Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/512 E. 2020/59 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/512
KARAR NO : 2020/59
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/10/2017
NUMARASI : 2016/908 E., 2017/827 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/01/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın davalı …’nin maliki olduğu … plakalı aracın sürücüsünün kusurlu olarak sebebiyet verdiği kaza neticesi hasarlandığını, müvvekili şirket tarafından sigortalısına hasar bedeli ödendiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.724,00-TL hasar bedelinin 15/05/2015 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesin ile; öncelikle davaya konu kaza ile müvekkil şirketin hiçbir bağlantısının bulunmadığını, kazanın 31/03/2015 tarihinde saat 09:25’te meydana geldiğinin kaza tespit tutanağı ile sabit olduğunu, kazaya sebep olduğu belirtilen … plâkalı aracın 31/03/2015 tarihinde saat 08:30’da şirketin garajına girdiğini ve kaza saatinde garajda bulunduğunu, işyeri giriş/çıkış kayıtlarından bu durumun açıkça belli olduğunu, müvekkil şirketin aracının kazaya karışmadığını, ayrıca kaza tespit tutanağından da sürücü …’nın kusurlu olduğunun belirlendiğini, aracın kiralık araç olduğunu, diğer davalı … San. ve Tic. A.Ş.’den kiralandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; kazaya karıştığı ileri sürülen … plâkalı aracın 25/12/2012 tarihli araç kiralama sözleşmesi ile 11/01/2013 – 11/01/2016 tarihleri arasında 36 ay süre ile … Tic. Ltd. Şti.’ye kiralandığını ve araç teslim tutanağı ile teslim edildiğini, aracın uzun süreli araç kiralama sözleşmesi ile kiralanmış olması nedeniyle işleten sıfatının sona erdiğini, bu nedenle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu belirtmiştir. Mahkemece, davalıların maliki ve kiracısı olduğu aracın kazaya karıştığına ilişkin sigortalı aracı kullanan sürücünün beyanı dışında resmi nitelikte bir delil veya kamera kaydı bulunmadığı, davacı tarafça sigortalı aracı kullanan sürücü dışında başka şahısların tanık olarak bildirilemediği, beyanı alınan sigortalı aracı kullanan tanık …’nın bizzat kazaya karışması nedeniyle sübuta ilişkin olarak beyanının tek başına yeterli görülmediği, bu anlamda davacı tarafça davacının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.Davacı vekilinin istinaf sebepleri; kaza tespit tutanağına göre kazanın davalıların ilgili olduğu aracın sıkıştırması sonucu meydana geldiğinin açık olduğu, sigortalı araç sürücüsünün beyanından da kazaya … plâkalı aracın sebep olduğunun anlaşıldığı, verilen kararın hatalı olduğu hususlarına ilişkindir.Dava, trafik kazası nedeniyle sigortalısına ödeme yapan kasko sigortacısının ödediği bedelin zarardan sorumlu olduğunu belirttiği davalılardan tahsili talebine ilişkin bulunmaktadır. İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenine, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, kaza tespit tutanağının sigortalı araç sürücüsü …’nın beyanı doğrultusunda düzenlenmiş olmasına, kaza tespit tutanağında kazaya sebep olduğu belirtilen … plâkalı araçla ilgili herhangi bir ize rastlanmamış olduğunun belirtilmesine, sigortalı araç sürücüsü …’nın … plâkalı aracın sıkıştırması sonucu şerit değiştirerek … plâkalı araca çarptığını belirtmesine, … plâkalı araç sürücüsü …’ün davacı tanığı olarak alınan beyanında …’nın yönetimindeki aracın birdenbire kendisi sol şeritte ilerlerken önüne geldiği ve çarpma meydana geldiği, …’nın kullandığı aracı sıkıştırdığı iddia edilen diğer aracı görmediği yönündeki beyanı dikkate alındığında sadece sigortalı araç sürücüsü …’nın beyanına itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmesinin mümkün bulunmamasına, kaldı ki … plakalı aracın kazaya sebebiyet verdiğinin davacı … şirketince ispatlanamamasına, davacı … şirketince dosyaya başka bir delil de sunulmamış olmasına göre mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesinde usûl ve yasaya aykırılık bulunmamakta olup davacı vekilinin istinaf talebinin HMK.353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Usûl ve yasaya uygun İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/10/2017 tarih ve 2016/908 E., 2017/827 K. sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davacıdan alınması gerekli 54,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından davalı tarafından yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00-TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, 3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 4- İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/11/2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanunun 42 nci maddesi ile değişik HMK.m.362/1-a hükmü gereğince kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.16/01/2020