Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/2778 E. 2021/1389 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2778
KARAR NO: 2021/1389
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/01/2019
NUMARASI: 2016/1169 E. – 2019/50 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/09/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 06/08/2012 kaza tarihinde davacının sürücüsü olduğu … plaka sayılı araca davalıların işleteni ve ZMMS sigortacısı olduğu … plaka sayılı aracın çarpması sonucu davacının yaralanarak malul kaldığını belirterek, fazlaya dair dava haklarının saklı kalmak üzere şimdilik 500,00-TL sürekli iş görmezlik tazminatına, 500,00-TL geçici iş görmezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden (06/08/2012) itibaren işleyecek ticari avans faiziyle beraber müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline verilmesine, 50.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden (06/08/2012) itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; 1-115.561,09-TL maddi tazminatın 06/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalı … Ltd. Şti’den, 07/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalı …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 2-20.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı … Ltd. Şti’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ve davalı …’ye ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, karar verilmiştir. Davalı … Ltd. Şti vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı … Ltd. Şti vekili istinaf dilekçesinde; hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, olayda davalı sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, maluliyetin ATK tarafından belirlenmesi gerektiğini, manevi tazminatın fahiş olduğunu, avans faizine hükmedilmeyeceğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 06/08/2012 kaza tarihinde davacının sürücüsü olduğu … plaka sayılı araca davalıların işleteni ve ZMMS sigortacısı olduğu … plaka sayılı aracın çarpması sonucu davacının yaralanarak malul kaldığı anlaşılmıştır. Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacıda meydana gelen yaralanmanın niteliği, davacı yaşı, tarafların, dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yerindedir, Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, davacının maluliyetinin kaza tarihinde geçerli bulunan Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre belirlenmesine, kazaya karışan aracın kamyonet olması nedeniyle avans faizine hükmedilmemesinde yasaya aykırılık bulunmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı … Ltd. Şti vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1) 2- Alınması gereken 9.260,17-TL harçtan peşin yatırılan 2.315,04-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 6.945,13-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK.m.361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.30/09/2021