Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1952 E. 2019/1237 K. 13.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1952
KARAR NO : 2019/1237
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 06/02/2019
NUMARASI : 2019/92 – 2019/92
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararına Karşı İstinaf Başvurusu
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/06/2019
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna sunduğu dava dilekçesi ile; 07/01/2018 tarihinde davalı sigorta şirketince ZMMS poliçesi ile sigortalanan … plakalı aracın davacıya ait … plakalı araca çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacıya ait araçta maddi hasar meydana geldiğini, davalı sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine değer kaybı olarak bir miktar ödeme yapıldığını ancak yapılan ödemenin yetersiz olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00-TL değer kaybı zararı ile 300,00-TL ekspertiz ücretinin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, tarihsiz ıslah dilekçesi ile değer kaybı zarar talebini 17.500,00-TL’ye yükseltmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesi ile; talebin reddine karar verilmesini istemiştir. Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kısmen kabulü ile, 1.452,00-TL değer kaybı zararının davalı sigorta şirketinden tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince yapılan itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilinin istinaf sebepleri; ekspertiz raporu ile araçtaki değer kaybının 17.500,00-TL olarak belirlenmesine rağmen bu değerin çok altında bir miktara karar verildiği, araçtaki değer kaybının belirlenmesinde esas alınan yöntemin hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. İstinaf sebepleriyle bağlı kalınarak yapılan değerlendirmede; dava trafik kazasından kaynaklı değer kaybı zararının tazmini talebine ilişkin bulunmaktadır. 6456 sayılı Kanunun 45.maddesi ile değişik 5684 sayılı kanunun 30/12.maddesi gereğince; 5.000,00-TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren 10 gün içerisinde bir defaya mahsus olmak üzere komisyon nezdinde itiraz edilebilir. İtiraz üzerine Sigorta Tahkim İtiraz Hakem Heyetinin 40.000,00 Türk Lirasını geçmeyen uyuşmazlıklar hakkında verdiği kararlar ise kesindir. 40.000,00-TL’nin üzerindeki kararlar için temyize gidilebilir” hükmünü içermektedir.Temyize(istinafa) konu olan alacağın 17.500,00-TL olduğu, İtiraz Hakem Heyetince davacı vekilinin Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı yapmış olduğu itirazlar da değerlendirilmek suretiyle karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından istinafa getirildiği, bu sebeple ihtilaf miktarının 17.500,00-TL olduğu anlaşıldığından karar kesin niteliktedir. 5684 sayılı kanunun 30/12 son cümlede yazılı haller de mevcut değildir. Kesin kararın istinafı nedeniyle davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 04/01/2019 tarih ve 2018.İ.9885 – 2019/İHK-111 sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 5684 sayılı yasanın 30/12, HMK.346/1 ve 352.maddeleri gereğince kararın kesin olması nedeniyle REDDİNE, 2- Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının isteği halinde kendisine İADESİNE, 3- İncelemenin dosya üzerinden yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,4- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına, HMK. m.352 hükmü uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a gereğince, KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.13/06/2019