Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/2352 E. 2020/3764 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2352
KARAR NO: 2020/3764
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/05/2018
NUMARASI: 2013/390 E. – 2018/494 K.
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/11/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … nezdinde ZMM sigortalı bulunan … plaka sayılı kamyonun sürücüsü ve maliki bulunan …’ın 25/08/2009 tarihinde söz konusu araçla yaptığı tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiğini ileri sürerek fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla (belirsiz alacak) …’ın ölümü ile desteğinden yoksun kalan ve 3.kişi konumunda bulunan davacı eş için cenaze ve defin giderleri ile destekten yoksun kalma tazminatına karşılık olmak üzere 1.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek avans faiziyle birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiş, ayrıca destek zararının hesaplanmasında kullanılmak üzere müteveffanın … plaka sayılı araçla taşımacılık yaptığı gözetilerek emsal gelirinin tespit edilmesini talep etmiş; 05/05/2017 günlü bedel arttırım dilekçesi ile de istek miktarını poliçe limiti olan 150.000,00-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır. Davalı … vekili cevabında özetle; dava konusu trafik kazasına neden olduğu ileri sürülen aracın vekil edeni sigorta şirketi nezdinde 30/05/2009-30/05/2010 tarihleri arasını kapsar biçimde ZMM sigortalı olduğunu, poliçe limitinin 150.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, ancak kazana ölen …’ın aracın sürücüsü ve işleteni olması ve kazanın da tam kusuru neticesinde meydana gelmesi nedeniyle davacının destek tazminatı talep etme hakkının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece; iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı gözetilerek, 25/09/2009 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasının oluşumunda müteveffa sürücü …’ın tam kusurlu olduğu, davacının ise ölenin eşi bulunduğu, bu durumunda davalı … şirketinden uğramış olduğu destek zararı ile cenaze ve defin giderlerini isteyebileceği görüşünden hareketle; hükme esas alınan aktüer bilirkişi kök ve ek raporu doğrultusunda; “Davanın KISMEN KABULÜ ile, 94.654,10 TL toplam tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,” karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilinin istinaf nedenleri; müteveffa …’ın sağlığında sahibi olduğu … plaka sayılı kamyonuyla taşımacılık yapan kamyon şoförü olduğu ileri sürülerek emsal ücrete ilişkin belgeler sunulmuş olduğu halde ölenin gelirinin asgari ücret olarak kabul edilmesinin hatalı olduğu, kabule göre de Yargıtay uygulamalarına göre hesaplamanın hükme en yakın verilere ve bilinen asgari ücretlere göre yapılması gerekirken 06/07/2015 günlü bilirkişi raporundaki belirleme ve değerlendirmelere göre bulunan miktarın hüküm altına alınmış olmasının doğru olmadığı hususlarına ilişkindir. Davalı vekilinin istinaf nedenleri ise; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 01/11/2017 gün ve 2017/17-1315 Esas – 2017/1239 sayılı içtihadı gereği davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunmadığı açık olduğu ve kaza anında …’ın %33 promil alkollü olması nedeniyle görülmekte olan dava bakımından alacaklı-borçlu sıfatlarının birleştiği halde bu yöndeki itirazlar üzerinde durulmadan ve herhangi bir açıklama yapılmadan karar verilmiş olmasının da doğru olmadığına yöneliktir. Dava, trafik kazası sonucunda meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak açılmış destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve defin giderlerinin tahsili isteğine ilişkindir. Destekten yoksun kalma zararının belirlenmesinde hüküm tarihine en yakın tarihteki verilere göre hesaplama yapılacağı ve tazminat hesaplamasında etkili unsurlardan biri olan asgari ücretin artması halinde bu durumun hesaplamada dikkate alınması gerektiği açık olup, yerleşmiş yargısal içtihatların da bir gereğidir. Diğer bir ifade ile tazminat hesabına etkili unsurlardan olan asgari ücret kamu düzeni ile ilgili olup aynı davada asgari ücretin artması halinde bunun mahkemece resen dikkate alınması gerekir. Somut olaya dönüldüğünde 06/07/2015 tarihinde düzenlenen ve hükme esas alındığı anlaşılan aktüer bilirkişi raporuna davacı tarafça itiraz edilmiş olduğundan söz konusu raporun davacı taraf açısından kesinleştiği veya davalı taraf için usulü kazanılmış hak oluşturduğu söylenemeyeceğinden, tazminat belirlemesinin hüküm tarihine en yakın asgari ücret esas alınarak yapılması ve aktuer bilirkişiden bu durum dikkate alınarak ek rapor düzenlemesinin istenilmesi gerekirken karar tarihinden çok önce düzenlendiği anlaşılan 06/07/2015 günlü aktuer bilirkişi rapor doğrultusunda destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olarak karar verilmiş olması HMK.m.353/1-a/6 hükmü kapsamındaki hali oluşturacağından davacı vekilinin bu yöne ilişin istinaf isteğinin kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması, kaldırma gerekçesi gözetildiğinde davacının diğer, davalı tarafın ise tüm istinaf itirazlarının bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığı sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/05/2018 gün ve 2013/390 E.- 2018/494 K. sayılı kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın belirtilen şekilde işlem ve yargılama yapılarak yeniden bir hüküm kurulmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, Kaldırma-Gönderme kararının gerekçesi gözetildiğinde davacı tarafın diğer, davalı … şirketinin ise tüm istinaf itirazlarının bu aşamada değerlendirilmesine YER OLMADIĞINA, 3-İstinaf yasa yoluna başvuran taraflarca peşin olarak yatırılan istinaf karar ve ilam harçlarının istek halinde kendilerine İADESİNE, 4-Davacı ve davalı tarafından yapılan diğer istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda verilecek hükümde dikkate alınmasına, 5-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, HMK.m. 353/1-a/6 hükmü uyarınca ve dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 19/11/2020