Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1408 E. 2021/395 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1408
KARAR NO: 2021/395
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/12/2018
NUMARASI: 2017/33 E. – 2018/1267 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/03/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 30/06/2014 tarihinde davacının içinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı araca davalı Kemal İnci’nin sürücüsü, diğer davalı … Sigorta A.Ş’nin ise ZMMS sigortacısı olduğu … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada davacının yaralanarak malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000-TL maddi (23.554,40-TL sürekli iş göremezlik, 2.053,51-TL geçici iş göremezlik tazminatının) 40.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; dava dışı sürücü …’ın bu kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu, kusuru bulunmadığından maddi ve manevi tazminat taleplerini kabul etmediğini, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; 1-Davanın kısmen kabulü ile 25.607,91-TL maddi tazminatın 30/06/2014 tarihinden itibaren (Davalı Sigorta Şirketi yönünden 11/01/2016 tarihinden itibaren) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 2-Manevi tazminat istemini kısmen kabulü ile 6.000,00-TL manevi tazminatın davalı Kemal İnci’den 30/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu kazada kusurlu bulunmadığını, tanık olarak gösterilen …in dinlenmediğini, manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 30/06/2014 tarihinde davacının içinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı araca davalı …’nin sürücüsü, diğer davalı … Sigorta A.Ş’nin ise ZMMS sigortacısı olduğu … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada davacının yaralanarak malul kaldığı anlaşılmıştır. Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacıda meydana gelen yaralanmanın niteliği, davacı yaşı, tarafların, dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yerindedir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, davalı vekilinin delil listesini 2 haftalık süreden sonra bildirmiş olmasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı vekili istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1) 2- Alınması gereken 2.158,13-TL harçtan peşin yatırılan 538,79-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 1.620,34-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.04/03/2021