Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/981 E. 2018/242 K. 08.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/981
KARAR NO: 2018/242
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 20/12/2016
NUMARASI: 2016/4675 2016/4675
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/03/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Başvuran vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı … nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plâka sayılı aracın sürücüsü …’nın 20.02.2016 tarihinde yaptığı tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiğini, …’nın başvuran …’nın eşi olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatı bakımından davalı … şirketine yapılan başvurunun ise sonuçsuz kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere (belirsiz alacak) şimdilik kaydıyla 41.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … şirketinden tahsilini istemiş, 29.07.2016 günlü ıslah dilekçesi ile de istek miktarını 200.125,00-TL’ye çıkardıklarını açıklamıştır. Davalı … vekili cevabında; davacının desteği olan sürücünün tam kusuru neticesinde 20/02/2016 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiği, bu durumda; 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMM sigortası genel şartları uyarınca, davacının talebinin teminat dışı olduğunu, eğer sorumlulukları yoluna gidilecek olursa müteveffanın sağ olan anne ve babasına da pay ayrılması gerektiğini, desteğin olay sırasında alkollü olup olmadığının belirlenmesini istediklerini, avans faizi isteğinin de yersiz bulunduğunu ileri sürerek davanı reddine karar verilmesini savunmuştur. Sigorta Tahkim Komisyonu Hakem Heyetince; davacının destekten yoksun kalan üçüncü kişi konumunda bulunduğu bu nedenle desteğin kusurunun kendisine yansıtılamayacağı görüşünden hareketle, benimsenen hesap bilirkişi raporu doğrultusunda talebinin kabulü ile başvuran … için 200.125,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı …’den alınarak başvuru sahibine ödenmesine, belirlenen destekten yoksun kalma tazminatına 08.03.2016 tarihinden itibaren talep gereğince avans faizi uygulanmasına karar verilmiş, sigorta şirketinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine itirazı üzerine; itirazın reddine karar verilmiş, itiraz hakem heyeti kararına karşı davalı … vekili tarafından süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri, cevap dilekçesindeki itirazları ile paralel olup ve ayrıca davacı taraf yararına takdir edilen vekâlet ücretinin de hatalı belirlendiği hususlarına yöneliktir. Dava trafik kazası sonucunda meydana gelen ölüme dayalı olarak açılmış destekten yoksun kalma tazminatı isteğine ilişkindir. Dosya arasında bulunan kayıt ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, itirazları, itirazların kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalı … nezdinde başlangıç tarihi 10/6/2015 olan bitiş tarihi ise; 10/06/2016 bulunan … no’lu ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı olan … plaka sayılı aracın sürücüsü bulunan …’nın tam kusuru neticesinde 20/02/2016 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bu durumda destekten yoksun kalan eş …’nın; üçüncü kişi konumunda olup olmadığı ve desteğin kusurunun kendisine yansıtılıp yansıtılamayacağı, sonucu itibariyle de davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunup bulunmadığına ilişkindir. 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepler bakımından sigortacının sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe kapsamında ve sigorta limitleri dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin etmekte sınırlıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92.maddesinin (a) ve (c) bentleri, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 ve A.3 maddesi, A.5 maddesinin (ç) bendi ve yine A.6 maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde; bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak destekten yoksun kalma halinde , destekten yoksun kalınan zararın ZMM sorumluluk kapsamında olması için ölenin üçüncü kişi olması ve desteğin kusursuz bulunması gerekmektedir. Somut olayda; davacının desteği sürücü …’nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile 20/02/2016 tarihinde yapmış olduğu tek taraflı trafik kazasında öldüğü ve tam kusurlu bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı … şirketinin sorumluluğu 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre düzenlenen ve başlangıç tarihi 10/06/2015 olan poliçe şartlarına göre belirlenecektir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3 maddesine ve A.5 maddesinin (ç) bendine göre; ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla meydana gelen destek zararları, destekten yoksun kalma teminatı kapsamındadır. Sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında, mutlaka ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir. Ölen … araç sürücüsü konumunda bulunduğundan üçüncü kişi olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Bundan ayrı yine genel şartların A.6 maddesi (d) bendinde; destekten yoksun kalan hak sahibinin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat dışı tutulduğundan; tam kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü …’nın kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanununda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında sayılmadığına göre; davacının destek tazminatı talep etme hakları olmadığı düşünülmeden “Yargıtay 17.hukuk Dairesi 29/05/2017 gün 2016/14573-2017/6035 sayılı kararı” …’nın başvurusunun reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiğinden, aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir. (HMK.m.353/1-b/2)
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davalı … vekilinin itiraz hakem heyeti kararına yönelik istinaf isteklerinin yukarıda açıklanan nedenle KABULÜNE, 2-Davalı … tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 29,20 TL maktu harcın talep halinde davalı … şirketine İADESİNE, 3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan giderlerin takdiren üzerinde bırakılmasına, 4-İncelemenin duruşmasız yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5-İstinaf istemine konu Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 21.11.2016 gün ve 2016/İ.2633 – 2016/İHK-3093 sayılı kararının KALDIRILMASINA; 5/1- Başvuru sahibi davacı …’nın talebinin REDDİNE, 5/2-Başvuru sahibi tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, 5/3-Davalı … şirketinin tahkim yargılaması sırasında vekille temsil edildiği anlaşıldığından; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri ile 5684 sayılı Sigortacılık Yasasının 30/17 maddesi uyarınca belirlenen 17.957,50-TL vekalet ücretinin 1/5’i olan 3.591,50-TL’nin davacı …’dan alınarak davalı … şirketine verilmesine, 5/4-Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine, HMK. m.353/1-b/2 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK. m. 361 gereğince, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.08/03/2018.