Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1513 E. 2021/2104 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1513
KARAR NO: 2021/2104
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/12/2018
NUMARASI: 2018/24-SAS 2018/1218-KARAR
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 21/07/2015 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; 30/04/2015 tarihinde Adana Aksaray Karayolu Akçakent mevkiinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında … plaka sayılı araç içerisinde bulunan …’in vefat ettiğini, eşi ve çocuklarının onun desteğinden mahrum kaldığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile her bir davacı için 1.000 TL toplamda 5.000 TL maddi tazminatın sigorta genel şartları gereği sigorta şirketine başvuru üzerinden 8 gün geçtikten sonraki tarih olan 20/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, bu itibarla Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkisinin bulunmadığını, yetkili ve görevli mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, yetki ve görev itirazında bulunduklarını, dava konusu olay ile ilgili olarak dava öncesinde müvekkili sigorta şirketine davacının herhangi bir müracaatının olmadığını, bu nedenle müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile dava konusu haksız fiil olup haksız fiillerde talep edilecek faizin yasal faiz olması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; Davanın kabulü ile davacı … için 177.787,17 TL, davacı Maha için 38.807,79 TL, davacı … için 34.005,56 TL, davacı … için 22.969,13 TL ve davacı … için 16.430,35 TL destekten yoksun kalma tazminatının 20.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekilinin istinaf sebepleri; Suriye uyruklu kişilerin kimlik kayıtlarının kullanılarak haksız kazanç elde edildiği ve bu konuda Şanlıurfa Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma yapıldığı ve bu soruşturma sonucunun beklenmesi gerektiğini ifade etmelerine rağmen soruşturma sonucunu beklemeden verilen kararın hatalı olduğu, dosyada kusur incelemesi yapılmadığı, desteğin çalışmadığı sabit olmasına rağmen AGİ dahil hesaplama yapılmasının ve desteğin anne ve babası dikkate alınmadan hesaplama yapılmasının hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine iliykin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma maddi tazminatı istemine ilişkindir. 30/04/2015 tarihinde Adana Aksaray Karayolu Akçakent mevkiinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında … plaka sayılı araç içerisinde bulunan …’in vefat ettiği, davacı eş ve çocuklarının destekten yoksun kaldıkları iddiasıyla eldeki davayı açtıkları, anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesinin kararının istinaf nedenleri gereğince incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; dosyada ki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık olmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporlarının gerekçeli, denetime elverişli ve dosya kapsamına uygun olması nedeniyle hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, desteğin yolcu olmasının gözetilmiş olmasına, anne ve babasının ölmüş olması nedeniyle pay ayrılmasına gerek bulunmamasına, desteğin aile kaydının dosyaya ibraz edilmiş olması nedeniyle bahse konu soruşturma sonucunun beklenmesinin gerekmemesine göre, davalı vekilinin istinaf taleplerinin HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca, 1-Usul ve yasaya uygun, başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca esastan reddine, 2-İstinaf eden davalıdan alınması gereken 19.809,90-TL harçtan peşin yatırılan 4.952,48-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 14.857,42-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK’nun 361/1 madde hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.23/12/2021