Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/781 E. 2020/270 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/781
KARAR NO : 2020/270
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/11/2017
NUMARASI : 2014/648 E. – 2017/1039 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/02/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili, vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalılardan … A.Ş. Nezdinde … numaralı sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı araç ile ZMMS Poliçesi bulunmayan ve bu nedenle davalı Güvene Hesabının sorumluluğunda bulunan … maliki, … sürücüsü olduğu … plaka sayılı aracın çarpışması neticesinde 24/10/2011 tarihinde çok sayıda kişinin yaralandığı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza tespit tutanağına göre … tam kusurlu bulunduğunu, İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/31 esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuna göre ise … tam kusurlu bulunduğunu, müvekkillerinin ilgili kaza neticesinde maluliyetlerinin bulunduğundan bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile … için 1.000,00-TL, (bedel arttırımı ile sadece Güvence Hesabı yönünden 95.934,20-TL) … için 1.000,00-TL ( bedel arttırımı ile sadece Güvence Hesabı yönünden 1.000-TL) olmak üzere 2.000,00-TL maluliyet tazminatı alacağının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, masraf ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı Güvence Hesabı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kuruma 28/02/2013 tarihinde tazminat talebinde bulunulduğunu ve 116067-2 ve 3 sayılı işlem dosyalarının açıldığını, davacı tarafın trafik kazası ile ilgili kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen araç maliki/sürücüsü aleyhine dava açmamış bulunduğundan bahisle davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … A.Ş. vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili arasındaki poliçeye göre sakatlanma kişi başına teminat bedelinin 200.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin temerrüde düşürülmediğini, müvekkili şirkete hasar başvurusu yapılmadığını, davanın haksız fiilden kaynaklandığından bahisle davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; ” davalı Güvence Hesabı’nın %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı … geçici ve sürekli iş göremezlik dönemine ait %24 maluliyeti ile ilgili bakiye maddi zararının 95.934,20-TL olduğu, davacının bakiye maddi zararının poliçe limiti içinde kaldığı, davalı Güvence Hesabı bakımından temerrüt tarihinin 13/03/2013 olarak belirlendiği, sigortasız aracın hususi nitelikte olduğu, davacı .. davacının gerek ödeme tarihindeki verilere göre belirlenen zarar tutarının davalı tarafından yapılan ödemenin altında kalması, gerekse günümüze kadar bilinen veriler esas alınarak belirlenen zarar tutarından ödemenin güncel tutarının tenzili sonucu bakiye zararının bulunmaması nedeni ile davacı .. talep edilebilir başkaca maddi zararının belirlenemediği, davalı … tarafından sigortalanan … plaka sayılı araç sürücüsünün olayda kusurunun bulunmaması” gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile ;Davacılar … ve …nın davalı … AŞ ye karşı açmış oldukları davanın REDDİNE ,Davacı … davalı Güvence Hesabına karşı açmış olduğu davanın REDDİNE ,Davacı … davalı Güvence hesabına karşı açtığı davanın KABULÜ ile 95.934,20 TL geçici ve sürekli iş görmezlik bedelinin 13/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı Güvence hesabından alınarak davacı … ya verilmesine , karar verilmiştir. Davacılar vekili ve Güvence Hesabı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; maluliyet raporlarının hatalı olduğunu, … için Asgari ücretin az belirlendiğini, aktüerya bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, daha önce yapılan ödemelerin faiz uygulanarak güncellenmesinin hatalı olduğunu, davacılar lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın göz ardı edildiği, yargılama giderlerinin hatalı hesaplandığını, vekalet ücretlerini hatalı belirlendiğini, diğer davalı … A.Ş yönünden hüküm kurulmamasının hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. Davalı Güvence Hesabı vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu olayda hatır taşıması bulunduğunu, davacı talebinin aşılarak geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, kazaya karışan aracın hususi olması nedeniyle yasal faiz uygulanması gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; davalılardan … A.