Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/352 E. 2021/466 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2019/352
KARAR NO : 2021/466
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/10/2018
NUMARASI: 2017/354 E. – 2018/1010 K.
DAVANIN KONUSU: Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuan Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/03/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … nezdinde ZMM sigortalı olan … plaka sayılı aracın neden olduğu 09/10/2016 günlü trafik kazasında, alacağını vekil edenine temlik eden dava dışı …’a ait … plaka sayılı aracın hasarlanarak değer kaybına uğradığını, araçtaki değer kaybı zararının 6.480,00-TL olduğunun ekspertiz raporu ile belirlendiğini, ayrıca rapor temini için 354,00-TL masraf yapmak zorunda kaldıklarını ileri sürerek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla alacağın devri hükümleri uyarınca …’a ait araçtaki değer kaybı zararına karşılık olmak üzere 300,00-TL ile 354,00-TL ekspertiz gideri ücreti olan toplam 654,00-TL’nin kaza tarihinden işletilecek en yüksek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemi, 05/03/2018 günlü ıslah dilekçesi ile değer kaybına ilişkin istek miktarını da 4.200,00-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır. Davalı vekili cevabında özetle; vekil edeni şirket nezdinde ZMM sigortalı olan aracın karıştığı trafik kazası nedeniyle, karşı araç sahibinin yapmış olduğu başvuru sonucunda 20/10/2016 tarihinde kendisine 3.928,60-TL ödeme yapıldığını, ayrıca sigorta tahkim komisyonuna yapılan başvuru sonucunda verilen karara bağlı olarak da yine araç sahibine 23/02/2017 tarihinde 6.615,37-TL daha ödemede bulunulduğunu, bu şekilde tüm sorumluluğun yerine getirildiğini, araçta değer kaybı oluştuğuna ilişkin iddiayı kabul etmediklerini, ancak sorumlulukları yoluna gidilecek olur ise de değer kaybına ilişkin belirlemenin 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMM Sigortası Genel Şartları belirlenmesine ve kusur durumunun usulüne uygun şekilde tespit edilmesini istediklerini belirterek davaya karşı koymuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; araçtaki değer kaybının 4.200,00-TL olduğunun belirlendiği, davalı … şirketine değer kaybına ilişkin başvurunun 02/03/2017 tarihinde ulaştığı gözetildiği anlaşıldığından 300,00-TL’lik talep bakımından temerrüt halinin 20/03/2017 tarihinde oluştuğu görüşünden hareketle; “1-Davacının araç değer kaybına ilişkin talebinin KABULÜ ile, 4.200.-TL. maddi tazminatın, 300 TL’lik kısmının 20/03/2017 tarihinden itibaren, 3.900 TL’lik kısmının ıslahın yapıldığı 05/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,2-Davacının yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesi gereken 354 TL ekspertiz ücreti isteminin reddine, 3-Davacının faizin türü ile ilgili isteminin reddine,” karar verilmiştir.Karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.İstinaf nedenleri; davacının, sigorta şirketi olmaması nedeniyle alacağın temliki sözleşmesine dayanarak görülmekte olan davayı açamayacağı gözetilerek, davanın dava şartı yokluğundan reddedilmesi gerekirken, bunun yapılmamış olmasının hatalı olduğu, ayrıca Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde görülerek sonuçlandırılan 2016/35471 sayılı tahkim dosyası kapsamında verilen kararın, değer kaybı başvurusuna ilişkin olması nedeniyle kesin hüküm niteliğini taşıdığının da göz ardı edildiği hususlarına yöneliktir.Dava, 09/10/2016 tarihinde meydana geldiği ileri sürülen trafik kazasında hasarlanarak değer kaybına uğradığı belirtilen … plaka sayılı araç nedeniyle, alacağın temliki sözleşmesine dayanılarak açılmış değer kaybı ve ekspertiz ücretinin tahsiline ilişkindir. Davacı görülmekte olan davada; davalı … nezdinde trafik sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın sorumlu olduğu trafik kazasında hasarlanan ve 12/01/2017 günlü sözleşme uyarınca alacağının temlik edene ait bulunan … plaka sayılı araçta meydana gelen değer kaybının tahsilini istemiştir. Kural olarak alacağın temliki ile mevcut alacağın alacaklısının yerine yeni bir alacaklının geçmesi mümkündür.Somut olayda, 09/10/2016 tarihinde meydana geldiği anlaşılan trafik kazasına karışan ve davalı … nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın, dava dışı …’a ait olduğu belirlenen … plaka sayılı araçla çarpıştığı ve … plaka sayılı aracın hasarlandığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. … plakalı araç sahibi …’un davalı … nezdinde işlem gören aracındaki hasardan doğan değer kaybı zararına ilişkin olan alacağını 12/01/2017 günlü temlik sözleşmesi uyarınca davacıya devrettiği görülmüştür. Diğer bir anlatımla, dava dışı mağdur dava konusu tazminat ile ilgili olarak davalıdan talep edebileceği alacağını TBK’nun 183 ve devamı madde hükümleri uyarınca davacıya temlik etmiştir. Bu durumda davacının, mağdur …’un hak ve alacaklarını, alacağın temliki hükümleri uyarınca talep hakkı bulunduğu konusunda herhangi bir duraksama bulunmamaktadır. 28/07/2020 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe gire 7201 sayılı yasanın 57.maddesi ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanununa eklenen Ek.6.madde hükmü ile getirilen temlik yasağının da Kanunların geriye yürümezliği ilkesi uyarınca somut olaya uygulanamayacağı belirgin olduğundan, ayrıca davalı şirket tarafından araç maliki …’a yapılan ödemelerin değer kaybına ilişkin olduğu, yargılama sırasında ileri sürülmediği gibi aksine yapılan tüm ödemelerin araç hasarına ilişkin olduğu, dosya kapsamından anlaşıldığına göre; yazılı biçim ve şekilde davanın kabulüne karar verilmesinde istinaf edenin sıfatı gözetildiğinde usul ve yasaya aykırı bir bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçime hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Usul ve yasaya uygun olan ve yukarıdaki başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına yönelik olarak davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK.m.353/1-b/1 hükmü gereğince ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalıdan karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca alınması gereken 286.90-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, istinaf yasa yoluna başvuru sırasında peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 71,73-TL’nin düşümü ile kalan 215,17-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine; 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına, HMK. m.353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 17/03/2021