Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/2581 E. 2022/731 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2581
KARAR NO: 2022/731
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/05/2019
NUMARASI: 2017/561Esas – 2019/386 Karar
DAVA: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/05/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların ZMM sigortacısı, sürücüsü ve maliki bulunduğu … plaka sayılı ticari taksinin neden olduğu 22/03/2017 tarihli trafik kazasında, söz konusu bu araç içerisinde yolcu olarak bulunan …’in hayatını kaybettiğini, geride gözü yaşlı eş ve çocukları ile anne ve babasını ve kardeşlerini bıraktığını, kazanın oluşumunda davalı araç sürücüsü …’in tam kusurlu bulunduğunu, kazadan sonra davalı sigorta şirketine yapılan başvuru neticesinde davacı eş …’e 164.507,31-TL, davacı çocuk …’e 14.338,71-TL, davacı çocuk …’e 11.144,96-TL, davacı baba …’e 15.634,64-TL ve davacı anne …’a 29.105,37-TL olmak üzere toplam 234.440,99-TL ödeme yapılmış ise de, bu ödemelerin yetersiz olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için ayrı ayrı 100,00-TL olmak üzere toplam 800,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan ,ayrıca davacı eş için 200.000,00-TL, davacı çocukların her biri için ayrı ayrı 150.000,00’er-TL, davacı anne için 120.000,00-TL ve davacı baba ve davacı kardeşlerin her biri için de ayrı ayrı 100.000,00-TL olmak üzere toplam 1.020.000,00-TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş; 30/10/2018 günlü talep artırım dilekçesi ile de davacı eş … için olan maddi tazminat taleplerinin 58.703,39-TL’ye, davacı çocuk … için olan maddi tazminata ilişkin istek miktarını 4.336,85-TL’ye, davacı çocuk … için olan maddi tazminata ilişkin istek miktarını 2.639,77-TL’ye ve davacı anne … için olan maddi tazminata ilişkin istek miktarını da 4.083,00-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “Davacıların davasının KISMEN KABUL / KISMEN REDDİ ile, 1-… tarafından açılan maddi tazminat davasının KABULÜ ile, 58.703,39 TL’nin davalı … Sigorta A.Ş yönünden 12/06/2017 tarihinden itibaren, davalılar … ve … yönünden ise 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 2-Davacı … yönünden açılan maddi tazminat davasının KABULÜ ile, 4.083,00 TL’nin davalı … Sigorta A.Ş yönünden 12/06/2017 tarihinden itibaren, davalılar … ve … yönünden ise 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Davacı … yönünden açılan maddi tazminat davasının KABULÜ ile, 4.336,85 TL’nin davalı … Sigorta A.Ş yönünden 12/06/2017 tarihinden itibaren, davalılar … ve … yönünden ise 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 4-Davacı … yönünden açılan maddi tazminat davasının KABULÜ ile, 2.609,77 TL’nin davalı … Sigorta A.Ş yönünden 12/06/2017 tarihinden itibaren, davalılar … ve … yönünden ise 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 5-Davacılar …, …, …, … için açılan maddi tazminat davalarının ayrı ayrı REDDİNE, 6-… için 90.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan kaza tarihi olan 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 7-Davacı … için 70.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan kaza tarihi olan 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 8-Davacı … için 70.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan kaza tarihi olan 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 9-Davacı … için 40.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan kaza tarihi olan 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 10-Davacı … için 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan kaza tarihi olan 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 11-Davacı … için 8.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan kaza tarihi olan 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 12-Davacı … için 8.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan kaza tarihi olan 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 13-Davacı … için 8.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan kaza tarihi olan 22/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde mükerrer olmamak şartı ile müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 14-Kalan kısımlar yönünden davaların ayrı ayrı REDDİNE,” karar verilmiştir. Karara karşı davacılar vekili, davalı sigorta şirketi vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. 