Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1113 E. 2019/723 K. 11.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1113
KARAR NO : 2019/723
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/11/2017
NUMARASI : 2016/939 E.- 2017/1074 K.
DAVANIN KONUSU : Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ:11/04/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili adli yardım talepli dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan davalı …’ın sürücüsü, diğer davalının da işleteni bulunduğu… plaka sayılı aracın çarpması neticesinde meydana gelen 08/01/2009 günlü trafik kazasında vekil edeninin ağır şekilde yaralanarak maluliyete uğradığını, sigorta şirketine yapılan başvurudan ise sonuç alınamadığını ileri sürerek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla 100.000,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan olay tarihinden işletilecek ticari faizi ile, 100.000,00-TL manevi tazminatın da sigorta dışında kalan diğer davalılardan olay tarihinden işletilecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı … Sigorta A.Ş.vekili ve davalı … ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde özetle; davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.Mahkemece, öncelikle 14/03/2017 günlü ara kararı ile yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasına göre, adli yardım talebinin reddine karar verilmiş, daha sonra davacı vekilinin 17/07/2017 günlü adli yardım talebinin reddine ilişkin ara kararına yönelik itirazı değerlendirilerek, 19/09/2017 günlü ara kararı ile değişen bir durum olmadığı görüşünden hareketle; talebin reddine denilmesinden sonra; “Davacı tarafa dava değerine göre gerekli harcı yartırması için 2 haftalık kesin süre verilmesine, kesin sürede harç ikmal edilmez ise dosyanın işlemden kaldırılacağının ihtarına,Davacı tarafa göstermiş olduğu delillere göre yönetmelikte belirtilen miktarda gider avansı yatırması için 2 hafkalık kesin süre verilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,” karar verilerek, söz konusu bu ara karar davacı vekiline tebliğ edilmiş ve 03/11/2017 günlü kararla da “Her ne kadar davacı mahkememizde açmış olduğu dava ile davalılardan maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de; davacının davasını adli yardım talepli açtığı, mahkemizin 14/03/2017 tarihli ara kararı ile adli yardım talebinin reddine karar verildiği, davacı tarafın bu karara itiraz ederek itirazın değerlendirilmesi için dosyanın Bakırköy 3 ATM’ye gönderilmesini talep etmiş, mahkememizce 15/09/2017 tarihli ara kararı ile talebin reddine karar verilerek davacı tarafa göstermiş olduğu delillere yönelik yönetmelikte belirtilen miktarda gider avansı yatırması için 2 haftalık kesin süre verildiği, davacı tarafa çıkartılan tebligatın 06/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği ancak kesin süreye rağmen mahkememize müracaat edilmediği gibi eksik gider avansının da yatırılmamış olduğu anlaşıldığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle” usulden reddine karar verilmiştir.Karara karşı, davacı vekili tarafından adli yardım talepli olarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.İstinaf nedenleri; adli yardım taleplerinin kabul edilmesi gerekirken, reddedilmesinin ve buna bağlı olarakta davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu hususuna yöneliktir.
1-Davacı vekilinin adli yardım talebinin incelenmesinde; dosya içerisinde bulunan belge ve bilgiler gözetildiğinde 6100 sayılı HMK’nın 336.madde hükmü uyarınca, davacının adli yardım talebinin yerinde olduğu anlaşıldığından kabulü ile istinaf incelemesine geçilmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Dosya kapsamından; davacı …’nin başkası adına tapu tahsis belgesi olan gecekonduda aralarında resmi evlilik ilişkisi bulunmayan eşi ve iki çocuğuyla ikamet ettiği, işsiz olduğu, geçimini iş bulduğunda çalışan eşinin ve akrabalarının yardımı ile sağladığı, çocuklarının ilkokul öğrencisi olduğu, bir mal varlığının bulunmadığı, psikolojik tedavi gördüğü ve oturduğu mahalle muhtarı tarafından düzenlenmiş davacının yardıma muhtaç olduğunu gösterir belge bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda davacının görülmekte olan dava bakımından yatırılması gereken harç ve gider avansı miktarları mevcut ekonomik durumu gözetildiğinde kendisi için fazla olup, bu bedelleri ödemesinin kendisinden beklenilmesi hakkaniyete uygundüşmeyeceğinden, mahkemece adli yardım talebinin reddine karar verilmesi somut olayın özellikleriyle bağdaşmamaktadır.Açıklanan nedenlerle, davacı tarafın adli yardım talebinin yasal koşullarının oluştuğu dikkate alınarak kabulü ile tarafların iddia ve savunmaları gözetilerek, davanın esası ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçim ve şekilde davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi HMK.m.353/1-a/4 hükmü uyarınca yerinde olmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun gerekçede belirtilen nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK.m.353/1-a/4 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde işlem ve yargılama yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf yasa yoluna başvuran davacıdan adli yardım talebi nedeniyle istinaf karar ve ilam harcı ile başvurma harcının alınmadığı anlaşıldığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan diğer giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
HMK. m.353/1-a/4 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.11/04/2019.