Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/2168 E. 2021/868 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/2168
KARAR NO : 2021/868
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/04/2019
NUMARASI: 2015/497 E. – 2019/388 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/06/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/07/2006 laza tarihinde davacının sürücüsü olduğu motosiklete ZMMS sigortası bulunmayan … plaka sayılı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada davacının yaralanarak malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesine göre belirlenecek şimdilik 1.000,00 TL maddi 35.000,00 TL manevi tazminatının olay tarihinden itibaren ticari temerrüt avans faizi ile tahsili ile alınarak davacıya ödenmesine, (Sigorta şirketi maddi tazminattan poliçe teminatı ve dava tarihi ile sınırlı sorumludur.) karar verilmesini” talep etmiştir.Davalı davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; 1-Davanın kabulü ile 39.286,60 TL sürekli, 4 aylık bakıcı gideri 2.124,00 TL ‘nin 15/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.Davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının yargılama sırasında öldüğünü, mirasçıların davaya katılmadığını, dava tarihi itibariyle zaman aşımı süresinin dolduğunu, davacının bakıcı gideri ihtiyacının belirlenmediğini, bakıcı giderinin brüt asgari ücret üzerinden hesaplanmasının hatalı olduğunu, müterafik kusur indirimi yapılmamasının hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 25/07/2006 laza tarihinde davacının sürücüsü olduğu motosiklete ZMMS sigortası bulunmayan … plaka sayılı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada davacının yaralanarak malul kaldığı anlaşılmıştır. Davacı asilin yargılama sırasında ölmesi üzerine tek mirasçısı olan … veraset ilamını ibraz ederek davaya devam ettiği, anlaşıldığından davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talepleri yerinde değildir. Zaman aşımı yönünden yapılan incelemede; 2918 sayılı KTK.nun 109. maddesinde haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinin zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın, cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır.Dava konusu olayda trafik kazası 25/07/2006 tarihinde meydana gelmiş, görülmekte olan dava ise 15/05/2015 tarihinde açılmıştır. Davacı asilin hazırlık soruşturması sırasında kendisine çarpan kişiyi bilmediğini belirtmesi karşından zarar sorumlusunu öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl, kaza tarihinden itibaren ise 10 yıllık zaman aşımı süresi içerisinde davanın açıldığı göz önünde tutulduğunda, davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talepleri yerinde değildir. Davacının %100 malul kaldığı 4 aylık geçici iş göremezlik süresi içerisinde herhalde bakıcıya muhtaç olduğu, yine bu süre için brüt asgari ücret üzerinden bakıcı gideri hesaplamasında da hata bulunmadığı, aile bireylerinin davacıya bakması nedeniyle bakıcı giderinde indirim yapılmasının da mümkün bulunmaması nedeniyle bu yöne ilişkin istinaf talepleri yerinde değildir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, davalı tarafından yargılama sırasında davacının kask takmadığının usulüne uygun olarak ileri sürülüp ispatlanamamasına özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf taleplerinin HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1)2- Alınması gereken 2.828,55-TL harçtan peşin yatırılan 707,19 nispi karar ilam harcının düşümü ile 2.121,36-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.03/06/2021