Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/703 E. 2020/88 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/703
KARAR NO: 2020/88
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 28/01/2018
NUMARASI: 2018/477 D. İş – 2018/477 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/01/2020
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Başvuran vekili sigorta tahkim komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı … nezdinde ZMM sigortalı bulunan … plaka sayılı araç ile … plaka sayılı aracın karıştığı 20/08/2016 günlü trafik kazasında, … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan davacı …’in yaralanarak sakat kaldığını, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, polis memuru olan davacının kaza anında 3.756,55-TL gelire sahip bulunduğunu, sigorta şirketine yapılan başvurudan ise sonuç alınamadığını, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Başkanlığınca düzenlenen 05/05/2017 günlü rapordan da anlaşılacağı üzere kaza sırasında davacının %16,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiğinin ve 180 gün süre ile geçici iş göremezliğe uğradığının belirlendiğini, ayrıca karşılanmamış tedavi gideri de bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, rapor bedeli olan 1.200,00-TL dahil olmak üzere 5.001,00-TL maddi tazminatın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 25/08/2017 günlü ıslah dilekçesi ile de kalıcı ve geçici iş göremezlik zararına ilişkin istek miktarını 218.395,00-TL’ye çıkardıklarını açıklayarak, 1.200,00-TL’lik Adli Tıp Rapor ücretini de yargılama gideri olarak davalı tarafa yükletilmesini istediklerini bildirmiştir. Davalı … vekili cevabında özetle; davacının yaralanmasıyla sonuçlanan çift taraflı trafik kazasına karıştığı ileri sürülen … plaka sayılı aracın vekil edeni şirket nezdinde, ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, ancak davacının başvuru sırasında ibrazının zorunlu olduğu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında belirtilen belgeleri, ibraz etmemesi nedeniyle, isteğinin karşılanamadığını, eksik belge ile yapılan başvurunun usulüne uygun bir başvuru olmaması nedeniyle, görülmekte olan tahkim davasının usulden reddi gerektiğini; vekil edeninin sorumluluğu yoluna gidilecek olur ise de, kazanın oluşumuna katkı sağlayan araç sürücülerinin kusurları ile sürekli maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesini ve tazminat hesaplamasının da 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Genel Şartlarında düzenlenen usul ve şartlara göre yapılmasını istediklerini, ayrıca geçici iş göremezlik talebinin teminat dışı olduğunu, zira tedavi giderlerine ilişkin sorumluluğunun SGK’ya geçtiğini savunmuştur. Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davalı … nezdinde trafik sigortalı olan … plaka sayılı araçla, dava dışı … plaka sayılı aracın karıştığı 20/08/2016 günlü çift taraflı trafik kazasında, … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanarak %16,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, ayrıca kaza tespit tutanağındaki belirlemelere göre kazanın oluşumunda … plaka sayılı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, karşı araçta yolcu olarak bulunan davacının ise herhangi bir kusuru olmadığı, TRH 2010 Yaşam Tablosu baz alınarak düzenlenen aktüer bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere, davacının geçici iş göremezlik zararının 22.405,00-TL, kalıcı sakatlık zararının 194.990,00-TL olduğu, bu durumda toplam 218.395,00-TL maddi tazminatın davalı tarafça karşılanması gerektiği, ıslah dilekçesinde ki talep gözetildiğinde de Adli Tıp sağlık kurulu için yapılan 1.200,00-TL’lik giderin yargılama giderlerine eklenmesi gerektiği görüşünden hareketle, başvurunun kabulü ile 218.395,00-TL tazminatın 24/05/2017 tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte … Sigortadan alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiş, davalı … vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine yaptığı itiraz üzerine, itiraz hakem heyetince; itirazın reddine karar verilmiş, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, davalı … vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri; yeterli belge ile yapılmayan başvuru nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ve kabule göre de, maluliyetin varlığı ve oranının 01/06/2015 tarihinde değişen ZMM Sigorta Genel Şartları uyarınca Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporlarına İlişkin Mevzuata göre belirlenmesi gerekirken kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen raporun hükme esas alınmasının doğru olmadığı, ayrıca geçici iş göremezlik dönem zararının da teminat kapsamında bulunmadığının gözardı edildiği hususlarına yöneliktir.