Ş. Nezdinde … numaralı sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı araç ile ZMMS Poliçesi bulunmayan ve bu nedenle davalı Güvene Hesabının sorumluluğunda bulunan … maliki, … sürücüsü olduğu … plaka sayılı aracın çarpışması neticesinde 24/10/2011 tarihinde çok sayıda kişinin yaralandığı trafik kazasının meydana geldiği, bu kaza nedeniyle davacıların yaralandığı anlaşılmıştır. Davacılar vekilinin istinaf talepleri yönünden yapılan incelemede; davacıların mağduriyetinin olay tarihinde geçerli olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uyarınca belirlendiği, davacı … ev hanımı olup AGİ katılmaksızın net Asgari ücreti üzerinden gelirinin belirlenmesi gerektiği, ancak aktif dönem gelirine AGİ’nin eklendiği, bu durumun davacı lehine olduğu, dolayısıyla bu davacının gelirinin eksik değil fazla belirlendiği, 26/01/2016 tarihli duruşmada tarafların aktüerya bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmak üzere süre talep ettikleri, ancak bu yönde ara karar oluşturulmadığı, bu nedenle davacılar lehine usulü kazanılmış hak oluşmadığı, dava açılmadan önce yapılan tazminat ödemelerinin faiz uygulanarak güncellenmesi ve belirlenen tazminattan düşülmesinin doğru olduğu, davalı euro sigortalısı araç sürücüsünün dava konusu kazada kusurunun bulunmaması nedeniyle euro sigortanın tazminattan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, taraflar lehine hükmedilen vekalet ücretlerinde bir yanlışlık olmadığı, bu nedenle bu yönlere ilişkin davacılar vekilinin istinaf talebinin yerinde bulunmadığı, ancak yargılama giderlerinin red kabul oranında paylaştırılmasında maddi hata yapıldığı anlaşılmıştır. Davalı Güvence Hesabı vekilinin istinaf talepleri yönünde yapılan incelemede, davalı Güvence Hesabının geçici iş göremezlik zararından sorumlu bulunduğu, davacılar vekilinin dava dilekçesi ile de geçici iş göremezlik tazminatını talep ettiği, buna yönelik istinaf talebinin yerinde olmadığı ancak kazaya karışan aracın hususi araç olması nedeniyle yasal faizi hükmedilmesi gerekirken hatalı olarak avans faizine hükmedildiği anlaşılmıştır.Yukarıdaki açıklamalar ışığında; davacılar vekili ve davalı Güvece Hesabı vekilinin istinaf taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesi gerektiği ancak bu durum yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın HMK 353/1-b/2 maddesi uyarınca kaldırılarak yeniden hüküm kurulması sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1- İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/11/2017 tarih ve 2014/648 E., 2017/1039 K. sayılı kararına karşı davalı Güvence Hesabı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin KABULÜNE, 1/1- İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar tarafından yatırılan 35,90-TL nispi karar ve ilam harcının istek halinde iadesine, 1/2- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı Güvence Hesabı tarafından yatırılan 1.467,54-TL nispi karar ve ilam harcının istek halinde iadesine, 1/3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,1/4- İstinaf yasa yoluna başvuran taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,2- İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/11/2017 tarih ve 2014/648 E., 2017/1039 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,2/1-Davanın KISMEN KABUL , KISMEN REDDİNE,2/2-Davacılar … ve … davalı … AŞ ye karşı açmış oldukları davanın REDDİNE ,2/3-Davacı …’nın davalı Güvence Hesabına karşı açmış olduğu davanın REDDİNE ,2/4-Davacı … davalı Güvence hesabına karşı açtığı davanın KABULÜ ile 95.934,20 TL geçici ve sürekli iş görmezlik bedelinin 13/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Güvence hesabından alınarak davacı … ya verilmesine ,2/5-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 6.553,26-TL harçtan peşin alınan 348,54-TL harcın mahsubu ile bakiye 6.168,72-TL karar ve ilam harcının davalı Güvence Hesabından alınıp hazineye gelir kaydına,2/6-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 10.424,75-TL nisbi vekalet ücretinin davalı Güvence Hesabından alınıp bu davacıya verilmesine, 2/7-Davalı … A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 1.000,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davalı …. verilmesine, 2/8-Davalı Güvence Hesabı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 1.000,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalı … alınıp davalı Güvence Hesabı’na verilmesine,2/9- Davacı tarafından yapılan 1.350,00-TL bilirkişi ücreti ve 1.488,00-TL sair masraf olmak üzere toplam 2.838,00-TL’den kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 2.808,72-TL yargılama gideri ile peşin olarak ödenen 380,34-TL harcın davalı Güvence Hesabından alınıp davacılara verilmesine, bakiye kısmının davacılar üzerinde bırakılmasına,2/10-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,2/11-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK.m.361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.20/02/2020