Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/2377 E. 2021/896 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2377
KARAR NO : 2021/896
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/04/2019
NUMARASI: 2017/431E. – 2019/346 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/06/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; 06/08/2016 kaza tarihinde plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu meydana gelen kazada yaralanarak malul kaldığını belirterek, şimdilik 1.000.00 TL maddi tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Davalı davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; 1-)Maluliyet tazminatı yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;19.609,17-TL maluliyet tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,Fazla talebin REDDİNE,2-)Davacı tarafından 26/03/2019 tarihli celsede tedavi ve bakıcı giderleri talebinden feragat etmesi nedeniyle tedavi ve bakıcı giderleri taleplerinin reddine, karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının davadan önce sigortacıya başvuru şartını yerine getirmediğini, hükme esas alınan kusur ve maluliyete ilişkin raporların hatalı olduğunu, özürlü sağlık kurulu raporu alınmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 06/08/2016 kaza tarihinde plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu meydana gelen kazada yaralanarak malul kaldığı anlaşılmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, davalı vekilinin %5,3 maluliyet oranı esas alınarak yapılan aktüerya bilirkişi raporuna karşı itirazda bulunmadığını, bu durumun davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu, davacıların yeterli belgeler ile davalıya davadan önce başvuruda bulunduğu, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında da bir usulsüzlük bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1)2- Alınması gereken 1.339,50-TL harçtan peşin yatırılan 341,75-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 997,75-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.03/06/2021