Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/1536 E. 2020/71 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1536
KARAR NO : 2020/71
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 18/05/2018
NUMARASI : 2018/3480 Hakem Kar. Saklama, 2018/3426 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/01/2020
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna sunduğu dava dilekçesi ile; 07/11/2014 tarihinde … plâkalı aracın karıştığı kaza sonucu araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve malul kaldığını, davalı Güvence Hesabına yapılan başvurudan sonuç alınamadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.100,00-TL tazminatın davalı Güvence Hesabından tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 06/02/2018 tarihli bedel artırım dilekçesi ile talebini 86.285,55-TL’ye yükseltmiştir. Davalı Güvence Hesabı vekili cevap dilekçesi ile; kaza sonrasında yapılan başvuru üzerine davacıya 10/07/2016 tarihinde 20.644,00-TL ödeme yapıldığını, yapılan ödeme ile Güvence Hesabının sorumluluğun sona erdiğini, kusur durumunun tespiti gerektiğini, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Genel Şartları gereğince hesaplama yapılması gerektiğini, dosyaya sunulan malûliyete ilişkin raporun hükme esas alınamayacağını, belirlenecek tazminattan müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; KTÜ Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 03/01/2018 tarihli rapor ile davacının sürekli işgöremezlik oranının %13 olarak belirlendiği, hükme esas alınarak davacının talebinin kabûlüne, 86.285,55-TL tazminatın 17/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte Güvence Hesabından alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karara karşı davalı sigorta şirketince yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyetince; itirazın kısmen kabûlüne, belirlenen tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması suretiyle davacının talebinin kısmen kabûlü ile 69.028,44-TL tazminatın Güvence Hesabından tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı Güvence Hesabı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.Davalı Güvence Hesabı vekilinin istinaf sebepleri; dosyada davacının malûliyetine ilişkin 3 farklı malûliyet raporu bulunduğunu, bu raporlar arasındaki çelişki giderilmeden karar verildiği, hükme esas alınan raporun Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe uygun olmadığı, bu nedenle hükme esas alınamayacağı, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği, vekâlet ücretinin yanlış belirlendiği hususlarına ilişkindir.Dava, trafik kazası nedeniyle daimi malûliyet tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ile bir talepte bulunulması halinde zararın kapsamının belirlenmesi açısından malûliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi esaslı unsurdur. Bu belirlemenin ise; yargılamanın tahkim yargılaması olduğu da göz önüne alındığında, Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarih 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak düzenlenmiş raporla belirlenmesi gerekmektedir.Somut olayda; davacı taraf 07/11/2014 tarihinde gerçekleştiği belirlenen trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle maluliyete uğradığını ileri sürerek, 26/07/2016 tarihli %16 özür oranına ilişkin bulunan Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Engelli Sağlık Kurulu raporuna dayanarak tahkim komisyonuna başvuruda bulunmuştur. Tahkim Komisyonunca ise KTÜ Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 03/01/2018 tarihli rapor hükme esas alınmıştır. Hükme esas alınan ve KTÜ Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 03/01/2018 tarihli raporda, belirlemeye esas yasal düzenlemeler açıklanırken “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” ekindeki meslekte kazanma gücünün azalma oranları cetveli kapsamında …” dendiği anlaşılmaktadır. Oysa bu belirlemenin az yukarıda da açıklandığı üzere “03/08/2013 tarihli ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre yapılması gerektiğinden, söz konusu raporun, yeterli ve geçerli bir rapor niteliği taşımadığı açıktır. Bu durumda tahkim komisyonunca yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında yargılamanın tahkim yargılaması da olduğu göz önüne alınarak Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Ana Bilim Dalı Bölümlerinden seçilmiş Adli Tıp Ana Bilim Dalı uzmanlarından oluşan üç kişilik bilirkişi heyetinden; kaza tarihinde yürürlükte bulunan “03/08/2013 tarihli ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” hükümleri esas alınarak davacıda var olduğu belirtilen rahatsızlıkların kaza ile illiyet bağı bulunup bulunmadığı, kaza nedeniyle davacıda meydana gelen kalıcı iş göremezlik durum ve oranı duraksama oluşmayacak şekilde tespit edilmeli ve ondan sonra zararın kapsamı belirlenerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken bunun yapılmamış olması; HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca delillerin toplanılmaması veya değerlendirilmemesi niteliğinde bulunmakla, davalı vekillerinin istinaf talebinin kabulü ile, tahkim komisyonunca verilen kararın kaldırılmasına, davalı vekilinin diğer istinaf taleplerinin bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davalı Güvence Hesabı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, istinaf talebine konu Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 11/04/2018 tarih ve 2018/İ.2029-2018/İHK-2692 sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonuna GÖNDERİLMESİNE,3- Davalı vekilinin diğer istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA,4- Davalı Güvence Hesabı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90-TL maktu istinaf karar ve ilâm harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,5- Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 6- Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin Sigorta Tahkim Komisyonunca yeniden yapılacak yargılama sonunda verilecek hükümle birlikte değerlendirilmesine, HMK. m.353/1-a/6 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.16/01/2020