Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1673 E. 2021/2135 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1673
KARAR NO: 2021/2135
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/03/2019
NUMARASI: 2015/261 2019/232
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 13/01/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; 28.04.2007 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosiklet ile Sanayi Caddesi üzerinde seyir halinde iken karşı yönden gelen … idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu ağır yaralandığını ve sakat kaldığını, olayda …’ın asli kusurlu olduğunu, davalı … Şirketinin aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğunu belirterek, davacının kalıcı iş gücü kaybından doğan zararının tam ve kesin olarak belirlenmesi ile arttırılmak üzere şimdilik 100,00 TL maddi tazminatın ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğramış olup, hiç bir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile davanın zamanışımı yönünden reddini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun tespiti gerektiğini, zararın kanıtlanmaması halinde müvekkili şirketin sorumluluğunun olmadığını, davacı yanın müvekkili şirketten olay tarihinden itibaren ticari faiz talebinin haksız olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “Davanın trafik kazasından kaynaklanan tazminat davası olduğu, 28.04.2007 tarihinde davalıya … nolu poliçe ile 01.03.2007-01.03.2008 tarihleri arasında sigortalı bulunan … plakalı araç ile davacının kullandığı … plakalı aracın karşılıklı kazaya karıştıkları,davacının kullandığı araç tipine göre A1 sınıfı ehliyeti olması gerektiği halde ehliyetinin olmadığı, davalıya sigortalı araç sürücüsü …ın yönetimindeki araç ile solu dönerken doğrultu değiştirme manevrasını yanlış yaptığı karşıdan gelen ve davacının kullandığı motorlu bisikletin geçmesini beklemediği,2918 S.Y 53/b-5-84/f ve Yönetmeliğin 102/b-7-157/a-6 maddeleri gereğince %50, davacının gece meydana gelen kazada ön far tertibatının bulunmadığı, kazanın meydana geldiği yer ve saat itibarı ile kavşağa yaklaşırken yavaşlamadığı ve kazanın meydana gelmesinde 2918 S.Y. nın 30-52/a ve Yönetmeliğin 67-101/a maddeleri gereğince %50 kusurlu olduğu, kaza tarihi itibarı ile davacı için alınan Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 02.05.2018 tarihli 8070 nolu raporu ile Çalışma Gücü ve meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre % 3,3 meslekte kazanma gücünü kaybettiği, davacının iş kolu itibarı ile yapılan hesaplamada 13.467,47 TL tazminat talep edebileceği bu miktarın, davalı … şirketinin dava tarihinden önce temerrüdü bulunmadığından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır” gerekçesi ile; 1-Davanın KABULÜ ile 13.467,47 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahisili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, verilen karar süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı … vekilinin istinaf sebepleri; davacının aynı taleple ilgili Milas 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/235 esas sayılı dosyasından talepte bulunduğu, davacı taraf ile sulh olunarak davacı tarafın davadan feragat ettiği ve kararın kesinleştiği, davacı hakkında kesinleşmiş bir hüküm bulunması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece esasa geçilip davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, dava konusu kazaya ilişkin yerel mahkemece aldırılan kusura ilişkin bilirkişi raporunda kusurun sigortalı araç sürücüsüne yüklenmesi ve bu kusur oranına göre hesaplama yapılmasının hukuka aykırı olduğu, 11.05.2018 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda belirtilen maluliyet oranının fahiş nitelikte olup kabul edilemez nitelikte olduğu hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. 28.04.2007 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki motosiklet ile seyir halinde iken karşı yönden gelen … idaresindeki davalıya ZMMS sigorta poliçesiyle sigortalı … plakalı aracın çarpması sonucu yaralandığı, davacının kalıcı iş gücü kaybından doğan zararının kusurlu olduğunu iddia ettiği aracın ZMM sigortacısından tahsili istemiyle bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamından, kaza tarihinde 17 yaşında olan davacının annesinin Milas 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/235 esasında görülen davayı, davacıya velayeten sürücü ve malik aleyhine tedavi gideri ve motosikletteki hasar bedeli ile ilgili maddi ve manevi tazminat istemiyle açtığı, feragatle sonuçlandığı, istinafa konu olan davanın ise davacının bizzat kazada yaralanması sonucu kalıcı iş göremezlik zararının tahsili için açılan dava olduğu, bu konuda kesinleşmiş bir hüküm bulunmadığından, davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf sebebi yerinde bulunmamıştır. Dosya içindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına, tarafların meydana gelen kazadaki kusurlarının tespitine ilişkin rapor ile maddi tazminatın belirlenmesine ilişkin raporların dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime elverişli nitelikte olması nedeniyle hükme esas alınmasında da bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-)Usul ve yasaya uygun olan İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 05/03/2019 tarih 2015/261 E. – 2019/232 K. sayılı kararına yönelik davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-)Alınması gerekli 919,96-TL harçtan peşin alınan 229,99-TL harcın düşümü ile 689,97-TL harcın istinaf yasa yoluna başvuran davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 3-)Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-)İstinaf aşamasındaki giderlerin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, HMK’nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nun 362/1-a madde gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 30/12/2021