Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1482 E. 2021/2001 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1482
KARAR NO: 2021/2001
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/11/2018
NUMARASI: 2017/904 Esas – 2018/995 Karar
DAVA TÜRÜ: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; ZMM sigortası bulunmayan … plaka sayılı traktörün neden olduğu 19/08/2007 günlü trafik kazasında vekil edenlerinin oğlu bulunan küçük …’in hayatını kaybettiğini, olayla ilgili olarak Pasinler Asliye Ceza Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılan 2007/163E., 2019/159 K.sayılı ceza yargılamasına ilişkin ilam gereğince sanık sürücüye tali kusur verilmiş ise de, bu kusur oranını kabul etmediklerini, sürücünün asli kusurlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla (belirsiz alacak) her bir davacı için ayrı ayrı 3.000,00-TL olmak üzere toplam 6.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı …ndan tahsiline karar verilmesini istemiş; 21/09/2018 günlü bedel artırım dilekçesi ile de davacı baba … için olan istek miktarını 17.405,11-TL’ye, davacı anne … için olan istek miktarını da 20.151,14-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır. Davalı … vekili cevabında özetle; 19/08/2007 tarihinde meydana gelen trafik kazasının dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı traktör arkasına takılı olan römorka traktör hareket halindeyken müteveffa …’in çıkması ve akabinde tutunamayarak düşmesi sonucunda meydana geldiğini, dava açılmadan önce kuruma yapılan başvuru sonucunda açılan hasar dosyası kapsamında davacı … için 2.152,00-TL, davacı … için 1.503,00-TL ödeme yapılmasına karar verildiği, ancak bu ödemenin kabul edilip edilmediği vekil edeni kurum sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortasızı araç sürücünün kusuru ile sınırlı olması nedeniyle, kusur durumunun ATK trafik ihtisas dairesince belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek davaya karşı koymuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davacıların oğlu küçük …’in ölümü ile sonuçlanan trafik kazasının oluşumunda ZMM sigortası bulunmayan … plaka sayılı traktör sürücüsünün %25 oranında, müteveffanın ise %75 oranında kusurlu bulunduğu benimsenmek suretiyle hükme esas alınan 25/06/2018 günlü aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda; “Davanın kabulü ile, davacı … için 17.405,11 TL, davacı … için 20.153,24 TL olmak üzere toplam 37.558,35 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,” karar verilmiştir. Karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri; davaya konu trafik kazasına ilişkin olarak yapılan ceza soruşturması sırasında temin edilen kusur bilirkişisi raporuna göre, müteveffanın %90 oranında kusurlu olduğu belirlenmiş olduğu halde, görülmekte olan davada temin edilen kusur raporunda müteveffanın %75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, raporlar arasındaki kusur oranına ilişkin çelişki giderilmeden karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, ayrıca yetiştirme gideri tenzil edilmeden hüküm kurulmuş olmasının da hatalı bulunduğu hususlarına yöneliktir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı isteğine ilişkindir. İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillere ve özellikle konusunda uzman İstanbul Teknik Üniversitesi Mak.Fak.Otom. Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Ulaştırma Anabilim Dalı Karayolları ve Trafik Kürsüsü Öğretim Üyesi olduğu anlaşılan kişilerin katılımı ile düzenlenen 25/06/2018 günlü bilirkişi heyet rapordaki, kazanın oluşumunda taraf kusurlarının ve kusur oranlarının ne olduğuna yönelik belirleme ve değerlendirmelerin, dosyaya, oluşa uygun denetlenebilir gerekçeler içermesi ve söz konusu bu raporda olayla ilgili olarak yapılan ceza soruşturması sırasında temin edilen 10/10/2007 günlü kusur raporu da irdelenerek, 10/10/2007 günlü raporda sigortasız traktör sürücüsüne atfedilen % 10 kusur oranının az olduğu sonucuna varıldığı ve esasen 10/10/2007 günlü kusur raporunun tek bilirkişi tarafından düzenlendiği gözetildiğinde, raporlar arasında giderilmesi gereken bir çelişkiden de söz edilemeyeceğine göre mahkemece kusur durum ve oranına ilişkin olarak 25/06/2018 günlü yeterli ve geçerli nitelikteki raporun hükme esas alınmasında ve kırsal kesimde yaşayan davacıların destekten yoksun kalma zararlarının, desteğin ancak 18 yaşından sonra anne ve babasına destek olacağı varsayımından hareketle hesaplandığı değerlendirildiğinde yetiştirme gideri tenzil edilmeden karar verilmiş olmasında da görülmekte olan dava bakımından usul ve yasaya aykırı bir yön tespit edilemediğinden, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve yukarıdaki başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına yönelik olarak davalı … vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK.m.353/1-b/1 hükmü gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalıdan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.565,61-TLnispi istinaf karar ve ilam harcından, istinafa başvuru sırasında peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 44,40-TL maktu ve 597,00-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının düşümü ile kalan 1.924,21-TL bakiye harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 16/12/2021