Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2018/1370 E. 2020/371 K. 05.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2018/1370
KARAR NO : 2020/371
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/04/2018
NUMARASI : 2016/1019 E. – 2018/521 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 05/03/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili 16/11/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalıların sorumluluğunda bulunan … plaka sayılı otobüsün müvekkiline ait … plaka sayılı araca arkadan çarpmak suretiyle hasarlanmasına sebebiyet verdiği, söz konusu hasardan dolayı müvekkilinin aracında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla şimdilik 1.300-TL(ıslah ile 25.000,00-TL) değer kaybı, 200-TL(ıslah ile 910,00-TL) mahrumiyet zararı ve 500-TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 2.000-TL’nin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; davacı tarafın talebinin yasal olmadığını, araçların seyir halinde bulunduğu yerde orta refüjde aşılı sulama nedeniyle yolun kayganlaştığını ve müvekkillerine ait aracın kayarak davacıya ait araca arkadan çarptığını, kazanın oluşumunda müvekkillerinin herhangi bir kusuru bulunmadığını, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; ” davalıların sorumluluğunda bulunan aracın davacıya ait … plaka sayılı araca arkadan çarpmak suretiyle hasarlanmasına sebebiyet verdiği, kazanın oluşumunda davalı tarafın %100 oranında kusurlu olduğu, 14.000-TL değer kaybı, 910-TL mahrumiyet zararı olmak üzere toplam 14.910-TL zarar meydana geldiği,” gerekçesiyle; davacının davasının ıslah talebi kapsamında KISMEN KABULÜ ile 14.910-TL’nin kaza tarihi olan 28/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ıslah talebinin reddine, karar verilmiştir.Davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; mahkemece alınan ilk bilirkişi raporu ile ekspertiz raporunun uyumlu olduğunu, ikinci bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, değer kaybının az belirlendiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; kusur raporunun hatalı olduğunu, davacı aracının ön kısmında bulunan hasardan sorumlu olmadıklarını, davacıya ait aracın daha önce uğradığı kazaların araştırılmadığını, ekspertiz ücretinden sorumlu olmadıklarını, davacının aracının hususi olması nedeniyle ikame araç kiralandığının kanıtlanmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan incelemede; 28/08/2015 kaza tarihinde davalıların sorumluluğunda bulunan … plaka sayılı otobüsün davacıya ait … plaka sayılı araca arkadan çarpmak suretiyle hasarlanmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.Dava, trafik kazası sonucunda meydana gelen araç değer kaybı zararı ve ikame araç zararına ilişkindir.Kazanın meydana geldiği tarih ve Yargıtay uygulamaları gözetildiğinde; araçta meydana gelen değer kaybı, aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre belirlenmelidir(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 14/06/2017 tarih ve 2016/13290 E., 2017/6752 K sayılı kararı).Mahkemece hükme esas alınan 07/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davacının aracında meydana gelen değer kaybının yukarıdaki ilkelere göre belirlendiği göz önünde tutulduğunda taraf vekillerinin bu yöne ilişkin istinaf talepleri yerinde değildir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda önceki bilirkişi raporunun değerlendirildiği, davacının dava konusu aracın tamirde kaldığı makûl süre boyunca araç mahrumiyeti zararını isteyebileceğini, makûl ekspertiz ücretinin yargılama giderinden olup, davalının bu giderlerden sorumlu bulunduğu, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, taraf vekillerinin istinaf taleplerinin HMK.353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davacı ve davalılar vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1)2- Alınması gereken 54,40-TL harçtan peşin yatırılan 35,90-TL nispi karar ilam harcınınn düşümü ile 18,50-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Alınması gereken 1.018,50-TL harçtan peşin yatırılan 254,75-TL nispi karar ilam harcınınn düşümü ile 763,75-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5-Yasa yoluna başvuran davalılar ve davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.05/03/2020