Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/3559 E. 2021/25 K. 13.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/3559
KARAR NO: 2021/25
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/09/2018
NUMARASI: 2015/302 E., 2018/802 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/01/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; 29/09/2011 tarihinde … plakalı kamyonet ile Yazıkonak beldesinden tarlaya çalışmak üzere … Köyü’ne giderken sürücü …’nin mucurlu yolda direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu takla atmasıyla, bu araçta yolcu olarak seyahat etmekte olan müvekkil …’ın yaralandığını, davalı sigorta şirketine … poliçe numarası ile sigortalı … plakalı aracın sürücüsünün sebebiyet verdiği kaza sonucu müvekkilin yaralandığı ve sakat kaldığını, müvekkil 29/09/2011 tarihinde trafik kazası nedeniyle uğramış olduğu sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik zararının tazmini için fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla tüm zarar sorumlularına karşı müştereken ve müteselsilen 5.000,00-TL harca esas değerle açmış olduğu belirsiz alacak davasının kabulüne, davalının temerrüt tarihinden itibaren avans faizine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Bilahare istenen maddi tazminatı 10.393,73-TL’ye yükselmiştir. Davalı vekili; Öncelikli olarak görev itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini, zararlandırıcı olayın haksız fiil nevinden olması, davanın 3.şahsın sigortacısına yönetilmiş olası ve huzurdaki davanın sürekli sakatlık tazminatı ile ilgili olması sebebiyle davaya konu iş ticari iş niteliğinde olmadığından davacı ancak yasal faiz talep edebileceğinden haksız avans faizi talebinin reddine karar verilmesini, temerrütün her halükarda ancak, dava dilekçesinin tebliğ edildiği günü takip eden sekizinci günden itibaren söz konusu olabileceğine karar verilmesini, Yargıtay Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı ve 6111 sayılı yasa gereğince davacı tarafın tedavi gideri ve geçici işgöremezliğe ilişkin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini, kusur bilirkişisi incelemesinin ihtisas kurulları olan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi veya İstanbul Teknik Üniversitesi Trafik Kürsüsü tarafından yapılmasına karar verilmesini, Yargıtay kararı doğrultusunda dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’na gönderilmesine karar verilmesini, tazminat hesaplamasında, davacının kendi kusurunun da olması nedeniyle ayrıca bir kusur indirimi yapılmasına karar verilmesini, müvekkil şirket dava açılmasına keyfi ve haksız olarak sebep olmadığından yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda “Dava; Trafik kazası sebebiyle açılan maluliyet tazminatı talebine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı tarafça; 29.09.2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı kamyonette yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı ve malul kaldığından bahisle davaya konu trafik kazası nedeniyle uğramış olduğu sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik zararının davalı taraftan tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamına alınan bir hüküm kurmaya elverişli bulunan Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan alınan 10/11/2017 tarihli ATK raporunda belirlendiği üzere; davaya konu kaza nedeniyle davacının E cetveline göre %9.0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği, ATK raporu nazara alınarak düzenlenen 07/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda ise; … plakalı kamyonet davalı Sigorta şirketi tarafından ZMSS poliçesi ile … adına 01/11/2010-01/11/2011 tarihleri arasında kaza başına 1.750.000,00-TL, kişi başına sürekli sakatlık tazminatı 175.000,00-TL teminatla sigortalandığı, hazine müsteşarlığı tarafından 01/11/2011 itibariyle kaza tarihinden de geçerli olacak şekilde teminat limiti kişi başına 200.000,00-TL kaza başına 2.000,00-TL tutarına arttırıldığı ve …’ın 15/02/2018 hesap tarihi itibarıyla 36.270,40-TL tazminatı teminat limiti dahilinde olduğu, davacının davaya konu kaza sırasında yolcu olarak araçta bulunması nedeniyle kusursuz olduğu, dava dışı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun kabulü gerektiği, … Sigorta AŞ. tarafından …’a 06/05/2014 de ödenen 19.308,06-TL tazminatın 15/02/2018 hesap tarihi itibarı ile güncellenmiş değerinin 25.876,67-TL olduğu ve hesap edilen toplam 36.270,40-TL tazminatından mahsup edildiğinde 10.393,73-TL tazminat talep edebileceği, dava dosyasında davalı sigorta şirketine tazminat ödenmesi için ilgili belgelerle birlikte dava öncesinde 24/02/2012 tarihinde ihtar edildiğine ilişkin belge bulunduğundan davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt başlangıç tarihinin 13/03/2012 tarihi olduğu, kazaya karışan … plakalı kamyonet ticari sınıftan bir araç olduğundan 13/03/2012 temerrüt tarihi itibariyle avans faiz talep edebileceğinin belirlendiği, bu nedenle davacı tarafça açılan davanın ıslah dilekçesi de nazara alınarak kabulü ile 10.393,73-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 13/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesi gerekmiştir” gerekçesiyle “1-Davanın KABULÜ İLE; 10.393,73-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 13/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine” karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekilinin istinaf nedenleri : Ödeme tarihi olan 06.05.2014 tarihinden itibaren faize hüküm kurulması gerekirken, 13.03.2012 tarihinden itibaren faize hüküm kurulmuş olmasının ve yasal faize hüküm kurulması gerekir iken avans faizine karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğuna ilişkindir. İstinaf edenin sıfat ve istinaf nedenleri ve kapsamı ile sınırlı olarak yapılan incelemede: Dava, trafik kazası sebebiyle ZMM sigortacısı aleyhine açılan maluliyet tazminatı talebine ilişkindir. 1- Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK’nun 99/1. maddesi ile ZMSS Genel Şartları’nın B.2. maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Somut uyuşmazlıkta davalı sigorta şirketinin, hükmolunan tüm tazminat yönünden davacı tarafın kendisine başvuru tarihi olan 24/02/2012 tarihinden 8 iş günü sonra, yani 08/03/2012 tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilerek, tüm tazminat tutarına bu temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekli ve mahkemece, temerrüt tarihi 13/04/2012 olarak kabul edilmesi hatalı ise de istinaf eden davalının sıfatına göre bu yöne ilişen istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. 2-Diğer yandan davalı sigorta şirketine ZMM sigortası ile sigortalı olan ve trafik kazası yapan … plakalı araç kamyonet olup, ticari nitelikte bulunduğundan yerleşik uygulamaya göre ticari işlerde verilen avans faizi istenmesi mümkün olduğundan, davalı vekilinin bu yöne ilişen istinaf itirazı da yerinde görülmemiştir. Hal böyle olunca, dosyadaki bilgi ve belgelere, mahkemenin dosya kapsamına uygun gerekçesine ve ulaşılan sonuçta herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle HMK m.353/1-b/1 uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 18/09/2018 gün ve 2015/302 E.- 2018/802 K. sayılı kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK m. 353/1-b/1 gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Alınması gereken 709,99 TL harçtan peşin yatırılan 142,00TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 569,99 TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir KAYDINA, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde BIRAKILMASINA, HMK. nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.nun 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.13/01/2021