Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/195 E. 2019/4127 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/195
KARAR NO : 2019/4127
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 07/12/2017
NUMARASI : 2017/6733 D.İş – 2017/6733 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/12/2019
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Başvuran vekili sigorta tahkim komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı … nezdinde, ZMM sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın karşıtığı 07/06/2016 günlü trafik kazasında araç içinde yolcu olarak bulunan vekil edeni küçüğün yaralanarak en az %29 oranında sakat kaldığını, sigorta şirketine yapılan başvuru sonucnuda bir miktar ödeme yapılmış ise de, bu ödemenin yetersiz olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla 45.000,00-TL sakatlık tazminatının temerrüt tarihinden işletilecek avans faiziyle birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiş, 23/08/2017 bedel arttırım dilekçesi ile de istek miktarının 82.000,00-TL’ye çıkardıklarını açıklamıştır. Davalı … vekili cevabında özetle; kazaya neden olduğu ileri sürülen … plaka sayılı aracın vekil edeni şirket nezdinde 01/05/2016-01/05/2017 tarihleri arasını kapsar biçimde trafik sigortalı olduğunu, davacının yapmış olduğu başvuru sonucunda kendisine %29 malüliyet oranı üzerinden 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMM Sigortası Genel Şartları Hükümleri doğrultusunda yapılan hesaplama sonucunda 28/03/2017 tarihinde 135.725,00-TL tazminat ödemesi yapılarak ibraname alındığı, dolayısıyla poliçe kapsamındaki tüm sorumluluğun yerine getirdiğini, ancak bakiye bir sorumluluğun olduğu sonucuna varılır ise de; tazminat hesaplamasının 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren genel şartlar ile ödeme tarihindeki verilen dikkate alınarak yapılmasını istedikleri, avans faizi isteğininde mesnetsiz bulunduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davalı … nezdinde trafik sigortalı bulunan aracın neden olduğu 07/06/2016 günlü trafik kazasında araç içinde yolcu olarak bulunan davacı küçüğün yaralanarak %29 oranında sakat kaldığı konusunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık olmadığı, sigorta şirketine yapılan başvuru sonucnuda davacıya bu sakatlık oranı üzerinden 135.725,00-TL sakatlık tazminatı ödemesi yapıldığı, tahkim yargıalaması sırasında temin edilen 18/08/2017 günlü aktüer bilirkişi raporuna göre; PMF yaşam tablosu ve progresif-rant esasına göre yapılan hesaplama sonucunda bakiye tazminat miktarının 124.776,00-TL, TRH-2010 yaşam tablosu ve 1.8 teknik faiz uygulaması sonucunda belirlenen bakiye tazminat miktarının 40.132,00-TL olduğunun anlaşıldığı, kazanın ve poliçenin düzenlenme tarihinin 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartlardaki Düzenlemelere göre yapılması gerektiği, bu nedenle de THR-2010 yaşam tablosu ve 1.8 teknik faiz uygulaması ile belirlenen bakiye tazminat miktarının belirlenebileceği görüşünden hareketle, başvurunun kısmen kabulü ile 40.132,00-TL’nin 22/05/2017 tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte, davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; davacı vekilinin ve davalı … vekilinin sigorta tahkim komisyonu itiraz hakem heyetine yaptıkları itiraz üzerine; itiraz hakem heyetince %29 maluliyet, TRH-2010 yaşam tablosu ve 1.8 teknik faiz uygulaması ile belirlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplama süresi şekli ve yönteminin doğru olduğu görüşünden hareketle, bu yöne ilişen taraf itirazları ile davalı … vekilinin vekalet ücretine yönelik itirazının reddine, buna karşılık davacı vekilinin bilirkişi ücretinin yargılama giderlerine dahil edilmediğine yönelik itirazının kabulü ile, uyuşmazlık hakem heyeti kararının sadece bu bakımdan düzeltilmesine karar verilmiştir. Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı; davacı vekili ve davalı … vekili tarafından ayrı ayrı istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davacı vekilinin istinaf nedenleri; bakiye sakatlık tazminatı hesaplamasının PMF yaşam tablosu ve prograsif rant uygulaması ile yapılması ve taleplerinin tamamanın kabul edilmesi gerekirken yazılı biçim ve şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğuna ilişkindir.Davalı … vekilinin istinaf nedenleri ise; sakatlık tazminatı belirlemesinin THR-2010 yaşam tablosu ve 1.8 teknik faiz uygulaması ile yapılmış olmasının doğru ise de; hükme esas alınan raporda davacı küçüğün kaza tarihinde 9 yaşında olduğu, bu nedenle 18 yaşına kadar gelir elde edemeyeceğinin gözetilmediği, zaten 18 yaşından sonra başlayan hesaplamaya göre gerekli ödemenin davacıya yapıldığı, yani bakiye bir tazminat miktarı kalmadığı halde, davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın doğru olmadığı hususuna yöneliktir.Dava; trafik kazası sonucunda meydana gelen sürekli sakatlık nedenine dayalı olarak açılmış bakiye maluliyet tazminatı isteğine ilişkindir.İstinaf edenlerin sıfatına, istinafların kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde; usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığına, davaya konu trafik kazasının 07/06/2016 tarihinde meydana geldiği, davalı … şirketinin sorumluluğunun kapsamını belirleyen poliçenin başlangıç tarihinin de 01/05/2016 tarihi olduğu gözetildiğinde, sakatlık tazminatının 140/05/2015 tarih 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasının Genel Şartlarının Sürekli Sakatlık Teminatı ile ilgili A.5/C madde hükümleri uyarınca hesaplanmış olmasında herhangi bir yanılgı olmadığına, hükme esas alınan ve aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen 18/08/2017 günlü rapordaki TRH02010 ve 1.8 teknik faiz uygulaması gözetilerek yapılan hesaplamadaki yöntem ve değerlendirmelerin Yargıtayın efor tazminatına ilişkin yerleşmiş uygulamalarına uygun bulunmasına göre, taraflarca yapılan istinaf başvurularının HMK.m353/1-b/1 hükmü uyarınca ayrı ayrı esastan reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 17/11/2017 gün ve 2017/İ.4420-2017/İHK.4603 sayılı kararına yönelik olarak davacıvekili ve davalı … vekili tarafından yapılan istinaf başvurularının yukarıda gösterilen nedenlerle HMK.353/1-b/1 madde gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE ,2-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talep halinde kendisine İADESİNE,3-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırılan 686,00-TLnispi istinaf karar ve ilam harcının talep halinde davalı … şirketine İADESİNE,4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5- İstinaf yasa yoluna başvuran taraflarca, istinaf aşamasında yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 362/1-a madde hükmü uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 19/12/2019