Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/2790 E. 2020/3686 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2790
KARAR NO : 2020/3686
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/04/2018
NUMARASI : 2017/197 E. – 2018/323 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/11/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09.10.2012 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin seyir halindeyken tescilsiz römorka çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, bu kazada davacıların desteğinin hayatını kaybetmesi nedeniyle davacıların destekten yoksun kaldıklarını, ZMMS poliçesi olmayan aracın üçüncü kişilere verdiği zararlardan dolayı davalı … Hesabının sorumluluğunun bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, her bir müvekkili için 100.-TL olmak üzere toplam: 400.-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya sebebiyet veren tescilsiz araç nedeniyle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, kazaya karışan römorkun herhangi bir araca bağlı olmadığından motorsuz araç kapsamında olup, müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece; “Her ne kadar davacı yukarıda özeti verilen iddialar muvacehesinde müteveffa’nın motorla seyir halinde iken römorka çarptığı bu sebeple şahsın vefat ettiği, Ankara 1. ATM 2015/498 Esas sayılı dosyasında ise davacıların motosiklet ZMM poliçesini yapan sigorta şirketine dava açıp bu davada tazminata hak kazanmış olmaları, aynı kaza sebebiyle bu sefer tescilsiz römork dolayısıyla …nın sorumlu olduğundan bahisle bu dava açılmış olmakla; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu md. 102’ye göre; “Bir römorkun veya yarı römorkun veya çekilen bir aracın sebep olduğu zarardan dolayı, çekicinin işleteni, motorlu aracı işletenin sorumluluğuna ilişkin hükümlere göre sorumlu tutulur. Çekilen araçla ilgili olarak sorumluluk genel hükümlere tabidir. Çekicinin sorumluluk sigortası, çekiciyi işletenin, römorkun sebep olduğu zarardan dolayı sorumluluğunu da kapsar” düzenlemesi uyarınca römorktan dolayı römorkun bağlı olduğu çekicinin sorumluluk sigortasının sorumluluğu yoluna gidilmesi gerekliliği, davacı vekilinin 16.02.2018 tarihli, beyanında römorkun Tahir Asal isimli şahısın aracına ait olduğu yönünde iddia bulunmasına karşın önce bu aracın ZMMS var ise buna dava yoluna gidilmesi yoksa römork sebebiyle römorkun tescilsiz olduğundan bahisle …nın sorumlu olduğuna dair iddianın hukuken dinlenebilmesinin mümkün olmaması nedeniyle yerinde olmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/7030, Karar No: 2018/122 sayılı ilamında ” Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’ndan yararlanma olanağının ortadan kalkmış olması durumunda, 5684 Sayılı Yasa’nın 14. maddesi gereğince kazaya neden olan motorlu aracın kimliği belirsiz ise, kaza sırasında geçerli poliçesi yoksa veya eksikse, poliçeyi düzenleyen sigorta şirketi iflas etmişse veya ruhsatı iptal edilmişse, çalınan veya gasp edilen araçlardan dolayı işleten sorumlu tutulamıyorsa, …’na başvurulabilecektir. … işletenin kusuru nispetinde sorumludur.” içtihadına yer verilmiştir. Römork motorlu araç olmayıp … isimli şahsın çekicisinin sigorta durumu değerlendirilmeden” dava açıldığı gerekçesi ile; Davanın REDDİNE, karar verilmiştir.Davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; kazaya römorkun tescilsiz ve plakasız olduğunu bu nedenle …nın sorumlu olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 09.10.2012 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin seyir halindeyken tescilsiz römorka çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, bu kazada davacıların desteğinin hayatını kaybetmesi nedeniyle davacıların destekten yoksun kaldıkları anlaşılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 102/1 maddesinde açıkça bir römorkun veya yarı römorkun veya çekilen bir aracın sebep olduğu zarardan dolayı, çekicinin işleteninin, motorlu aracı işletenin sorumluluğuna ilişkin hükümlere göre sorumlu tutulacağını ve çekilen araçla ilgili olarak sorumluluğun genel hükümlere tabi olduğunun, çekicinin sorumluluk sigortasının ise çekiciyi işletenin ve römorkun sebep olduğu zarardan dolayı sorumluluğunu da kapsayacağının açıkça düzenlenmesi karşısında davacının yerinde olmayan istinaf taleplerinin HMK 353/1/b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1)2- Alınması gereken 54,40 -TL harçtan peşin yatırılan 35,90-TL nispi karar ilam harcınınn düşümü ile 18.10-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK.m.361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.12/11/2020