Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/3828 E. 2021/1613 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/3828
KARAR NO: 2021/1613
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/05/2019
NUMARASI: 2014/16 E. – 2019/522 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/11/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili asıl ve birleşen davada dava dilekçesinde özetle; 06/10/2013 kaza tarihinde plakasız ve tescilsiz motosikletin yaya olan davacıya çarpması sonucu meydana gelen kazada davacının yaralanarak malul kaldığını beyanla, asıl davada 6100 sayılı yasanın 107.maddesine göre fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL sürekli iş görmezlik tazminatının, birleşen davada ise 6.925,84-TL’lik geçici iş göremezlik maddi tazminatının davalıdan ilk dava tarihi olan 14/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya neden olan aracın motorlu bisiklet olması halinde güvence hesabının sorumluluğunun bulunmadığını, KTK’da belirtilen kriterlere göre kazaya neden olan aracın silindir hacminin 50 cc olup olmadığının sorulmasının gerektiğini, 50 cc silindir altında kalan araçların ZMMS yaptırması zorunda olmadığından …nın hiç bir hukuki sorumluluğu bulunmadığını, öncelikle bu hususun tespit edilmesi gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir. Açılmış olan dava üzerine ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde; -Ana dava yönünden davanın kabulüne, 104.309,17 TL sürekli iş görememezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Birleşen dava yönünden davanın kabulüne, 6.925,84 TL geçici iş görememezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili; birleşen dava açısından başvuru şartının yerine getirilmediğini, bu dava yönünden faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, yaşı küçük davacı için geçici iş göremezlik zararına hükmedilemeyeceğini, kazaya karışan aracın tescile tabi olup olmadığının araştırılmadığını, kazanın bu araçtan kaynaklandığının ispatlanamadığını, belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; 06/10/2013 kaza tarihinde plakasız ve tescilsiz motosikletin yaya olan davacıya çarpması sonucu meydana gelen kazada, davacının yaralanarak malul kaldığı anlaşılmıştır. Elde ki dava; trafik kazasından kaynaklanan yaralanmaya bağlı maddi tazminat istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usule ve yasaya aykırılık bulunmamasına, kazaya karışan aracın motosiklet olduğunun sürücü ve tanıklar tarafından doğrulanmasına, aracın tescile tabi olmadığına ilişkin bir delil bulunmamasına ve bu hususun ispat edilememesine, motosikletin kazadan sonra kaybolması nedeniyle üzerinde inceleme yapılması imkanının bulunmamasına, davalının asıl dava tarihi itibariyle temerrüte düşmesine ve asıl dava ile başvuru şartının yerine getirilmiş olmasına, aktüerya bilirkişisi raporunda davacının 18 yaşına kadar uğradığı zararın efor tazminatı olarak hesaplanmasına, bu nedenle dava dilekçesi ve kararda geçici iş göremezlik zararı olarak belirtilmesinin sonuca etkili olmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında da bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/1-b/1.maddesi uyarınca esastan reddinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıda ki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-)Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1) 2-) Alınması gereken 7.598,46-TL harçtan peşin yatırılan 1.900-TL nispi karar ilam harcınınn düşümü ile 5.698,46-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-)İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-)Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, birleşen dava yönünden kesin asıl dava yönünden temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.03/11/2021