Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/2673 E. 2022/841 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2673
KARAR NO : 2022/841
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/03/2019
NUMARASI : 2016/649 Esas 2019/201 Karar
DAVA TÜRÜ : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/06/2022
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18.07.2015 tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan … plakalı aracın tek taraflı sebebiyet verdiği trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve kalıcı şekilde sakat kaldığını, davadan önce davalı şirkete yapılan başvuru üzerine müvekkiline 63.695,68 TL ödeme yapıldığını, fakat ödenen bu bedelin müvekkilinin gerçek zararını karşılamadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 6100 sayılı yasa’nın 107. maddesine göre belirlenecek maddi tazminat miktarını ileride artırmak kayıt ve koşulu ile şimdilik dava tarihinden itibaren ( Kusurlu araç ticari olduğundan) ticari avans faizi ile birlikte 1.000.-TL meslekte kazanma güç kaybı tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.Davacı vekili 27/10/2018 tarihli talep arttırım (HMK.107 maddesine uygun olarak dava bedelinin arttırılması) dilekçesi ile davadan önceki ödeme tarihi olan 13/04/206 (kusurlu araç ticari olduğundan) 512 ve artan oranlarda ticari avans faizi ile birlikte 67.489,99-TL meslekte kazanma güç kaybı (iş gücü kaybı) tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usül yönüden davacının sürekli maluliyetini gösteren sağlık kurulu raporu ibraz edilmediğinden usulüne uygun başvurudan söz edilemeyeceğini, bu durumda da kanunda aranan dava şartının gerçekleşmediğini, esasa ilişkin olarak da; davacının söz konusu kaza sebebiyle müvekkili şirkete yaptığı başvuru üzerine yapılan tazminat hesabı sonucunda 63.695,88 TL ödeme yapıldığını, yapılan hesaplama ve ödeme usul ve yasaya uygun olarak yapıldığından davacının fazlaya ilişkin talebinin reddi gerektiğini, davacının sürekli iş görmezlik ile ilgili maddi tazminat talebi yönünden ise, müvekkilinin sorumluluğunun kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının, kusur oranına göre maddi tazminat miktarının, maluliyet oranlarının tespitinde meydana gelen sakatlığın kalıcı hale gelip gelmediği hususlarının tespitinin gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda;
“Dava belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Belirsiz olan kısım alacağın miktarı noktasındadır. Davacı yan dava dilekçesinde zarar kalemini KALICI VE TAM İŞGÖRMEZLİK ZARARInı özgülemiştir. Bu nedenle HMK.nun 107. Maddesi uyarınca alacağını somutlaştırdığında dava dilekçesindeki gerekçe ve istem nedeni ile bağldırr. Davacı yan geçici işgörmezlik zararı talep etmemiş ve talep etmediği için de eğer bu kalem alacağını da talep etmik istiyor ise ya ayrı bir dava ile ya da usulüne uygun ISLAH ile talep etmesi gerekirdi. Bunların hiçbiri de yapılmamıştır. Bu nedenle davacının geçici işgörmezlik zararını da kapsayan somutlaştırma dilekçesine nazaran davanın sadece kalıcı ve tam işgörmezlik zararı açısndan kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Ayrıca hatır taşıması ile ilgili olarak da taşımanın ücreti karşılığı yapılması gerektiği halde ücretsiz yapıldığına ilişkin bir delil de bulunmamaktadır.” görüşünden hareketle; davanın kısmen kabulüne, davacı yan davasını “sürekli güç kaybı / sürekli iş görmezlik” zararı konusuna özgülemiş olup, HMK 107.’le göre talep somutlaştırma dilekçesinin de bu kalemle ilgili olarak talebiyle bağlı olması gerektiği ve ayrıca asıl davada talep edilmeyen geçici iş görmezlik zararı konusunda ıslah işlemi de bulunmadığından 61.809,94 TL kalıcı iş görmezlik zararının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 13/06/2016 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, verilen karar davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekilinin istinaf başvuru sebepleri; Dava dilekçesinde trafik kazasında bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat” talep edilmiş olup, bedensel zarara dayanan maddi tazminat kalemlerinin içerisinde sürekli ve geçici iş göremezlik zararlarının bulunduğunun açık olduğu, taraflarınca mahkeme’ye sunulan 30/10/2018 tarihli ıslah dilekçesinde bilirkişi raporunda her ne kadar geçici ve sürekli iş göremezlik olarak iki kısımda hesaplama yapılmış olsa da, toplamda iş gücü kaybına yönelik bir değerlendirme yapılması gerektiği, mahkeme’nin 08/05/2018 tarihli 1. celsesinde uyuşmazlık noktalarının tam olarak tespitine yönelik olarak taraflarınca müvekkilinin maluliyet nedeniyle oluşan bedensel zararlarının tazmininin talep edildiği, bu noktada taleplerinin bedensel zarar nedeniyle maddi tazminatın ödenmesine yönelik olduğu, maddi tazminatın mahkeme tarafından TBK.nun 54 madde kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, Yerel Mahkeme tarafından sürekli iş göremezlik zararının tazmini bakımından kısmi kabul kararı yanında, gerekçeli kararda talep edilmediği beyan edilen geçici iş göremezlik tazminatının kısmen reddedilen miktar üzerinden karşı taraf lehine vekalet ücreti ile bir kısım yargılama giderleri ve harcın ödenmesine hükmedilmiş olması kararının çelişkilerle ve hatalarla dolu olduğu, talep olunmayan bir hususta karar verilmesi mümkün değil ise, buna dayanarak karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin de mümkün olmadığı, talep edilmediği iddia olunan bir tazminat kalemi bakımından red kararı veren mahkemenin, bir de taleplerinde haksız olduklarından bahisle karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmetmesinin hatalı olduğu, mahkeme tarafından sürekli iş göremezlik tazminatının kabulüne ilişkin kararda, alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verildiği, davalı sigorta tarafından sigortalı araç dava dışı … Tic. Ltd. Şti adına kayıtlı olup, ticari nitelikte olduğu, bu bakımdan kusurlu aracın hususi olarak değerlendirilmesi ve yasal faize hükmedilmesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir.
