Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1188 E. 2019/795 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1188
KARAR NO : 2019/795
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/01/2019
NUMARASI : 2016/622 E.- 2019/30 K.
DAVANIN KONUSU: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/04/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekilinin 01/06/2016 tarihinde vermiş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkili …’in 21/07/2015 tarihinde …. sevk ve idaresindeki …. plakalı araç ile kaza yapması sonucu yaralandığını ve sakat kaldığını, kazada müvekkilinin bir kusuru bulunmadığını, yolcu konumunda bulunduğunu beyan etmekle, kaza sebebi ile Kovancılar Cumhuriyet Başsavcılığı’nda 2015/801 soruşturma sayılı dosyası ile ceza takibatı yapıldığını, müvekkilinin iş göremezlik ve sakatlık dolayısı ile meslekte kazanma gücünü kaybetmesinin, gelir kaybı maddi zararlarının tazminine yönelik olduğunu, kusur, maluliyet, tazminat ve tüm diğer haklarının fazla, üst ve sair haklarının saklı kalmak kaydı ile 4.000,00 TL maddi tazminat, kaza tarihinden itibaren ticari faizi olmaması halinde mevduata uygulanan en yüksek faizi olmaması halinde yasal faizi ile birlikte davalılardan kusur durumları sigorta poliçeleri yönetmelik ve mevzuat sorumlulukları dahilinde olmak üzere tahsilinin talebi ile yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili tarafından 09/05/2017 havale tarihli cevap dilekçesi özetle; davacının maluliyet zararları için talep ettiği 4.000,00 TL hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, KTK 98. Maddesi uyarınca; “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenini sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.” bu itibarla davacının tedavi süresince ortaya çıkan giderlerin, trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderlerin sigorta kapsamı dışında yer aldığını, hiçbir mahiyette kabul anlamına gelmediğini, mahkemenin davanın kabulüne dair kanaat hasıl olması halinde, davacı lehine hükmedilecek olan tazminatın ilgili poliçe limitleri dahilinde olması gerektiğini, sigorta sınırlarını aşan taleplerin reddi gerektiğini beyan etmekle, davacı tarafından huzurda açılan davanın reddine karar verilmesini ve yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.Mahkemece; ” yargılamanın 4 nolu celsesinin ara kararı uyarınca davacı vekilince ilgili hastaneye başvurulduğuna dair belgenin gelecek celseye kadar kesin süre içerisinde dosyaya sunulmasına, aksi halde teknik inceleme yapılamadığından davanın reddine karar verileceğinin ihtarına dair duruşmada yüze karşı ihtaratın yapıldığı, buna rağmen elden takipli müzekkerenin talep edilmesine rağmen müzekkere gereğinin yapılmayarak, yapılan ihtarata rağmen ilgili hastaneye başvurulduğuna dair belgenin dosyaya sunulmadığı anlaşılmakla teknik inceleme sonucu ortaya çıkacak maluliyet raporu davacıdan kaynaklı sebeplerle alınamadığı ve kesin süreye uyulmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ATK ön raporundaki eksiklikleri tamamladıklarını, farklı hastanelerde işlem yapılması nedeniyle sürecin uzadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile yapılan sınırlı incelemede; dava davacının 21.07.2015 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında yaralandığı ve malul kaldığı, araçta yolcu olarak bulunduğu, maluliyetine dayalı olarak açılmış olan tazminat davasıdır.Mağdur davacının yaralanmasına ilişkin tedavi gördüğü hastanelerden tüm tıbbi belgeleri, film, grafi vs. getirtilerek, davacı hazır olmaksızın Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesinden rapor alınması, daha sonra dosya kapsamına göre konusunda uzman bilirkişiden davacının zararını belirleyen aktüerya raporu alınması hususu gözönünde bulundurulmamıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.Bu durumda mahkemece, öncelikle davacının tedavi gördüğü anlaşılan Sağlık kuruluşlarından tedavisine ilişkin tüm film, grafi, tahlil, tetkik sonuçları vs. gibi tıbbi belgelerin tamamının getirilmesi, daha sonra bu belgelere göre davacının maluliyetinin tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilerek maluliyet raporunun aldırılması ve sonrasında uzman bilirkişiden aktüerya raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın HMK 353/1-a/6 maddesi uyarınca kaldırılması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,HMK. m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.18/04/2019