Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/1374 E. 2018/1250 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1374
KARAR NO : 2018/1250
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2018
NUMARASI : 2017/65 E., 2018/169 K.
DAVANIN KONUSU : Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/11/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacıların oğlu olan …’a 04/04/2015 tarihinde davalı şirket tarafından ZMM poliçesi düzenlenen …plakalı aracın çarpması şeklinde meydana gelen kaza sonucu …’ın hayatını kaybettiğini, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, davalı … şirketine yapılan başvurudan olumlu sonuç alınamadığını belirterek; destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuş, ayrıca davanın İstanbul 16. ATM’nin 2015/400 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; 2918 sayılı kanunun 14/04/2016 tarih ve 6704 Sayılı Kanunun 5. maddesi ile değişik 97.maddesi gereğince, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvurunun dava şartı olduğu, davacı tarafından dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmadığı, bu anlamda davacının başvuru şartlarını yerine getirmediği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince süresi içinde istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekilinin istinaf sebepleri; dava açıldıktan sonra davalı … şirketine başvuru yapılarak dava şartının yerine getirildiği, eksik olduğu belirtilen IBAN numarasının davalı … şirketine bir çok kez iletildiği, sigortaya başvurunun dava şartı olarak kabul edilmesi halinde bunun tamamlanabilir bir dava şartı olduğu hususlarına ilişkindir.
Dava; trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır.
26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı Kanunu’nun 5. maddesiyle değişik 97. maddesi ile zarar görenin, dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiği düzenlenmiş, aynı değişiklikle sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar görenin dava açabileceği belirtilmiştir.
Yapılan değişiklikle, zarar gören hak sahipleri ZMSS sigortacısına karşı artık doğrudan dava açamayacak olup yasa ile özel bir dava şartı getirilmiştir.
Olayda, dava tarihi olan 20/01/2017 itibariyle 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlükte olup davacı tarafça dava tarihinden önce davalı … şirketine başvuru yapılmadığı, ancak dava açıldıktan sonra 10/07/2017 tarihinde başvuru yapıldığı sabittir.
Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Mahkemece, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmadığı, davacı tarafça hesap numarasının davalı … şirketine bildirilmediği kabul edilmiş ise de; davacı vekiline davalı … şirketine eksik olduğu belirtilen bilgi ve belgeleri sunup başvurmak suretiyle bu eksikliği gidermesi için kesin süre verilmeli, sigorta şirketince 15 gün içinde cevap verilmemesi veya verilen cevabın talebi karşılamaması halinde bu yöndeki dava şartının yerine getirildiği kabul edilerek davanın esasına girip deliller toplanıp değerlendirilerek ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmeli, kesin süre içinde başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise bu kez dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmelidir.
HMK’nın 115/2. maddesine aykırı şekilde tamamlanabilecek nitelikteki dava şartının tamamlanması için davacıya kesin süre verilmeksizin, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.
İlk derece mahkemesince, davalı … şirketine karşı açılan dava yönünden tamamlanabilecek dava şartının yerine getirilmesi için davacı tarafa kesin süre verilmeksizin karar verilmesi nedeniyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/6 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın gereği için Mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile, İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/02/2018 tarih ve 2017/65 E., 2018/169 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2- HMK’nın 353/1-a/6 maddesi gereğince, yukarıda açıklandığı şekilde işlem yapılması ve sonrasında oluşacak duruma göre karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3- Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90-TL karar ve ilam harcının istek halinde davacıya iadesine,
4- Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
5- İstinaf yargılaması sırasında dosya üzerinden karar verilmiş olmakla vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.08/11/2018