Davalı ….Sigorta A.Ş vekilinin istinaf başvuru sebepleri;
Davacının maaş bordroları ve SGK hizmet dökümü kayıtlarına göre aylık geliri “ASGARİ ÜCRET” tutarında olmasına rağmen gelirinin farazi değerlendirme ile asgari ücretin 1,92 katına göre hesaplanmasının hatalı olduğu, kazazede ile davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu aracın sürücüsü arasında hiç bir akrabalık bağı olmamasına karşın toplam tazminat üzerinden “HATIR TAŞIMASI” indirimi yapılmamasının hukuka ve Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına aykırı olduğu, davacının emniyet kemerini kullanmaması nedeniyle artan zarardan müterafik sorumluluğunun değerlendirilmemesi ve “Müterafik Kusur” indirimi yapılmamasının hatalı olduğu, kazaya karışan araç “şirket” adına kayıtlı olup kazanın aym zamanda bir “İş Kazası” olabileceği değerlendirilmesine ve kazazedenin maluliyeti için SGK’dan kendisine rücuya tabi aylık bağlanma ihtimali bulunmasına karşın yargılama esnasında SGK’dan bağlanan rücuya tabi gelirin sorulmamasının sebepsiz zenginleşme ve mükerrer ödemeye sebebiyet verebilecek nitelikte olup eksik inceleme ile hüküm kurulmasının hakkaniyete aykırı olduğu hususlarına ilişkindir.
İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede;Dava, trafik kazası nedeniyle maluliyet tazminatı istemine ilişkindir.18.07.2015 tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan … plakalı aracın tek taraflı sebebiyet verdiği trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacının ATK 3.Adli Tıp İhtisas Kurulunun raporunda tespit edildiği üzere %12/2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacak ve iyileşme süresi olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabilecek şekilde yaralandığı, davacının maluliyeti nedeniyle aracın ZMM sigortacısından maddi tazminat istemiyle bu davayı açtığı anlaşılmıştır.Dosya içindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkemesi tarafından delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık olmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, maddi tazminatın belirlenmesine ilişkin oluşa ve dosya kapsamına, yerleşik yargısal uygulamalara uygun olarak tanzim edilen raporun esas kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacının geliri ile ilgili banka hesap ekstrelerinden maaş olarak hesaba yatan miktar dikkate alınarak yapılan hesaplamanın doğru olmasına, kazanın iş kazası olmamasına, hatır taşımasının olmamasına, araçta yolcu olan davacının müterafik kusurunun bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm davacı vekilinin aşağıda belirtilen hususlar dışındaki istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Ancak, kazaya karışan…plakalı aracın ticari amaçla işletilmesi karşısında belirlenen maddi tazminat miktarına davalı sigorta şirketi yönünden avans faizi işletilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi, ayrıca davacı tarafça dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile davalı sigorta şirketinden, kalıcı ve geçici iş göremezliği de kapsayan şekilde maddi tazminat talep edildiğinden geçici iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olduğundan, davacı vekilinin bu yönlere ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b/2.maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, yeniden hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Gerekçe uyarınca;
1/İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/03/2019 tarih ve 2016/649 Esas 2019/201 Karar sayılı kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun tümden davacı vekilinin kısmen HMK’nın 353/1-b/1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜNE,
a/İstinaf eden davalıdan alınması gereken 4.208,17-TL harçtan peşin yatırılan 1.052,10-TL harcın düşümü ile 3.156,07-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
b/İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan harcın talep halinde kendisine iadesine,
c/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
d-)İstinaf yasa yoluna başvuran taraflar tarafından yapılan giderlerin kendi üzerilerinde bırakılmasına,
2/İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/03/2019 tarih ve 2016/649 Esas 2019/201 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
a/Davanın KABULÜNE, 61.809,94 TL kalıcı iş görmezlik zararı ile 5.680,05-TL geçici iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 67.489,99-TL tazminatın 13/06/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b/Alınması gereken 4.610,24-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL ve ıslah harcı 270,00 TL olmak üzere toplam: 299,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.311,04-TL harcın davalıdan alınıp, Hazineye GELİR KAYDINA,
c/Davacı tarafından yapılan peşin harç, başvuru harcı ve ıslah harcı toplamı olan 328,40-TL, posta gideri 261,00-TL, bilirkişi ücreti gideri 800,00-TL olmak üzere toplam 1.389,40-TL nin davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
d/Davacı yan davada kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan hüküm tarihi uyarınca yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.573,70-TL ücreti vekaletin davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
3/Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK.m.362/1-a hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.16/06/2022