Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/3529 E. 2022/1728 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/3529
KARAR NO: 2022/1728
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/01/2019
NUMARASI: 2016/938 Esas – 2019/58 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Rücuen Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/12/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edeni şirkete ait … plaka sayılı kamyon ile davalı …’nın sevk ve idaresindeki dava dışı … Ltd. Şti.’ne ait … plaka sayılı aracın karıştığı 23/02/2008 günlü trafik kazasında,… plaka sayılı araçta bulunan … isimli kişinin yaralandığını, bu kişinin müvekkili şirkete, …’na, … Ltd. Şti.’ye, … Sigorta A.Ş.’ye ve … Sigorta A.Ş.’ye yönelik olarak Görele Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan tazminat davası sonucunda verilen, 2012/186 Esas-2013/205 Karar sayılı ilamla 142.284,77-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, 5.000,00-TL manevi tazminatın da vekil edeni şirket yanında … Ltd. Şti., ile …’ndan tahsiline karar verildiğini, söz konusu bu ilamın icraya konulması üzerine, vekil edeni şirket tarafından toplam 281.793,50-TL ödeme yapılarak dosya borcunun kapatıldığını, daha sonra vekil edeni şirketin yaptığı başvuru sonucunda, kazaya karışan … Ltd. Şti. ‘ne ait … plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı bulunan … İsviçre Sigorta A.Ş. tarafından 121.960,00-TL, … Sigorta A.Ş. tarafından da 9.852,00-TL ödeme yapıldığını (toplam 131.812,00-TL), bu şekilde yapılan ödemeler dışında başkaca bir ödeme yapılmadığını, oysa davalı … Sigorta Şirketi’nin vekil edenine ait aracın kasko ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı davalı … Sigorta A.Ş’nin de vekil edenine ait aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olması nedeniyle, üçüncü kişilerin uğradığı zararı poliçeler kapsamında karşılaması gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla, vekil edenin icra takibi nedeniyle ödemek zorunda kaldığı 149.981,50-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş; 10/10/2018 günlü ıslah dilekçesi ile de, bilirkişi raporu ile hangi davalının ne kadar miktardan sorumlu olduğunun belirlendiğini belirterek, 149.981,50-TL alacağın 136.374,50-TL’lik kısmının davalı … Sigorta A.Ş’den, 13.507,00-TL’lik kısmının davalı …’ndan, 100,00-TL’lik kısmının da … Sigorta A.Ş.’den alınarak vekil edeni şirkete verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek, dava dışı …’ın yaralanmasına neden olan 23/08/2008 günlü trafik kazasının oluşumunda, davacı şirkete ait araç sürücüsü ile karşı araç sürücüsü olan davalı …’nın eşit oranda kusurlu oldukları, bu nedenle Görele Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılan dava neticesinde, müteselsil sorumluluk kuralları gereğince, kazazede …’ın uğramış olduğu maddi zarardan … plaka sayılı araç işleteni olan davacı şirket ile bu aracın ZMM sigortacısı … Sigorta Şirketi’nin ve … plaka sayılı karşı araç sürücüsü …’nın ve … plaka sayılı aracın ZMM sigortacısı … Sigorta A.Ş.’nin birlikte sorumluluğu yoluna gidildiği, oluşan zararın tamamını ödeyen davacının da; TBK’nın 167. maddesi uyarınca iç ilişki bakımından borcun %50’lik kısmından sorumlu olan karşı araç sürücüsü davalı …’na ve kendisinin hukuki sorumluluğunu üstlenen ZMM sigortacısı … Sigorta ile kasko-İMM sigortacısı olan … Sigortaya rücu amacıyla eldeki davayı açtığı, davalı … Sigorta A.Ş.’nin davacı işletenin üçüncü kişilere karşı sorumluluğunu üstlenmiş olmakla, toplam maddi zararın %50’si oranındaki kısmında ZMM sigortası kapsamında; davalı … Sigorta A.