Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/327 E. 2019/317 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/327
KARAR NO : 2019/317
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/06/2018
NUMARASI : 2017/565 E. – 2018/690 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/02/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : Dava dışı …. A.Ş’ye ait ve davalıya sigortalı …… plakalı araç ile dava dışı ….. ait ….. plakalı aracın 13/06/2016 tarihinde çarpışarak trafik kazası meydana geldiğini, bu kazada davalının sigortalı olan ….. plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, bu kazadan dolayı dava dışı ….. ait …… plakalı araçta değer kaybı meydana geldiğini, trafik kazasından kaynaklanan tüm talep haklarının dava dışı …….tarafından müvekkiline temlik edildiğini, bu sebeple davalıdan fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 300,00-TL değer kaybı bedeli ile 354,00-TL ekspertiz ücretinin kaza tarihinden veya ihtar tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde ; davanın Reddini savunmuştur.Mahkemece; davacının kazaya karışan ve hasarlandığı ileri sürülen …plakalı aracın maliki, işleteni veya kiracısı olmadığı, davacının kayıtlara göre ….plakalı aracın maliki olduğu belirlenen ….. ile yaptığı temlik sözleşmesine dayanarak alacak isteğinde bulunduğu, somut olayda alacağın devredilip devredilemeyeceğinin irdelenmesi gerektiği, henüz kusur belirlenmeden ve temlik edenin mal varlığında bir eksilme meydana gelip gelmediği tespit edilmeden yapılan böyle bir isteğin sigortacılık faaliyeti kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, diğer bir ifadeyle davacının sigorta şirketi gibi hareket ettiği, bu durumda davacı sigorta şirketi olmadığından böyle bir temlik işlemine dayanarak hak talebinde bulunamayacağı, temlik alma işleminin geçersiz olduğu görüşünden hareketle 6100 sayılı HMK.’nın 114/1-(d) ve 115/2 madde hükümleri uyarınca davacının davasının aktif husumet ehliyeti yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri; davanın açılmasına kaynak teşkil eden temlik sözleşmesinin geçerli olduğu ve yasal herhangi bir engelleme bulunmadığı halde yazılı biçim ve gerekçeyle davanın usulden reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu hususuna yöneliktir. Dava, 13/06/2016 tarihinde meydana geldiği ileri sürülen trafik kazasında hasarlanarak değer kaybına uğradığı belirtilen …… plaka sayılı araç nedeniyle, alacağın temliki sözleşmesine dayanılarak açılmış araç hasar bedeli, değer kaybı ve ekspertiz ücretinin tahsiline ilişkindir. Davacı görülmekte olan davada; davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan …..plaka sayılı aracın sorumlu olduğu trafik kazasında hasarlanan ve 03/05/2017 tarihli sözleşme uyarınca alacağının temlik edene ait bulunan…… plaka sayılı araçta meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybının tahsilini istemiştir. Kural olarak alacağın temliki ile mevcut alacağın alacaklısının yerine yeni bir alacaklının geçmesi mümkündür. Somut olayda, 13/06/2016 tarihinde meydana geldiği anlaşılan trafik kazasına karışan ve davalı sigorta şirketi nezdinde …. poliçesi ile sigortalı bulunan …. plaka sayılı aracın, dava dışı …. ait olduğu belirlenen ….. plaka sayılı araca çarptığı ve ….. plaka sayılı aracın hasarlandığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. …… plakalı araç sahibi …… aracındaki hasardan doğan hasar bedeli, değer kaybı ve ekspertiz ücreti zararına ilişkin olan alacağını 03/05/2017 tarihli temlik sözleşmesi uyarınca davacıya devrettiği görülmüştür. Diğer bir anlatımla, dava dışı mağdur dava konusu tazminat ile ilgili olarak davalıdan talep edebileceği alacağını TBK’nın 183 ve devamı madde hükümleri uyarınca davacıya temlik etmiştir. Bu durumda davacının mağdur ….. hak ve alacaklarını, alacağın temliki hükümleri uyarınca talep hakkı bulunduğu konusunda herhangi bir duraksama bulunmamaktadır. Mahkemece, davacı şirketin tazminat isteme hakkı bulunduğu kabul edilerek işin esasına girilip iddia ve savunma doğrultusunda inceleme ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirmelerle yazılı biçim ve gerekçeyle davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, bu nedenle davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca kaldırılması gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf talebine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihayi kararda dikkate alınmasına,
HMK. m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.14/02/2019