Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/3369 E. 2022/1148 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/3369
KARAR NO: 2022/1148
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/07/2019
NUMARASI: 2017/589 Esas 2019/461 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/09/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 28.04.2016 tarihinde, davacının … plakalı motorsiklet ile seyir sırasında plakasını alamadığı kırmızı renkli çekici (TIR) aracın çarpması neticesinde direksiyon hakimiyetini kaybederek soldaki bankete çarpması ve sürüklenmesi neticesinde yaralandığını, müvekkili davacının sakatlanması ile oluşan maddi zararının karşılanması amacıyla doğrudan …na 07.10.2016 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğunu, davalı kurum ile yapılan yazışmalar sonucu davalı tarafından 21.777 TL bir bedel önerildiğini, ancak bu bedel davacının zararını gidermekten uzak olduğundan kabul edilmediklerini ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, 3.200,00-TL daimi maluliyet (sakatlık] tazminatı ve 100,00- TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.300,00- TL tazminatın 07,10.2016 başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı vekili tarafından davalı kuruma başvuruda bulunulduğunu, davalı kurum tarafından aktüerya hesabı yaptırıldığını, aktüer raporu ile 21.777,00 TL hesaplama yapıldığını, davalı kurumun başvuruya cevap olarak ödemenin yapılabilmesi İçin İbraname talep ettiğini, ancak davacı tarafından davalı kuruma dönüş yapılmadan dava açıldığını, davayı kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”….Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava, trafik kazasına dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. 28.04.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının %100 oranında tam ve asli kusurlu olduğu, davacının kendi kusurundan kaynaklanan haksız fiil nedeniyle tazminat talebinde bulunmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulduğu” gerekçesiyle, Davanın REDDİNE, karar verilmiş; davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri: Davacı vekili; kusur bilirkişi raporunun eksik, yetersiz ve özensiz olduğunu, itirazları doğrultusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmadan davanın reddinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dava, trafik kazasından kaynaklanan iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir. Somut olayda, kaza tespit tutanağında, sürücü …’in beyanına göre, kırmızı renkli bir tırın (çekici) sol tarafı ile kendi kullandığı motorsikletin sağ kısmına çarpması sonucunda motorsikletin yolun sol kısmındaki banket taşlarına çarptığı, çekicinin olay yerini terk etmesi nedeniyle herhangi bir kusur belirlemesi yapılamadığı belirtilmiş olup, yerel mahkemece hükme esas alınan 10.06.2019 tarihli bir aktüer,1 hukukçu ve 1 makine mühendisi bilirkişiden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyeti raporunda ise, davacı sürücünün motorsikleti ile aşırı hızla ana yoldan yan yola giriş yaptığı, yan yolda tırın solundaki boşluktan geçmeye çalıştığı, tırın genişliği ve manevra kaabiliyeti gözetildiğinde tırın bir aracı sollamak için motorsiklete çarpmasının teknik olarak mümkün olmadığı, bu nedenle motorsiklet sürücüsünün %100 kusurlu olduğu belirtmiştir. Davacı vekilince kusur durumuna itiraz edilmiş olup, yerel mahkemece 10.06.2019 tarihli rapor hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiştir. Bu halde, kaza tespit tutanağındaki anlatımla, itiraza uğrayan bilirkişi raporu arasında çelişki meydana gelmiş olup, yerel mahkemece iş bu çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yerel mahkemece yapılacak iş, İTÜ’de görevli trafik (kusur) konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi heyetinden, kaza tespit tutanağı, krokisi ve 10.06.2019 tarihli rapor irdelenmek ve gerektiği takdirde kaza mahallinde bilirkişi heyetinin katılımı ile keşfen inceleme yapılmak suretiyle kazanın meydana geldiği kavşağın niteliği, mevcut kavşağa göre araçların durumu, araçların özellikleri ve manevra kaabiliyetleri hususları tespit edilip değerlendirilerek tarafların kusur durumlarının belirlenmesi ve kaza tespit tutanağı ile 10.06.2019 tarihli rapor arasındaki kusur konusunda çelişkinin giderilmesi için açıklayıcı, ayrıntılı, taraf ve yargı denetimine açık rapor aldırılması, tarafların iddia ve savunmaları, itirazları göz önüne alınarak, işin esası ile ilgili deliller toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesinden ibaret olmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. (Bknz. Yargıtay 17. HD’nin 2016/14680 Esas, 2019/2383 Karar sayılı ilamı) Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile HMK 353/1.a.6. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/07/2019 tarih ve 2017/ 589 Esas, 2019/ 461 Karar sayılı kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın belirtilen şekilde işlem ve yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-Davacıdan tahsil edilen peşin harcın istek halinde kendisine iadesine,4-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda verilecek hükümde dikkate alınmasına,5-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda ve HMK.m. 353/1-a hükmü uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi.22/09/2022