Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1500 E. 2021/1762 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1500
KARAR NO: 2021/1762
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/11/2017
NUMARASI: 2015/831 Esas 2017/1293 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (haksız fiilden kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/11/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/09/2013 tarihinde … Mahallesi, … Sokak ile … Sokak Önünde, davalı şirkete ait … plakalı … yönetimindeki aracın, müvekkili şirkete ait 8ik ve 10uk havai hat demir direklerine çarparak zarar verdiğini, arızanın giderilmesi ve tesislerin onarımı için malzeme ve işçilik bedellerini kapsayan hasar bedeli olan 4.956,00-TL’nin ödenmesi için davalıya ihtar çekiliğini, ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürülüğü’nün … esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek davalı tarafın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosya borcunun tamamına yönelik itirazların iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, davalı tarafın haksız ve kötü niyetli itirazından dolayı takip tarihi itibariyle itiraz edilen tutar üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın 08/09/2013 tarihli hasar tespit tutanağında davalı şirket çalışanlarının imzasının bulunduğunu, kazaya karıştığı iddia edilen … isimli şahsın herhangi bir imzasının bulunmadığını, davacı taraf her ne kadar … plakalı vasıtanın davacı firmaya zarar verdiğini söylemiş ise de, dosya kapsamında bu durumu ispatlayacak herhangi bir delil bulunmadığını, yine dosya kapsamında ne hasarlı direklerin resminin, ne de herhangi bir hasar tespitinin bulunmadığını, davacı tarafın kendi kendine tutanak tutarak müvekkili firmaya haksız sorumluluk yüklemeye çalıştığını, müvekkil firmanın davacının herhangi bir mal varlığına zarar vermediğini belirterek, davanın reddini istemiştir. Açılmış olan dava üzerine ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde; -Davanın KISMEN KABULÜ ile, davacının davalı hakkında başlatmış olduğu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya kapsamında davalı borçlunun yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takip konusu asıl alacak 1.680,00-TL olmak üzere toplam 1.680,00-TL alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile takibin devamına, fazla istemin reddine, -Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri: Eksik inceleme ile karar verildiği, başka bir bilirkişiden rapor alınması taleplerinin reddedildiği, hatalı, eksik, kendi içinde çelişkili ve hukuka aykırı hesaplama yapan bilirkişi raporuna göre karar verildiği, … numaralı direğin montajının yapıldığı, … numaralı direğin ise kullanılmaz hale geldiğinden söküldüğü, sundukları tutanak akisinin davalı tarafça ispat edilmediği, icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesininde doğru olmadığı, hususlarına ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince istinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlarla sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Elde ki dava, davalı şirkete ait aracın davacı … şirketinin kurulu tesisatına zarar vermesinden kaynaklanan tazminatın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya içeriğinden; Davalı şirketin işleteni olduğu aracın sokak arasından geçerken, kamyonun kasasının açılması nedeniyle kasanın demir elektrik direkleri arasına gerilmiş olan elektrik kablolarına takıldığı, elektrik telinin koptuğu, iki demir direğin ise toprak kısmından hafifçe yamulduğu, 1929036 numaralı direğin iş bu kaza öncesi kullanılmadığı (aktif olmadığı) kaza sonrası sökülüp kaldırıldığı, 1929039 numaralı direğin ise yenisi ile değiştirilmediği, kopan kablonun ise iki ucunun bağlandığı, yeni kablo takılmadığı, sokaktaki direklerin eski olduğu anlaşılmıştır. Sonuç olarak; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle tutanak tanığının beyanı, tanık olarak dinlenen sürücünün beyanı, keşif, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre ispat yükü kendisine düşen davacının elektrik direklerinin ve gerili kablonun yenileri ile değiştirildiğini ispat edememiş olmasına, davacının sadece direk montaj ve demontajı için malzeme ve işçilik bedeli için icra takibi yapmış olmasına, hükme esas alınan bilirkişi raporunun taraf ve yargı denetimine açık ve yeterli olmasına, davalının sorumlu tutulacağı alacak miktarı likit (belirli, muaccel) olmayıp, alacak miktarının tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Usûl ve yasaya uygun, başlıkta yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan istinaf başvurusu sırasında alınan 56,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 3,30-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a hükmü uyarınca kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 18/11/2021