Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/505 E. 2019/4129 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/505
KARAR NO : 2019/4129
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/10/2017
NUMARASI : 2014/723 E. – 2017/701 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/12/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edeni sigorta şirketi nezdinde, birleşik kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan ve … San ve Tic Şirketine ait olan … plaka sayılı kamyonetin … Altyapı İnşaatında bulunan depoda 11/06/2013 tarihinde meydana gelen yangın sırasında hasarlandığını, hasar bedeli olan 8.449,00-TL’nin sigortalıya ödendiğini, yangının meydana gelmesinde … şirketinin haksız fiil hükümlerince sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek meydana gelen araç hasar bedelinin … projesi inşaatının yüklenicisi olan … adına, İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesiyle üstlenen davalı sigorta şirketinden rücuan tahsilen karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; vekil edeni şirket tarafından düzenlenen poliçenin …San. Ve Tic. Ltd.Şti ve taşeron olarak … adına düzenlendiğini, davacı tarafın hangi genel hüküm ya da özel kloza dayanarak talepte bulunduğunun açıklanmadığını, poliçeye ek zeyilname ile eklenen 3. şahıs mali mesuliyet teminatından talepte bulunulduğunun kabulü halinde ise; araç sahibinin … şirketi olduğunun belirtilmesine göre, poliçede aynı zamanda sigortalı olarak yeralmaları nedeniyle 3. şahıs sayılmayacağını, … şirketinin İnşaat Poliçesinde taşoron olarak sigortalı bulunduğunu, 3. Şahıs Mali Mesuliyet Sigortası genel şartları 3.A/3. maddesi gereğince teminat dışı bırakılan hallerden olduğunu, düzenlenen poliçede çapraz sorumluluk klozu da bulunmadığını, ayrıca poliçede iş makinesi veya ekipman klozunun da bulunmadığını, ayrıca her bir hasarda 30.000 EURO muafiyet bulunduğunu, dolayısıyla talebin poliçenin teminatı kapsamı dışında olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı gözetilerek; davacı şirketin talebinin, davalı sigorta şirketi nezdinde düzenlenen poliçenin teminatı kapsamında olmadığı görüşünden hareketle davanın reddine karar verilmiştir.Karara karşı; davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başurulmuştur.Davacı vekilinin istinaf nedenleri; davanın konusunu oluşturan talebin davalı sigorta şirketi nezdinde düzenlenen poliçe teminatı kapsamında olmasına rağmen, hatalı belirleme ve değerlendirmelere dayanan bilirkişi raporları doğrultusunda talebin teminat dışı olduğu görüşünden hareketle, davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu hususuna ilişkindir.Dava; kasko sigortacısının ödediği hasar bedelinin zarar sorumlusu olduğunu ileri sürülen şirketin iş yeri sigortacısından rücuan tahsili isteğine ilişkindir.İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle taraflar arasındaki ilişkiye uygun, tarafların tüm iddia ve savunmalarının da tartışıldığı, denetlenebilir gerekçeler içeren ve birbirini teyit eder nitelikte bulunan uzman kişilerce düzenlendiği anlaşılan 28/12/2015 günlü kök, 02/11/2016 günlü ek ve 16/06/2017 günlü bilirkişi raporlarındaki belirleme ve değerlendirmelerin hükme esas alınmasında ve söz konusu bu raporlarda belirtilen nedenlerle davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1- İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/10/2017 gün ve 2014/723 esas ve 2017/701 sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca, istinaf yasa yoluna başvuran davacıdan alınması gerekli 44,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcıdan, peşin olarak yatırılmış olduğu anlaşılan 35,90-TL’nin düşümü ile kalan 8,50-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle taraflar yararına avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,4-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.m.362/1-a hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 19/12/2019