Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1629
KARAR NO : 2018/861
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19/04/2017
NUMARASI : 2014/1553 2017/356
DAVANIN KONUSU: Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/09/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacının eşi …’nın sürücüsü, davalı Sigorta Şirketinin ise ZMMS Sigortacısı olduğu … plaka sayılı aracı ile seyir halinde iken yaptığı tek taraflı kaza sonucu sürücü … ile araçta bulunan oğlu …’un vefat ettiğini, davacı …’nin ise yaralandığını, bu olay nedeni ile davacının …’un desteğinden mahrum kaldığını, kendisinin ise malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere her bir desteğin yoksunluğu nedeni ile ayrı ayrı 2.000,00-TL maddi tazminatın, kendi malûliyeti için 1.000,00-TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden, olayda hizmet kusuru bulunan diğer davalıdan ise 40.000,00-TL manevi tazminat alınarak davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …A.Ş. Sigorta vekili cevabında; davacı tarafından daha önce Sakarya 1. AHM 2009/36 E, 2010/22 K sayılı açılan davanın reddedildiğini, bu nedenle … yönünden kesin hüküm bulunduğunu, kesin hüküm nedeni ile davanın reddi gerektiğini, …un mirasçısı …’a velayeten …tarafından açılan Ankara 8. ATM’nin 2012/720 E sayılı davanın mirasçıya yapılan ödeme nedeni ile feragat ile sonuçlandığını, davacının malûliyet ve destek olgusunu ispat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı,Karayolları Genel Müdürlüğü cevap vermemiştir.
Dava; Trafik kazasından kaynaklanan,haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat talebidir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davacı tarafından daha önce Sakarya 1. AHM’ye açılan ve reddedilen 2009/63 E, 2010/22 K sayılı kararın kesin hüküm teşkil ettiğini belirterek 6100 sayılı HMK’nın 114/1-i ve 115/2 maddeleri yönünden davanın usûlden reddine karar verilmiştir.Davacı vekili bu karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili istinaf başvurusunda; davacı tarafından daha önce açılan Sakarya 1. AHM’ye açılan ve reddedilen 2009/63 E, 2010/22 K sayılı kararın Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2011/17-787E 2012/92 K sayılı kararına aykırı olup hak kaybına neden olduğunu, ayrıca bu davada ileri sürülmeyen davacının malûliyeti ve oğlu …’un desteğinden yoksun kalması nedenine dayalı taleplerinin ilk kez eldeki davada ileri sürüldüğünü, bu nedenle kesin hüküm bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacının eşi …’nın davalı Sigorta Şirketinin ise ZMMS sigortacısı olduğunu … plâka sayılı aracı ile seyir halinde iken yaptığı tek taraflı kaza sonucu sürücü …ile araçta bulunan oğlu …’un vefat ettiği, davacının ise yaralandığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Davacı tarafından Sakarya 1. AHM’ye açılan 2009/63 E, 2010/22 K sayılı davada davacının sadece …’nın desteğinden yoksun kalması nedeni ile maddi tazminat talebinde bulunduğu ve sadece sigorta şirketinin hasım gösterildiği göz önünde tutulduğunda bu davanın sadece bu yönden kesin hüküm oluşturduğu, davacının diğer maddi tazminat talepleri ile Karayolları Genel Müdürlüğüne yönelik manevi tazminat talebi yönünden kesin hüküm bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda davacının oğlu …’un desteğinden yoksun kaldığı ve kendisinin yaralanmasına dayanarak talep ettiği maddi-manevi tazminat davası ile ilgili olarak tarafların iddia ve savunmaları gözetilerek deliller toplanmalı ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği; görülmekte olan davada üç farklı dava olduğu gözardı edilerek yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.Bu yöne ilişkin davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile kararın HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince kaldırılmasına ve kaldırma gerekçesi dikkate alınarak davacı vekilinin sair istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK’nun 353/1-a/6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde işlem ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Peşin alınan istinaf karar ve ilam harcı ile başvurma harcının istek halinde istinaf yasa yoluna başvuran davacıya İADESİNE,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin takdiren üzerinde bırakılmasına
HMK. m.353/1-a/6 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 13/09/2018.