1-Ne var ki dosya kapsamından mahkemece verilen gerekçeli kararın davalılardan …’e 02/07/2019 tarihinde hükümlü olduğu belirtilen Maltepe Açık Ceza Ve İnfaz Kurumunda infaz bürosu görevlisi aracılığıyla bizzat tebliğ edildiği görülmüştür. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 407.madde hükmünde; bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkum olan her erginin kısıtlanacağı, cezayı yerine getirmekle görevli makamın, böyle bir hükümlünün cezayı çekmeye başladığını, kendisine vasi atanmak üzere hemen yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlü olduğu hususu düzenlenmiştir. Bu durumda, davalı … hakkında bu nitelikte verilen bir mahkumiyet kararı varsa, kararının kesinleşmesi ve cezanın infazına başlanması ile yasal kısıtlılık altına gireceğinden, cezanın infazına başlanmasından sonra verilecek kararların kendisine tebliğinin hüküm ifade etmeyecek olması gözetilmelidir. Ancak dosya kapsamından davalı …’in hükümlülüğünün neye dayandığı, kaç yıl hürriyeti bağlayıcı ceza aldığı, kendisine vasi tayin edilip edilmediği, edilmiş ise kimin vasi tayin edildiği, vasi tayin edilen kişinin vesayet görevinin devam edip etmediği, dolayısıyla gerekçeli karar tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Hal böyle olunca, davalı …’in hükümlülüğüne neden olan mahkumiyet kararının ne olduğu, kesinleşip kesinleşmediği, kesinleşmiş ise yasal kısıtlılığa neden olup olmadığı, yasal kısıtlılık gerektiriyorsa infazına ne zaman başlandığı, bi hakkın tahliye tarihinin ne olduğu, hangi tarihte koşullu salıverildiği ve yasal kısıtlılık nedeniyle kendisine vasi tayin edilip edilmediğinin araştırılıp belirlenmesi, buna ilişkin belgelerin dosyası ile birleştirilmesi, kendisine vasi tayin edilmiş ve vasi tayin edilen kişinin vesayet görevi halen devam ediyor ise bu kişiye gerekçeli kararın ve davacıların istinaf dilekçesinin tebliğinin sağlanması, vasi ataması yapılmadığı ve kişinin halen kısıtlılık halinin devam ettiği sonucuna varılması halinde de gerekli işlemlerin yapılarak davalıya vasi atanmasının sağlanılması bu şekilde vasi olduğu belirlenecek kişiye gerekçeli kararın ve davacılara ait istinaf dilekçesinin tebliğ edilmesi; yapılacak inceleme neticesinde davalı …’in gerekçeli kararın kendisine tebliğinden sonra kısıtlılık halinin sona erdiği sonucuna varılması halinde de gerekçeli kararın ve davacı tarafın istinaf dilekçesinin davalı …’e usulüne uygun şekilde yeniden tebliğinin sağlanması, istinaf yoluna başvuru süresinin beklenilmesi, istinaf yoluna başvuru halinde, istinaf dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmesi ve dosyanın ondan sonra istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmesi gerekmektedir. 2-Bundan ayrı, istinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. Bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması halinde, 346 ncı maddenin ikinci fıkra hükmü kıyas yoluyla uygulanır. (HMK. m.344). Görülmekte olan davada davacılar zorunlu dava arkadaşı konumunda olmayıp, ihtiyari dava arkadaşı konumunda bulunduklarından her bir davacı istinaf karar ve ilâm harcı ile istinaf giderlerini ayrı ayrı yatırmalıdır. Dosya arasındaki kayıt ve belgelere göre 44,40-TL maktu istinaf karar ve ilâm harcının ve 121,30-TL istinaf başvuru harcının sadece davacılardan …’in adı yazılmak suretiyle alındığı, diğer davacılar bakımından ise hiç harç alınmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle istinaf isteminde bulunan davacılar …, …, …, …, …, … ve …’dan da yukarıda yazılı yasa hükümleri uyarınca istinaf karar ve ilâm harcı ile giderlerin alınması için gerekli işlemlerin yapılması ve sonucunun beklenilerek değerlendirilmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca; az yukarıda tek tek bentler halinde gösterilen tüm eksiklikler giderildikten sonra dosyanın istinaf incelemesi yapılabilmesi için Dairemize gönderilmek üzere mahkemesine geri çevrilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde işlem yapılmak üzere mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, HMK’nın 352 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 26/05/2022