Dava; trafik kazası sonucunda meydana gelen bedensel zararın giderilmesi isteğine ilişkindir. 14/05/2015 tarihli 29355 sayılı resmi gazetede yayınlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 01/06/2015 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Davalının, davalı … şirketinin sorumluluğunun kapsamını belirleyen poliçenin başlangıç tarihi de 02/08/2016 dır.Bu durumda, davalı … şirketinin sorumluluğun dayanağını ve kapsamını belirleyen trafik sigortası poliçesinin ayrılmaz bir parçası olan, genel işlem koşulu niteliği de taşımayan ve Hazine Müsteşarlığı tarafından düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının kapsamı tüm taraflarca bilindiğinden ve poliçenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda maddi tazminatların nasıl hesaplanacağı ve hesap yönteminin ne olacağına dair açık bir düzenleme bulunmadığından; poliçenin düzenlenme tarihi itibariyle işletenin hukuki sorumluluğunu poliçe ve genel şartlar kapsamında üstlenen sigortacıya karşı yöneltilen davalarda hesaplama ve değerlendirmelerin 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren genel şartlardaki esaslara göre yapılması gerektiği konusunda duraksamamak gerekir. Sürekli sakatlık teminatı, ilgili genel şartların A.5/c maddesinde düzenlenmiş yine genel şartlara ek olarak çıkarılan cetvel Ek:3’te sürekli sakatlık tazminatı hesaplamasının ne şekilde yapılacağı belirtilmiştir. Ek:3 cetvelin 3.maddesinde 01/06/2015 tarihinden sonra meydana gelecek trafik kazalarında TRH-2010 tablosunun dikkate alınacağı açıklanmış, yine diğer maddelerde de, sürekli sakatlık tazminatının ne şekilde hesaplanacağı ifade edilmiştir.Ayrıca genel şartlar A:5/c maddesinde, sürekli sakatlık tazminatına ilişkin sakatlık oranının belirlenmesinde, Sakatlık Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporlarına İlişkin Mevzuat doğrultusunda hazırlanacak sağlık kurulu raporu dikkate alınacağı belirtilmiştir. Davacının maluliyetine ilişkin olarak hükme esas alınan ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilimdalı öğretim üyeleri tarafından düzenlenen 05/05/2017 tarihli raporun Sakatlık Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporlarına İlişkin Mevzuat doğrultusunda değil, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazama Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlanmış olduğu, dolayısıyla kalıcı sakatlık bakımından yetersiz ve geçersiz rapor niteliği taşıdığı anlaşıldığından, bu raporun esas alınması sonucunda, yazılı biçim ve şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenle, tahkim komisyonunca yukarıda açıklanan şekilde işlem ve değerlendirme yapılarak, usulüne uygun bir biçimde düzenlenmiş maluliyet ilişkin rapor temin edilmeli ve ondan sonra genel şartlardaki hesaplama yöntem ve şekli kullanılarak kalıcı sakatlığa ilişkin zararın kapsam ve miktarının belirlenmesi gerekirken, bunun yapılmamış olması hali, HMK.m.353/1-a/6 hükmü kapsamındaki hali oluşturacağından, sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerle kabulü ile, Sigorta Tahkim Komisyonunca verilen kararın kaldırılması gerektiği, kaldırma gönderme gerekçesi gözetildiğinde, davalının diğer istinaf itirazlarının bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığı sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda gösterilen nedenlerle KABULÜ ile, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 04/01/2018 gün ve 2017/İ.5560-2018/İHK-79 sayılı kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA; 2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde işlem, değerlendirme ve yargılama yapılmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonuna GÖNDERİLMESİNE, kaldırma-gönderme gerekçesi dikkate alındığında davalı … vekilinin yukarıda açıklanan hususlar dışında kalan diğer istinaf itirazlarının bu aşamada değerlendirilmesine YER OLMADIĞINA, 3- İstinaf yasa yoluna başvuran davalı … tarafından peşin olarak yatırılan 35,90-TL maktu ve 3.693,74-TL nispi istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE, 4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5-Davalı … tarafından istinaf aşamasında yapılan diğer giderlerin Sigorta Tahkim Komisyonunca yeniden yapılacak yargılama sonunda verilecek hükümle birlikte değerlendirilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 16/01/2020