Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/1012 E. 2019/936 K. 15.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/1012
KARAR NO : 2019/936
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/02/2019
NUMARASI : 2019/166 E.- 2019/166 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararına Karşı İstinaf Başvurusu
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 15/05/2019
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; … eşi … , … ve … babaları …. 03/11/2015 tarihinde davalı … A.Ş’nin ZMSS poliçesi ile sigortacısı (10/07/2015-10/07/2016) olduğu … plâkalı araç ile seyir halindeyken meydana gelen tek taraflı kaza sonucu vefat ettiğini, müteveffanın vefatı ile davacıların onun desteğinden yoksun kaldıklarını, sigorta şirketine başvurulmasına rağmen sigorta şirketince zararın karşılanmamış olduğunu, KTK 92. maddesi ve Yargıtay uygulamalarına göre davacıların mirasçılık sıfatıyla bağlı olmaksızın üçüncü kişi sıfatıyla destek tazminatı talep etme hakları bulunduğunu belirterek şimdilik 40.001,00-TL tazminatın sigorta şirketine ilk başvuru tarihinden başlayarak 8 günlük sürenin bittiği tarihten itibaren başlayacak yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davacılar vekili 11/03/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile, toplam talebini 250.169,50-TL yükseltmiştir. Sigorta şirketi vekili cevap dilekçesi ile, kaza sonrası sigorta şirketine yapılan başvuru sonucu hasar dosyası açıldığını, kazanın meydana gelmesinde araç sürücüsü sigortalı ve işleten … tek taraflı ve asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kazanın meydana gelmesinde şirketin bir kusuru olmadığını, sigorta genel şartları ve poliçe kapsamı bakımından söz konusu zararın teminat dışı olduğunun tespit edildiğini belirterek talebin reddine karar verilmesini istemiştir. Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti 05/05/2016 tarih ve 2016/12966K. sayılı kararı ile, davacıların talebinin kabûlü ile davacı … için 173.310,35-TL, …ılıç için 18.116,27-TL, … için 24.376,90-TL, …. için 34.365,97-TL olmak üzere toplam 250.169,50-TL destekten yoksun kalma tazminatının 11/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte …A.Ş’den alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş, karara karşı davalı sigorta şirketince itiraz edilmesi üzerine itiraz hakem heyetinin 08/08/2016 tarih 2016/İHK-1990 sayılı kararı ile … A.Ş’nin itirazının reddine karar verilmiştir. Davalı sigorta şirketi vekilinin istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesi 02/11/2017 tarih 2017/478 Esas 2017/768 Karar sayılı kararı ile ”Dosya kapsamında müteveffa eş ve çocuklarını gösterir nüfus kaydı bulunmakta olup, anne ve babasını gösterir bir nüfus kaydı veya veraset ilâmı bulunmamaktadır. Uyap sisteminden temin edilen müteveffanın nüfus kaydına göre, müteveffanın babasının 2002 yılında vefat ettiği, annesinin hayatta olduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay uygulamalarına göre destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken müteveffanın anne ve babası da dikkate alınıp, yaşıyorlarsa anne ve babaya da pay ayrılarak hesaplama yapılması gerekmektedir. Bu şekilde yapılacak hesaplama sonucu anne ve babanın birinin veya her ikisinin hayatta olma durumuna göre davacıların talep edebileceği tazminat miktarları da değişecektir. Ancak bu husus gerek uyuşmazlık hakem heyetince gerekse itiraz hakem heyetince dikkate alınmayarak karar verilmiş olup, davalı tarafın bu yöndeki istinaf talebi yerinde bulunmaktadır. Bu itibarla müteveffa … anne babasını da gösterir nüfus kayıtları dikkate alınarak, destek payları da gözetilmek suretiyle bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle davacı … talep edebileceği tazminat miktarı yeniden hesaplanmalıdır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 18/04/2017 tarih 2016/16805 E., 2017/4181 K. sayılı kararı). Bu anlamda verilen karar eksik araştırma ve incelemeye dayalı” olduğu gerekçesi ile davalı tarafın istinaf talebinin davalı … yönünden kabûlü ile HMK 353/1-a(6) maddesi gereğince itiraz hakem heyetince verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın yeniden değerlendirilerek karar verilmesi amacıyla Sigorta Tahkim Komisyonu Başkanlığına gönderilmesine, diğer davalılar yönünden ise kesin hüküm nedeniyle istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti yeniden alınan rapor uyarınca 173.310,35-TL destekten yoksun kalma tazminatını 11/12/2015 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı … ödenmesine karar vermiştir.Davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı taleplerinin poliçe teminat kapsamında bulunmadığını, bilirkişi raporunun kendilerine tebliğ edilmediğini, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu ve vekalet ücretinin tam olarak hesaplanmasının hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; … eşi …, … ve … babaları …. 03/11/2015 tarihinde davalı … A.