Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1883 E. 2021/2137 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1883
KARAR NO: 2021/2137
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/10/2018
NUMARASI: 2016/699 Esas- 2018/1083 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 03/11/2015 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; 19.06.2015 tarihinde Bağcılar ilçesinde davalı …’nin sürücüsü, …’nin işleteni, davalı … şirketinin karayolları ZMS sigortacısı olduğu aracın müvekkiline çarpması sonucu yaralandığını, müvekkilinin overlokçu olup aylık kazancının 1.650,00-TL olduğunu belirterek, şimdilik 8.000,00-TL geçici ve sürekli iş görememezlik tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Bakırköy 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/467 esasına kaydedilen dava dosyasında 16/05/2016 tarihinde verilen görevsizlik kararı üzerine dava dosyası Bakırköy 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/699 esasına kaydedildiği, anlaşılmıştır. Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın kaza tarihinde müvekkili tarafından karayolları ZMSS poliçesi ile sigorta örtüsü altına alındığını, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ve sürücünün kusuru ile sınırlı olduğunu, davalının geçici ve sürekli maluliyeti oranı ile kusur oranlarının usulüne uygun şekilde belirlendikten sonra maddi tazminatın belirlenmesi gerektiğini, müvekkilinin temerrütünün kaza tarihinden itibaren oluşmayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin aracının 3. kişilere verdiği zararların karayolları zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalandığından sigortacının sorumlu olduğunu belirterek, davanın husumet yönünden karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; Davacının davasının kısmen kabulü ile 12.603,38-TL alacağın, davalı … şirketi yönünden 8.000,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren, bakiye kısmının ise 22.01.2018 ıslah tarihinden itibaren davalılar … ve … yönünden ise kaza tarihi olan 19.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, verilen karar davalılar … ve … vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalılar … ve … vekilinin istinaf sebepleri; davacı ne dava dilekçesinde ne de yargılamanın hiçbir aşamasında belirsiz alacak davası ibaresini kullanmamışken 23.01.2018 tarihli dilekçesi ile belirsiz alacak davası açtığından bahisle bilirkişi raporu doğrultusunda talep artırım dilekçesi verdiği ve talep sonucunu 20.141 TL’ye yükselttiği, ancak usulüne göre açılmış bir belirsiz alacak davası olmadığından söz konusu talebin hukuka aykırı olduğu, ayrıca davacının talep arttırım/ıslah dilekçesinde arttırmış olduğu miktara ilişkin olarak yalnızca maktu harç yatırdığı, nispi harcın ikmal edilmediği, süresinde eksik harcın ikmal edilmemesi sebebiyle, yasa gereği davanın açılmamış sayılmasına hükmedilmesi gerekirken ilk derece mahkemesinin kabul kararının hukuka aykırı olduğu, ıslah edilen miktarın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, bilirkişilerin kusur değerlendirmesinin kabulünün mümkün olmadığı, davacının maluliyeti ile ilgili raporunun ATK’dan alınması gerekirken devlet hastanesinden alınmasının da hatalı olduğu hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir. 19.06.2015 tarihinde davalı …’nin sürücüsü, …’nin işleteni, davalı … şirketinin ZMSS sigortacısı olduğu … plakalı aracın davacıya çarpması sonucu yaralandığını, davacının geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemiyle bu davayı açtığı, anlaşılmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, uzman bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa uygun olması sebebiyle benimsenmesinde ve uzman bilirkişi raporunda belirtilen maluliyet oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, 19/06/2015 kaza tarihi dikkate alındığında ıslah tarihinde 8 yıllık ceza zamanaşımı süresinin dolmamış bulunmasına, davacının dava dilekçesinde fazlaya dair dava ve talep hakkını saklı tutmuş olmasına, mahkemenin davanın kısmen kabulünde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca, 1-)Usûl ve yasaya uygun bulunan Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 02/10/2018 tarih ve 2016/699 E. 2018/1083 K. Sayılı kararına karşı davalılar … ve … vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-)İstinaf eden davalılardan alınması gerekli 860,93-TL harçtan peşin alınan 260,40-TL harcın düşümü ile 600,53-TL harcın istinaf yasa yoluna başvuran davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 3-)Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-)İstinaf aşamasındaki giderlerin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, HMK’nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 30/12/2021