Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1309 E. 2021/1959 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1309
KARAR NO: 2021/1959
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/01/2019
NUMARASI: 2015/439 Esas – 2019/86 Karar
DAVA TÜRÜ: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 28/04/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; 24/07/2013 günü Görümlü Jandarma Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında yer alan Erenler Sınır Hudut Takım Komutanlığı yolun genişletilmesi çalışması sırasında … marka … plakasız iş makinesi ile sürücü …’ın geri manevrası sırasında yanında yağcı olarak çalışan müvekkili …’un sol bacağının üzerinden geçmesi sonucu meydana gelen kazada davacının yaralandığını, kazaya neden olan iş makinesinin ZMMS poliçesinin ve plakasının tespit edilemediğini, bu nedenle zararın … sorumluluğunda olduğunu, müvekkilinin uğradığı zararı davalının tazmin etmesi gerektiğini, şimdilik protez bedeli olarak 100,00 TL bakım gideri için 100,00 TL protez tamir masrafları için 100,00 TL sürekli iş göremezlik için 100,00 TL ve geçici iş göremezlik için 100,00 TL olmak üzere 500,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza iş kazası olup yüklenici firmanın … A.Ş olduğunu, işlerin kontrolünün yüklenici firma sorumlusu … olduğuna ilişkin belgeler olduğunu, davanın sürücü …’a ve işleten … A.Ş’ye ihbar edilmesi gerektiğini, soruşturma dosyasında yer alan belgelerde olayın iş kazası olduğu, trafik sigortası genel şartlarında tanımlanan karayolu olarak tanımlanamayacak yerde meydana geldiği ve kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verildiğinden davanın reddinin gerektiğini, istenen kalemlerin teminat dışı olduğunu, talep edilen tazminatın nasıl hesaplandığının açıklanması gerektiğini, davalı kurumun sorumluluğunun belirlenebilmesi için öncelikle iş makinesinin tescilinin olup olmadığının, geçerli poliçesinin bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen aracın internet araştırmasında paletli ekskavatör cinsi iş makinesi olduğunun anlaşıldığını, bu aracın tescil ettirilmesi gerektiğini, buna göre kazaya neden olan makinenin tescilinin olup olmadığının araştırılması gerektiğini, vekil edenin sorumluluğunun kusur oranı ile kaza tarihindeki teminat limitine kadar olduğunu, kazada asli veya müterafık kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, bu nedenle bilirkişi incelemesi yapılması, müterafik kusur indirimi yapılması ve davacının sürekli sakatlığının Adli Tıp Kurumu tarafından tespitinin gerektiğini belirterek, mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Açılmış olan dava üzerine ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde; -Davacının davasının tam kabulü ile 82.748,34 TL maluliyet nedeniyle + 1.021,50 TL bakıcı gideri nedeniyle + 204.750 TL protez nedeniyle toplam 288.519,84 TL maddi tazminatın 28/04/2015 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı … teminat limitiyle sınırlı sorumlu olmak üzere davalı …ndan tahsiline davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilinin istinaf nedenleri: Meydana gelen kazanın trafik kazası olması yanında iş kazası olma hüviyeti de taşıdığı, bu nedenle kusur oranları dağıtılırken iş veren açısından da inceleme yapılması gerektiği halde yapılmamasının hatalı olduğu, müvekkili …’un kazanın meydana gelmesinde hiçbir kusurunun bulunmadığı, meydana gelen kazanın yol çalışmasının olduğu yerin uzağında olduğu, müvekkilinin ağaç altındaki gölgeden istifade ederek dinlenmekteyken sürücü …’ın dikkatsizliğiyle kazanın meydana geldiği, bilirkişi raporunda hesap edilen protezlerin piyasadaki en düşük kalitedeki protezler olduğu, vücudunun alt kısmının tamamını kaybeden müvekkilinin yaşam kalitesini artıracak nitelilikte olmadığı, kusur yönünden yanlış hesaplama yapıldığı için ortaya çıkan tazminat miktarının müvekkilinin uğradığı zararların çok altında kaldığı, protez bedeli açısından da hesap edilen tutarın müvekkilinin zararını karşılar derecede olmadığı, hususlarına ilişkindir. Davalı vekilinin istinaf nedenleri: Kazanın meydana geldiği yerin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 2. maddesine göre araç trafiğine kapalı olan alan içerisinde gerçekleştiği ve dolayısıyla bu yerin kanunda öngörülen karayolu kapsamında olmadığı, bu durumda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.3 maddesinde belirtilen trafik kazası kapsamında bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulmasının hatalı olduğu, davacının yaralanmasına sebebiyet veren iş makinasının tescil belgesinin olmadığı belirlendiğinden Karayolları Trafik Kanunu gereğince sigorta yaptırması zorunluluğu olmadığı, bu nedenle vekil edenin sorumluluğuna gidilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi gerekmekte iken haklı itirazlarının incelenmemesinin hatalı olduğu, dava dilekçesinde açıkça bakıcı gideri talep edilmediği halde brüt ücret üzerinden hesaplama yapılarak bu konuda karar verilmesi hatalı olduğu, dava dilekçesinde protez’in SGK tarafından karşılandığı belirtilmiş olmasına rağmen müvekkili aleyhine bu yönde hüküm kurulmuş bulunması eksik inceleme sonucu karar verildiğinin göstergesi olduğu, SGK tarafından yapılan 181.936,46 TL ödemenin sadece %50’sinin mahsüp edilmesinin hatalı olduğu, davacı yanın varsa uğramış olduğu gerçek zararın belirlenmesi, bu hesaplanırken somut olayda olduğu gibi zararlandırıcı olay sebebiyle kendisine yapılan tüm ödemelerin zarar miktarından indirilmesinin gerektiği, SGK tarafından davacıya 181.936,46 TL ödeme yapıldığı tespit edilmiş, hükme dayanak alınan hesap raporunda bu ödeme miktarının hesaplanan tazminattan tamamının indirilmesi gerekirken sadece %50’sinin düşülmesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir.İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. 24/07/2013 günü Görümlü Jandarma Karakol Komutanlığı sorumluluk sahasında yer alan Erenler Sınır Hudut Takım Komutanlığı yolun genişletilmesi çalışması sırasında … marka … iş makinesi ile sürücü …’ın geri manevrası sırasında yanında yağcı olarak çalışan davacı …’un sol bacağının üzerinden geçmesi sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, kaza neticesinde davacının yaralanmasına bağlı olarak elde ki davayı açtığı, anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesinin kararının istinaf nedenleri ile birlikte incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; dosyada ki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına, dosya kapsamından açıkça anlaşıldığı üzere dava konusu trafik kazasının meydana geldiği yerin trafiğe açık olması nedeniyle karayolu niteliğinde olmasına, tarafların meydana gelen kazada ki kusurlarının tespitine ilişkin raporlar ile maddi tazminatın belirlenmesine ilişkin raporların dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime elverişli nitelikte olması nedeniyle hükme esas alınmasında da bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı HMK’nın 353/1-b/1.maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-)Usûl ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/01/2019 gün ve 2015/439 E., 2019/86 K. sayılı kararına karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2-)İstinaf eden davacıdan alınması gerekli 59,30-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, istinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 44,40-TL harcın düşümüyle kalan 14,90-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 3-)İstinaf eden davalıdan alınması gerekli 19.708,79-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, istinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 4.928-TL harcın düşümüyle kalan 14.780,79-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 4-)İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5-)İstinaf yasa yoluna başvuran taraflarca yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK’nun 361/1 madde hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.09/12/2021