Ş.’nin ise İMM sigortası kapsamında ve ancak, ZMM sigorta poliçesinin teminat limitini aşan kısmı yönünden davacıya karşı sorumlu olduğu, yargılama sırasında temin edilen ve usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılan bilirkişi raporundan da görüleceği üzere, … plaka sayılı aracın kusuru nedeniyle dava dışı sigorta şirketlerinin yaptıkları ödemelerin tenzili neticesinde davalı …’nın davacıya ödemesi gereken miktarın 14.414,50-TL, davalı … Sigorta A.Ş.’nin ödemesi gereken miktarın ise 136.374,50-TL olduğunun belirlendiği, ZMM sigorta poliçesinin teminatın aşan bir maddi zarar bulunmadığından davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğu yoluna gidilemeyeceği benimsenmek suretiyle ; -Davanın davalı … Sigorta A.Ş. yönünden KABULÜ ile 136.374,50 TL alacağın davalıdan 02/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile; davalı … Yönünden KISMEN KABULÜ ile 13.507,00 TL alacağın davalıdan 02/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacıya verilmesine, -Davalı … Sigorta A.Ş. yönünden davanın REDDİNE, karar verilmiştir. Karara karşı davalı … Sigorta Şirketi vekili tarafından süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri; vekil edeni sigorta şirketinin sorumluluğu kaza tarihindeki poliçe limitiyle sınırlı olduğundan, kaza tarihinin tam olarak tespiti gerektiği, buna göre kaza tarihi 23/02/2008 ise limitin 100.000,00-TL, kazanın 23/08/2008 tarihinde gerçekleşmiş olması halinde de bu limitin 125.000,00-TL olacağı, ancak mahkemece bu durum tam olarak belirlenmeden ve teminat limitlerini aşar biçimde vekil edeni aleyhine136.374,50-TL tazminata hükmedilmiş olmasının hatalı olduğu, ayrıca konuya ilişkin itirazları değerlendirilmeden %50 kusur üzerinden hüküm kurulmuş olmasının da isabetsiz bulunduğu hususlarına yöneliktir. Dava; trafik kazası sonucunda meydana gelen bedensel zarara dayanılarak, hak sahibi üçüncü kişinin açmış olduğu dava neticesinde hükme bağlanan maddi ve manevi tazminat alacağını bu ilama dayalı icra takibi sırasında ödeyen davacının zarar sorumluları olan davalılardan rücuan tahsili isteğine ilişkindir. İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Görülmekte olan davanın yargılaması sırasında, konusunda uzman bilirkişiler tarafından düzenlendiği anlaşılan 06/06//2018 günlü rapordaki belirleme ve değerlendirmelerin dosyaya oluşa uygun denetlenebilir gerekçeler içermesi ve söz konusu rapordaki tespitlerin, davalı sigorta şirketinin taraf sıfatını aldığı, Görele Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülerek sonuçlanan 2012/186 esas ve 2013/205 karar sayılı dava dosyasında belirleme ve değerlendirmelerle örtüşmesi karşısında hükme esas alınarak, kusur durumunun %50-%50 olduğunun kabul edilmiş bulunmasında ve herhangi bir isabetsizlik tespit edilememiş ise de; Dosyada mevcut belge ve bilgilerden; 23/08/2008 tarihinde meydana geldiği konusunda herhangi bir duraksama bulunmayan kaza neticesinde yaralanarak maddi zarara uğradığı anlaşılan … tarafından Görele Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde; kazaya karışan, … plaka sayılı araç maliki ( … A.Ş), … Plaka sayılı aracın ZMM sigortacısı (… Sigorta Şirketi) ile kazaya karışan … plaka sayılı diğer araç maliki (…), sürücüsü (…) ve ZMM sigortacısı (… Sigorta) aleyhine teselsül hükümlerine dayanılarak maddi ve manevi tazminat talebiyle dava açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda, kazaya karışan araç sürücülerinin eşit oranda (%50-%50) kusurlu oldukları ve …’ın talep edebileceği maddi tazminat miktarının 142.284,77-TL bulunduğu benimsenerek maddi tazminata ilişkin olarak tüm davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğu yoluna gidildiği, ancak hüküm yerinde davalı sigorta şirketlerinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunun açıklandığı, hüküm altına alınan 5.000.00-TL manevi tazminatın ise davalı … A.