Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/718 E. 2018/432 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2018/718
KARAR NO : 2018/432
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/12/2016
NUMARASI : 2015/497 2016/1293
DAVANIN KONUSU : Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/04/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan, vekil edenlerin eşi ve babası olan destek …’ın sevk ve idaresindeki…plâka sayılı motosiklet ile dava dışı …’nın sevk ve idaresindeki … plâka sayılı aracın çarpışması sonucunda 11.06.2014 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazasında …’ın hayatını kaybettiğini; meydana gelen kazaya ilişkin olarak görülen Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/414 Esas sayılı dava dosyasındaki yargılama sırasında alınan kusur bilirkişi raporundaki belirlemelere göre olayın gerçekleşmesinde …’nın asli, destek …ın da tali kusurlu olduğunun belirlendiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile her bir davacı için ayrı ayrı 500,00-TL olmak üzere toplam 1.500,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işletiecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiş, 27/06/2016 günlü ıslah dilekçesi ile de davacı eş …için olan istek miktarını, 109.579,34-TL’ye, davacı çocuk … için olan istek miktarını 46.378,81-TL’ye ve davacı çocuk … için olan istek miktarını da 18.314,84-TL’ye çıkardıklarını açıklamıştır.
Davalı sigorta şirketi süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamış, aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen rapora itiraza ilişkin dilekçede; şirket nezdinde trafik sigortalı bulunan araç kusurunun %10 olduğunu, bu durumda şirketin sorumluluğunun bu oranla sınırlı bulunduğu ileri sürülmüştür.
Mahkemece davalı sigorta şirketi nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plâka sayılı motosikletin dava dışı …’nın sevk ve idaresindeki … plâkalı araçla çarpışması sonucunda 11.06.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında; motosikletin sürücüsü ve işleteni olan destek…’ın hayatını kaybettiğini, olayın gerçekleşmesinde …’ın %10 oranında, karşı araç sürücüsü ..a’nın ise %90 oranında kusurlu bulunduğu, %90 oranında kusurlu bulunan aracın sürücüsü ….. ile ZMS sigortacısı olan … Sigorta A.Ş’ye yönelik olarak daha önce davacılar tarafından destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat isteğinde bulunularak Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan 2014/697Esas sayılı dava dosyasının yargılaması sırasında sigortacı tarafından davacı tarafa destekten yoksun kalma zararına karşılık olarak 150.000,00-TL ödemede bulunulduğunun anlaşıldığı, bu durumda kusur oranlarının dikkate alınması gerektiği; 30.09.2016 günlü bilirkişi raporuna göre davacı eşin destekten yoksun kalmaya ilişkin toplam zararının 279.579,34-TL, davacı …’nin 46.378,80-TL ve davacı …ın da 18.314,84-TL olduğunun anlaşıldığı, bu durumda davalı sigorta şirketinin sigortalısının kusurunun %10 olması nedeniyle belirlenen tazminat miktarlarının sadece %10’u ile sorumlu tutulabileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabûlü ile davacı eş … için 27.957,93-TL, davacı … için 4.637,87-TL ve davacı… için ise 1.831,48-TL tazminatın dava tarihi olan 14.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline, fazlaya ilişen isteğin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar vekili tarafından süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; ıslah dilekçesi ile talep edilen tazminat miktarlarının tamamına hükmedilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucunda kusura isabet eden oranda tazminata hükmedilmesinin usûl ve yasaya aykırı olduğu hususlarına yöneliktir.
Dava trafik kazası sonucunda meydana gelen ölüm nedenine dayalı destekten yok sun kalma tazminatı isteğine ilişkindir. İstinaf edenlerin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle davacıların 11.06.2014 tarihinde meydana gelen ve desteğin ölümü ile sonuçlanan çift taraflı trafik kazasına karışan ve %90 oranında kusurlu bulunduğu anlaşılan … plâka sayılı araç sürücüsü ile aracın trafik sigortacısına karşı yöneltilen ve destekten yoksun kalma tazminatı isteğine ilişkin bulunan Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/697 Esas sayılı davada, davalı sigorta şirketi tarafından yargılama sırasında kusur oranlarının baz alınmasıyla yapılan ödemenin davacı tarafça kabûl edilmesiyle; maddi tazminata yönelik talepler konusunda karar verilmesine yer olmadığına ilişkin bulunan 16.04.2015 gün 2015/323 sayılı kararın 14.10.2015 tarihinde kesinleşmesi karşısında görülmekte olan davanın kalan %10 kusura ilişkin bulunduğunun kabûl edilmesinde ve hükme esas alınan ve davacıların toplam zarar miktarlarının ne olduğunu belirleyen 30.09.2016 günlü raporun dosyaya, oluşa, Yargıtay uygulamalarına uygun, denetlenebilir gerekçeler içermesine ve bu belirlemeler baz alınarak %10 kusur oranına göre yazılı olduğu şekilde davanın kısmen kabûlüne karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacılar vekilinin tüm istinaf itirazlarının HMK.m.353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usul ve yasaya uygun bulunan Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/12/2016 gün ve 2015/497 – 2016/1293 sayılı kararına karşı davacılar vekilince yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılar ihtiyari dava arkadaşı olmaları nedeniyle her birinden ayrı ayrı alınması gereken maktu istinaf karar ve ilam harcının alınmış olduğu belirlendiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacılar tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İncelemenin duruşmasız yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/7/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK. m. 361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.19/04/2018.