Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1343 E. 2019/868 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1343
KARAR NO : 2019/868
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 25/03/2019
NUMARASI : 2019/237D.İş E.- 2019/281 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararına Karşı İstinaf Başvurusu
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/05/2019
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakemi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Başvuran vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan …. plaka sayılı aracın tam kusuru ile, 08/03/2018 tarihinde neden olduğu trafik kazasında vekil edenine ait … plaka sayılı aracın, hasarlanarak değer kaybına uğradığını, davalı sigorta şirketine yapılan başvurudan ise sonuç alınamadığını belirterek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla 100,00-TL değer kaybı zararı ile 237,53-TL ekspertiz ücretinin temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiş, 10/01/2019 günlü ıslah dilekçesi ile de istek miktarını 2.648,00-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır.Davalı vekili cevabında özetle; davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakemince; başvurunun kabulü ile 237,53-TL ekspertiz ücretinin 20/09/2018 temerrüt tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine; 2.648,00-TL değer kaybı zararının sigorta şirketince davacı aleyhine başlatılan takip sırasında 16/01/2019 tarihinde icra dosyasına ödenmesi nedeniyle, bu miktar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ayrıca ödenmiş olan 2.648,00-TL’nin 20/09/2018 tarihinden 16/01/2019 tarihine kadar işlemiş faizinin de, davalı sigortadan tahsiline karar verilmiştir.Karara karşı, davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.İstinaf nedenleri; davacının taleplerinin esasen cevap dilekçesi aşamasında kabul edildiği, davacı aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle, İİK’nun 89/1 hükmü gereğince, alacakları üzerine haciz konulması nedeniyle başvurunun karşılanmadığının bildirildiği ve daha sonra da gerekli ödemenin icra dosyasına yapıldığı halde, bu yöndeki savunmalarının göz ardı edilmesi sonucunda, davanın reddi yerine yazılı biçimde karar verilmesinin usulsüz olduğu, yukarıda açıklanan nedenlerle dava açılmasına sebebiyet verilmediği halde, değer kaybı talebi bakımından dosyanın bilirkişiye gönderilmesi nedeniyle yapılan masrafların vekil edeni şirkete yükletilmesinin doğru bulunmadığı gibi, ekspertiz ücretinden sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun olamayacağı ve vekalet ücretinin de hatalı belirlendiği hususlarına yöneliktir.6456 sayılı Kanunun 45.maddesi ile değişik 5684 sayılı kanunun 30/12.maddesi gereğince; Beşbin Türk Lirası altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları kesindir.Beşbin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı komisyonca ilgiliye bildirimden itibaren 10 gün içerisinde bir defaya mahsus olmak üzere komisyon nezdinde itiraz edilebilir. İtiraz üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 40.000,00 Türk Lirasını geçmeyen uyuşmazlıklar hakkında verdiği kararlar ise kesindir.40.000,00-TL’nin üzerindeki kararlar için temyize gidilebilir. Ancak, tahkim süresinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumlarında her halükârda temyiz yolu açıktır, hükmünü içermektedir.Talep konusu olan toplam tazminat miktarı 2.648,00-TL olduğu, bu miktar bakımından karar verildiği ve hükmün davalı vekili tarafından istinafa getirildiği belirlendiğine, davalı vekilinin başvurunun karşılanmama nedeninin icra dosyası olduğu hususundaki itirazın ise, cevap dilekçesindeki diğer açıklamalarla birlikte değerlendirilerek, olumlu veya olumsuz şekilde yazılı biçimde bir karar verildiği anlaşıldığına göre; yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler dikkate alındığında ve davanın konusunu teşkil eden miktar gözetildiğinde, davalının istinaf isteğine konu bu miktarın 5.000,00-TL’nin altında kalması nedeniyle, karar kesin nitelikte olup, yasa yolu kapalı bulunmaktadır. Ayrıca 5684 sayılı kanunun 30/12 son cümlesinde yazılı haller de somut olayda mevcut değildir.Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece (hakem heyetince) bir karar verilebileceği gibi 01/06/1990 gün 3/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca Yargıtay (istinaf dairesince) de istinaf işleminin reddine karar verilebileceği anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakemince verilen 18/02/2019 gün ve 2018/E.66821-2019/K.8588 sayılı kararına karşı davalı ….A.Ş vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinin ve isteminin 5684 sayılı yasanın 30/12 ve HMK.346/1 ve 352.maddeleri gereğince kararın kesin olması nedeniyle REDDİNE,2-Peşin olarak istinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 44,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendilerine İADESİNE,3-İncelemenin dosya üzerinden yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,4-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, HMK. m.352 hükmü uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.09/05/2019.