Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/2203 E. 2022/684 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2203
KARAR NO: 2022/684
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/05/2018
NUMARASI: 2018/74 Esas 2018/539 Karar
DAVA TÜRÜ : Trafik Kazasına Bağlı Araç Hasarı Nedeniyle Oluşan Değer Kaybı ile Araç
Mahrumiyeti Zararının Tazmini
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/05/2022
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’ye ait ve davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı römorkun 09/09/2015 tarihinde müvekkiline ait … plaka sayılı araca %100 kusurlu olarak çarpmak suretiyle hasara uğrattığını, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkili şirket aracında 3.606,81 TL hasar meydana geldiğini, meydana gelen kaza sonucu müvekkili firmaya ait aracın rayiç değerinde düşüş yaşandığını ve araçta 1.000,00 TL’lik değer kaybı oluştuğunu, ayrıca kira kaybı oluştuğunu belirterek, 4.806,81TL müvekkili zararının davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek Merkez Bankası avans faiz oranı ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davaya cevap veren davalı, davanın reddinin gerektiğini, savunmuştur. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davalı …’in maliki olduğu, diğer davalı …’nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın 09/09/2015 tarihinde nizami bir şekilde park etmiş olarak duran davacının maliki olduğu … plaka sayılı araca arkadan çarpması neticesinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davalı aracın nizami olarak park etmiş vaziyette duran araca arka kısmından çarpması sebebiyle %100 tam kusurlu, davacının maliki olduğu aracın ise kusursuz olduğu, bu kaza nedeniyle davacının aracında 3.606,81-TL hasar, 1.000,00-TL değer kaybı ve 200,00-TL kira kaybı zararı olduğu anlaşıldığından toplam 4.806,81-TL zararın haksız fiilden kaynaklanan zarar olması nedeni ile davacı vekilinin avans faizi talebi yerinde görülmeyerek kaza tarihi 09/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerektiği görüşünden hareketle; -davanın kabulü ile 4.806,81 TL zararın kaza tarihi 09/09/2015 tarihinde itabaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, -davacı vekilinin avans faizi talebinin reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davalı … vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı …. vekilinin istinaf başvuru sebepleri; Dosyadaki hasar bedeline ilişkin incelemenin ekspertiz raporununun tekrarı niteliğinde olduğu, bu şekilde hazırlanan raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, raporun hazırlama tekniğinin hatalı olduğu, bilirkişinin değer kaybı olarak belirlemiş olduğu 1500-TL’nin yüksek olduğu, ispat edilememesine rağmen 200,00-TL kira bedeline hükmedilmesinin hatalı olduğu, davacı şirket aracına/şoförüne hatalı park nedeniyle kusur atfedilmesi gerekirken, davacı tarafın kusursuz olduğu şeklindeki tespitin hatalı olduğu, görevsizlik kararı ile dosyanın gönderildiği İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin HMK’daki yasal düzenleme gereği görevsizlik kararı nedeniyle lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmetmesi gerekirken hükmetmemesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazasından kaynaklanan araçta oluşan değer kaybı ve kazanç kaybı istemine ilişkindir. Davalı …’ye ait ve davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı römorkun 09/09/2015 tarihinde davacıya ait park halindeki … plaka sayılı araca çarpmak suretiyle hasara uğrattığı, meydana gelen kaza nedeniyle davacının aracında 3.606,81 TL hasar meydana geldiği, aracın rayiç değerinde düşüş yaşandığı ve araçta 1.000,00 TL’lik değer kaybı oluştuğu, davacının kazada kusurlu oldukları iddiasıyla araç maliki ve sürücü hakkında bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usule ve yasaya aykırılık olmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen kusur tespitine ilişkin uzman bilirkişi raporunun kaza tespit tutanağı ile uyumlu, somut olayın özelliklerine uygun ve yeterli olmasına, aynı raporda araç değer kaybının; Yargıtay yerleşik içtihatlarına uygun olarak, kazalı aracın markası, modeli, kilometresi ve hasar gören parçaları ile daha önce kaza geçirmemiş olduğu hususları hep birlikte nazara alınarak belirlenmiş olmasına, görevsizlik nedeniyle reddedilen davada HGK’nın 28/02/2019 gün 2017/2-3004 2019/217 karar sayılı emsal içtihatı gereğince görevsizlik nedeniyle reddedilen dava için ayrıca vekalet ücretine hükmedilemeyecek olmasına, ayrıca davacının araç kiralama şirketi olması nedeniyle kazanç kaybı talebinin kabul edilmesinde bir hata bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf sebeplerinin HMK’nın 353/1-b/1. Maddesi hüküm gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM/ Gerekçe uyarınca; 1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca esastan reddine, 2/İstinaf eden davalıdan alınması gereken 328,35-TL harçtan peşin yatırılan 283,95-TL harcın düşümü ile 44,40-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4/İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, HMK’nın 353/1-b/1.maddesi hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.18/05/2022