Ş, davalı …Şirketi ve davalı …’ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verildiği; söz konusu bu karara karşı davalı … Sigorta Şirketi tarafından yasa yoluna başvurulmadığı; ve hak sahibi 3. kişinin ilama dayalı olarak davalılar aleyhine başlatılan icra takibine konu alacağın ( dosya borcunun) eldeki davanın davacısı olan … AŞ tarafından ödenerek dosyanın kapatıldığı anlaşılmaktadır. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun Müşterek borçlular arasındaki münasebetleri düzenleyen 146/1 madde hükmü uyarınca hissesinden fazla tediyede bulunan müşterek borçlunun, diğerlerine rücu hakkına sahiptir:( Benzer düzenleme 6098 sayılı TBK’nun 167.maddesinde de mevcuttur.) Eldeki dava da zaten bu hakka dayanılarak açılmıştır. Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; dava konusu rücu alacağına dayanak Görele Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ilamında davalı … Sigorta şirketinin maddi tazminata ilişkin asıl alacak (142.284,77-TL) yönünden poliçe limiti ile sınırlı olacak biçimde sorumlu tutulduğu ve kaza tarihi itibariyle de poliçe limitinin 125.000,00-TL olduğu sabittir. O halde istinaf eden davalının rücuan sorumlu olduğu miktar; poliçe limiti olan 125.000,00-TL ve bu miktara isabet edecek icra takibine kadar olan faiz, yargılama gideri, vekalet ücreti ve yine poliçe limiti olan 125.000,00-TL’ye isabet edecek olan takipten sonra işleyen faiz, icra giderleri, vekalet ücretine göre hesaplanarak ve bu şekildeki hesaplamadan sonra da kusur indirimi yapılarak sonuç miktarın tespit edilmesi gerekirken; istinaf eden davalı sigorta şirketi 142.284,77-TL asıl alacağın tamamından sorumlu imiş gibi yapılan hesaplama neticesinde belirlenen toplam 272.749,00-TL’nin, kusura isabet eden (%50) 136.374,50-TL’sinin davalı sigorta şirketinden talep edilebileceği yönündeki belirleme ve değerlendirme isabetsiz olmuştur. Hal böyle olunca; mahkemece konunun özellikleri gözetilerek, az yukarıdaki paragrafta açıklandığı şekilde hesaplama yapılması için dosyanın 06/06/2018 günlü raporu düzenleyen bilirkişilere tevdi edilerek ek rapor alınması ve ondan sonra ulaşılacak sonucu göre davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamının belirlenmesi yoluna gidilmesi gerekirken, bunun yapılmamış olması HMK.m.353/1-a/6 hükmü kapsamındaki hali oluşturacağından; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına ve açıklandığı şekilde işlem yapılarak ve karara karşı sadece davalı sigorta şirketi tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olması nedeniyle, taraflar yararına oluşan usuli kazanılmış haklara da halel gelmeksizin görülmekte olan uyuşmazlıkla ilgili olarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçe uyarınca; 1-Davalı … Sigorta Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/01/2019 tarih ve 2016/938 Esas 2019/58 K. sayılı kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın belirtilen şekilde işlem ve yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde davalıya İADESİNE,4-İstinaf incelemesinin dosya üzerinden yapılması nedeniyle, avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından, istinaf aşamasında yapılan diğer yargılama giderlerinin ise ilk derece mahkemesince verilecek müteakip kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a madde hükmü uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/12/2022