Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1654 E. 2021/2134 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1654
KARAR NO : 2021/2134
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2019
NUMARASI : 2015/1805 Esas – 2019/188 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 30/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili 10/11/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekillerinden … ile …’un kardeşi ve … ile …’in oğlu olan …’in 03/03/2015 günü meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybettiğini, murisin sağlığında kepçe operatörü olarak … İnş. Ltd. Şti.de çalıştığını, net maaşının 3.000 TL olduğunu, murisin yolcu olarak bulunduğu…plakalı aracın davalı … şirketine sigortalı olduğunu, davalılardan …’ın aracın maliki ve işleteni, diğer davalı …’ın ise aracın sürücüsü olduğunu, müvekkillerinin murisin desteğinden yoksun kaldıklarını, davalı sigortaya zararın tahsili için müracaat edildiğini ancak ödeme yapılmadığını belirterek, müvekkillerinden … ve … için 40.000,00’er TL, … ve … için 25.000,00’er TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihinden itibaren olmak üzere işleyecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, … ve … için şimdilik 50,00’şer TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren mümkün olmadığı taktirde davalıların temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tüm davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle kazaya karışan … plakalı aracın taşıt kartı ve yetki belgesinin olup olmadığının tespiti ile murisin yolcu olarak yaptığı seyahatin kanun ve poliçe kapsamına girip girmediğinin belirlenmesi ve murisin yolcu biletinin olduğunun ispatlanması gerektiğini, zarardan sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olacaklarını bu nedenle sigortalının kusurunun belirlenmesi gerektiğini, davacıların kaza nedeniyle elde ettikleri gelir ve tazminatların mahsup edilmesini, müvekkilinin dava tarihinden itibaren yasal faizden sorumlu olabileceğini belirterek, davanın reddini istemiştir.Diğer davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmaya yetkili ve görevli mahkemenin müvekkilleri yönünden Kırıkkale Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı istemelerinin hukuken mümkün olmadığını, murisin vasıfsız eleman olduğunu, bulabilirse asgari ücretle geçimini sağlayan işçi olduğunu, murisin davacılardan destek alarak yaşamını sürdürdüğünü, kazanın meydana gelmesinde müvekkillerinin bir kusuru olmadığını, … plakalı araç sürücüsünün gerekli önlemleri almadan yola park etmesi sonucu kazanın meydana geldiğini ve kamyon sürücüsünün kusurlu olduğunu, müvekkillerinden …’ın kaza esnasında alkollü olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda;
1-DAVANIN ARTTIRILAN HALİ İLE KISMEN KABULÜNE,
Davacılardan … için 86.550,00 TL ve … için 76.050,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 03/03/2015 tarihinden, davalı … şirketi yönünden temerrüd tarihi olan 04/07/2015 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
Davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacı … için 20.000,00 TL, davacı…için 20.000,00 TL, davacı … için 7.500,00 TL, davacı … için 7.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03/03/2015’den olan işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
2-Fazla talebin reddine karar verilmiş, verilen karar davacılar vekili ile davalılar … ve … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davacılar vekilinin istinaf sebepleri; maddi ve manevi tazminat miktarlarının düşük olduğu hususlarına ilişkindir.
Davalılar … ve … vekilinin istinaf sebepleri; kaza da vefat eden müteveffanın hayatta iken düzenli bir işi olmayan bir kişi olduğu, iş bulduğu zaman aylık 3.000 TL ile çalıştığı iddiasının tutarlı olmadığı, sabit bir işi olmayan, iş bulduğunda çalışan murisin hayatta olan anne ve babasına maddi yardımda bulunacağı iddiasının tamamen ihtimal üzerine kurulu bir kanaat olduğu, bu nedenle raporlara itirazlarına rağmen itirazlarının değerlendirilmemesinin ve maddi tazminatların karşı tarafın sebepsiz zengişlemesine sebebiyet verecek oranda takdir etmesinin usul ve esasa aykırı olduğu hususlarına ilişkindir.
İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede;
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacıların miras bırakanı …’in 03/03/2015 günü meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybettiğini, murisin sağlığında kepçe operatörü olarak …. Ltd. Şti.de çalıştığı, murisin yolcu olarak bulunduğu …plakalı aracın davalı … şirketine taşıma sigortası ile sigortalı olduğu, davalılardan …’ın aracın maliki ve işleteni, diğer davalı …’ın ise aracın sürücüsü olduğu, davacıların murisin desteğinden yoksun kaldıkları, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemiyle aracın sürücüsü, malik ve işleteni ile taşıma sigortacısı aleyhine bu davayı açtıkları anlaşılmıştır.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, ölenin yaşı, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yerindedir. Bu nedenle manevi tazminat yönünden istinaf istemleri yerinde bulunmamıştır.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak ceza dosyası uzman bilirkişi raporu ile bunu teyit eden ilk derece mahkemesince alınan raporda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, ölenin son çalıştığı yerdeki aldığı ücretle ilgili belge dikkate alınarak maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında da bir usulsüzlük bulunmamasına, manevi tazminatın takdirinde TBK.nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacılar ve davalılar vekilinin bu yöne ilişkin istinaf sebeplerinin HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçe uyarınca;
1-) Usul ve yasaya uygun olan İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/02/2019 tarih ve 2015/1805 E. – 2019/188 K. sayılı kararına yönelik davacılar ve davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurularının HMK’nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-)İstinaf eden davacılardan alınması gerekli 59,30-TL harcın davacılardan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-)İstinaf eden davalılardan alınması gerekli 14.864,25-TL harçtan peşin alınan 3.716,06-TL harcın düşümü ile 11.148,19-TL harcın istinaf yasa yoluna başvuran davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-)Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-)İstinaf aşamasındaki giderlerin istinaf edenler üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı … için maddi tazminat yönünden 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK’nun 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık, diğer davacılar yönünden kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.30/12/2021