Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/1730 E. 2020/666 K. 25.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1730
KARAR NO: 2020/666
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/04/2018
NUMARASI: 2014/1494 E. – 2018/408 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/06/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dilekçesinde özetle; …’ın maliki olduğu .. plakalı aracın … Sigorta A.Ş.’de kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, dava dışı …’in 24/06/2012 tarihinde, davalının maliki olduğu … plakalı aracı kaldırıma çarpması sonucu tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen hasar neticesinde sigortalı …’ın aracını yetkili servis sıfatıyla müvekkil şirkete getirdiğini, araçta meydana gelen maddi hasarın müvekkil şirket tarafından giderilmiş olup, … plakalı aracın davalı … tarafından fatura ödenmesi reddedildiğinden aracın tamir bedelinin davalı …’dan talep edildiğini ancak …’ın da ödeme yapmadığını, müvekkili şirket tarafından yapılan tamire ilişkin fatura tutarının tahsili için …’a Küçükçekmece … İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyasından icra takibi yapılmış ise de …’ın haksız itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, bunun üzerin müvekkili şirket tarafından …’a Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2013/361 E sayılı itirazın iptali davasının ikame edildiğini ve alınan bilirkişi raporu ile … Sigorta Aş.nin sorumlu olduğu kanaati ile mahkeme tarafından davanın reddine karar verildiğini, söz konusu davanın reddini müteakip müvekkil şirketi temsilen taraflarınca Yerel Mahkeme kararının temyiz edildiğini, bu bakımdan müvekkil şirket ile yapmış oldğu hizmet bedelinin karşılğını gerek …’dan gerekse de mezkur davadaki davalı … Sigorta Aş.’den alamadığını, davacının müvekkilinin iyi niyetine karşılık yapmış olduğu tamirlerin karşılığında mağdur edildiğini, davalı … Sigorta A.Ş.nin kazanın meydana geldiği söz konusu aracın kasko sigorta şirketi olduğundan ve Bakırköy 2. Asliye Ticaret mahkemesinde 2013/361 E sayılı dosyası ile de davalının sorumluluğunun tespit edilmiş olması nedeni ile söz konusu mağduriyetin giderilmesi açısından işbu davanın açılması zaruretinin hasıl olduğunu belirterek, ibraz edilecek delillere nazaran her türlü fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 8.282,33 TL tazminatın ve 25/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 24/06/2012 tarihinde meydana gelen kazaya ilişkin talep yönünden açılan davanın 2 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğu ve sürenin dolduğu, davacının kasko poliçesinin tarafı olmadığından aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, gerçeğe aykırı bildirim halinde sigorta poliçesinden doğan talep hakkının sona ereceğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; ” Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; dava dışı …’a ait aracın davalı sigortada kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğu ve bu aracın 24/06/2012 tarihinde kazada hasarlanması nedeniyle yetkili servis olarak davacı şirket servisine getirildiği, tamiri sonrası düzenlenen faturanın dava dışı araç sahibince ödenmediğinden bahisle tamir hizmet bedelinin, aracın kasko sigortacısı davalıdan tahsili talebiyle işbu davanın açıldığı, ancak TTK 1420. Maddesinde öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, davalı sigortaya husumet yöneltilmesinin sigorta poliçesinden kaynaklı sorumluluğu olup zamanaşımı def-inin süresinde ileri sürüldüğü” gerekçesi ile Davanın zamanaşımı nedeni ile REDDİNE, karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; araç maliki aleyhine açılan davada davanın 06/12/2013 tarihinde davalı … şirketine ihbar edildiğini ve zaman aşımı süresinin kesildiğini, yine davacının sigorta sözleşmesine taraf olmaması nedeniyle yetkili servis sıfatı ile yaptığı onarıma ilişkin alacağının faturaya dayalı alacak olup, TBK 147 maddesi uyarınca 5 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; dava dışı …’ın maliki olduğu … plakalı aracın … Sigorta A.Ş.’de kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğu, yine dava dışı …’in 24/06/2012 tarihinde, … plakalı aracı kaldırıma çarpması sonucu tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen hasar neticesinde sigortalının aracını yetkili servis sıfatıyla davacı şirkete getirdiği, araçta meydana gelen maddi hasarın davacı şirket tarafından onarıldığı, onarım bedeline ilişkin faturanın ödenmemesi üzerine kasko sigortacısı olan davalı aleyhine alacak davası açıldığı anlaşılmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, davacının dava konusu sigorta sözleşmesinin tarafı olmadığı, yapılan onlarım bedelinin kasko sigortacısı sıfatıyla davalıdan talep edildiği, bu nedenle TTK 1420.maddesinin olayda uygulanamayacağı, kaldı ki davalıya yapılan ihbar tarihi göz önünde tutulduğunda bu yönü ile de zaman aşımı süresinin dolmadığı, genel alacak niteliğinde bulunan alacağa ilişkin zaman aşımının TBK 147. maddesi uyarınca 5 yıllık zaman aşıma bağlı olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile kararın HMK 353/1a/6 maddesi uyarınca kaldırılarak yeniden hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE, 4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, HMK. m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.25/06/2020