine İADESİNE,4-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ise ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda verilecek hükümde dikkate alınmasına,5-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda ve HMK.m. 353/1-a hükmü uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/12/2022