Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/2197 E. 2020/3408 K. 01.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/2197
KARAR NO : 2020/3408
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/02/2017
NUMARASI : 2014/55 E. – 2017/64 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/10/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’ın 05/01/2013 tarihinde diğer davalı olan babası …’a ait … plakalı araçla %100 kusurlu olarak müvekkillerinden …’nın eşi … çarparak ölümüne sebep olduğunu, müvekkilinin eşinin aşçı olarak çalıştığını, yeterli aylık gelire sahip olduğunu ölümüyle ailesinin destekten yoksun kaldığını, kazaya sebebiyet veren aracın sigortasının … şirketine kayıtlı olduğunu, anılan nedenlerle şimdilik 16.000,00 TL maddi, destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işletilecek faiziyle tüm davalılardan (sigorta şirketi için faiz başlangıcının temerrüt tarihinden olmak kaydı ile) 84.000,00 TL manevi tazminatın ise olay tarihinden işletilecek yasal faiziyle işleten ve sürücüden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen aracın müvekkili şirkete 17/01/2012/2013 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk(Trafik) sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olduğunu, manevi tazminatın teminat dışında olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, kaza tarihinden itibaren faiz talebinin reddine ve dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı … vekilinin cevap dilekçesi vermediği, 17/04/2014 tarihli ön inceleme duruşmasında; ceza dosyasının sonuçlanmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, davalı …’a usulüne uygun dava dilekçesi ile tensip zabtının tebliğ edildiği ve cevap dilekçesi vermediği anlaşılmıştır. Davacılar vekili 30/04/2014 tarihli dilekçe sunarak borçlulardan … A.Ş. nin poliçe limiti sınırlarında ödeme yapmış olması nedeniyle davalı … yönünden davadan feragat ettiğini bildirmiştir.Mahkemece” Manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerektiği” gerekçesi ile;1-Davacıların maddi tazminat talepleri açısından 30/04/2014 tarihli beyan dilekçesi dikkate alınarak feragat nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına,2-Davacıların manevi tazminat talepleri açısından Davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine,a)12.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı …’ya verilmesine,b)12.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı … veleyaten annesi …’ya verilmesine, c)12.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı … veleyaten annesi …’ya verilmesine,d)Fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, karar verilmiştir.Karara karşı …, …, …, … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur…., …, …, … vekili istinaf dilekçesinde; istinaf edenlerin ölen destek … anne-babası ve kardeşleri olduğunu, bu nedenle manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; davalılardan …’ın 05/01/2013 tarihinde diğer davalı olan babası …’a ait … plakalı araçla davacıların desteği …’nın kullandığı motorsiklete çarpması sonucu meydana gelen kazada davacıların desteğinin vefat ettiği ve davacıların destekten yoksun kaldığı anlaşılmıştır. Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır. Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacıların desteğinin vefat etmiş olması, ölenin yaşı, tarafların, dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması, ölen desteğin anne-babası ve kardeşleri olan istinaf eden davacılar yararına da bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken taleplerin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, ancak bu hususun giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın HMK 353/1-b/2 maddesi uyarınca kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1- … Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/01/2013 tarih ve 2014/55 E., 2017/64 K. sayılı kararına karşı davacılar vekili tarafından yapılan istinaf talebinin HMK 353/1/b-2 maddesi uyarınca KABULÜNE, 1/1- İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar vekili tarafından yatırılan 35,90-TL nispi karar ve ilam harcının istek halinde iadesine, 1/2- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,1/3- İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına,2- … Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/01/2013 tarih ve 2014/55 E., 2017/64 K sayılı kararının kaldırılmasına, 2/1-Davacıların maddi tazminat talepleri açısından 30/04/2014 tarihli beyan dilekçesi dikkate alınarak feragat nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına,2/2-Davacıların manevi tazminat talepleri açısından Davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine,a)12.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı …’ya verilmesine,b)12.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı … veleyaten annesi …’ya verilmesine,c)12.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacı …. veleyaten annesi …’ya verilmesine,d)Davacı … için 6.000-TL davacı … için 6.000-TL , davacı … için 4.000-TL, davacı … için 4.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/01/2013 tarihinden itibaren davalılar … ve …’dan alınarak bu davacılara ödenmesine, bu davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,2/3-Davacı tarafça yapılmış 24,30 tl başvurma harcı, 341,55-TL peşin harç ile 154,33 tl yargılama giderinin davalılar … ve …’dan alınarak davacılara verilmesine,2/4-Davalılar tarafça yapılmış yargılama gideri bulunmadığından bununla ilgili karar verilmesine yer olmadığına,2/5-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 4.310,00 tl vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacılar …, …’ya verilmesine,Davacılar …, …, … ve …’nın kabul edilen manevi tazminat talepleri yönünden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca her bir davacı için ayrı ayrı 3.400-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak bu davacılara verilmesine,2/6-Red edilen miktar üzerinden hesaplanan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 3.400-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı …’a verilmesine,2/7-Alınması gereken 3.825,36-TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 341,55-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.483,80-TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına 2/8-Taraflarca yatırılan gider avansından sarfı yapılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/11/2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanunun 42 nci maddesi ile değişik HMK.m.362/1-a hükmü gereğince kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.01/10/2020