Ş’nin ZMSS poliçesi ile sigortacısı (10/07/2015-10/07/2016) olduğu … plâkalı araç ile seyir halindeyken meydana gelen tek taraflı kaza sonucu vefat ettiği, müteveffanın vefatı ile davacıların onun desteğinden yoksun kaldıkları anlaşılmıştır.Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır.Dosya arasında bulunan kayıt ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, itirazları, itirazların kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalı sigorta şirketi nezdinde başlangıç tarihi 10/07/2015 bitiş tarihi ise; 10/07/2016 olan ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı olan … plaka sayılı aracın sürücüsü bulunan … tam kusuru neticesinde 03/11/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybettiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bu durumda destekten yoksun kalan eşin üçüncü kişi konumunda olup olmadığı ve desteğin kusurunun kendisine yansıtılıp yansıtılamayacağı, sonucu itibariyle de davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunup bulunmadığına ilişkindir.01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepler bakımından sigortacının sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe kapsamında ve sigorta limitleri dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin etmekte sınırlıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92. maddesinin (a) ve (c) bentleri, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 ve A.3 maddesi, A.5 maddesinin (ç) bendi ve yine A.6 maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde; bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak destekten yoksun kalma halinde, destekten yoksun kalınan zararın ZMM sorumluluk kapsamında olması için ölenin üçüncü kişi olması ve desteğin kusursuz bulunması gerekmektedir.Somut olayda; davacının desteği … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile 03/11/2015 tarihinde yapmış olduğu trafik kazasında kendi aracının altında kalarak öldüğü, trafik kazası tespit tutanağı ve davacı tarafın kabulünde olduğu üzere, kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre düzenlenen ve başlangıç tarihi 10/07/2015 olan poliçe şartlarına göre belirlenecektir.Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3 maddesine ve A.5 maddesinin (ç) bendine göre; ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla meydana gelen destek zararları, destekten yoksun kalma teminatı kapsamındadır. Sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında, mutlaka ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir.Bundan ayrı yine genel şartların A.6 maddesi (d) bendinde; destekten yoksun kalan hak sahibinin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat dışı tutulduğundan; tam kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü desteğin kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanununda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında sayılmadığına göre; davacının destek tazminatı talep etme hakları olmadığı düşünülmeden “Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 29/05/2017 gün 2016/14573-2017/6035 sayılı kararı” davacının başvurusunun reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; verilen kararın kaldırılarak, davacının destekten yoksun kalma tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1- Davalı … A.Ş. vekilince, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 26/01/2019 tarih ve 2016/İ.1716-KIT/2019-22 sayılı kararına karşı yapılan istinaf talebinin yukarıda gösterilen nedenlerle KABULÜNE, 1/1- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı sigorta şirketi tarafından peşin olarak yatırılan toplam 44,40-TL nispi istinaf karar ve ilam harcı ile 121,30-TL istinaf yoluna başvurma harcının talebi halinde davalı sigorta şirketine İADESİNE, 1/2- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,1/3- Davalı sigorta şirketi tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,2- Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 26/01/2019 tarih ve 2016/İ.1716-KIT/2019-22 sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2/1- Davacı … tarafından kendi adına asaleten açılan destekten yoksun kalma tazminatı talebiyle açılan davanın REDDİNE, 2/2- Davacı … tarafından açılan davada davalı sigorta şirketi kendini vekille temsil ettirdiğinden 5684 Sayılı Kanunun 30/17 ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 17/2. maddesi gereğince belirlenen 3.269,72-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine, 2/3- Davacı tarafça Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde yapılan yargılama sırasında yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 2/4- Davalı sigorta şirketince Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde yapılan yargılama sırasında yapılan 3.759,55-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; 20/7/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK. m. 361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.15/05/2019