Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/923 E. 2018/674 K. 21.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/923
KARAR NO : 2018/674
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/04/2017
NUMARASI : 2013/29 E., 2017/240 K.
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/06/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, vekil edenine ait olan ve davalı … şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan … plâka sayılı aracın 08.07.2009 tarihinde karıştığı trafik kazası sonucunda zarar gören 3.kişilerin İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/393 Esas sayılı dava dosyası ile açmış oldukları dava sonucunda verilen kabûl kararına dayanılarak hak sahiplerinin İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile başlattıkları takip sırasında vekil edeninin 4.600,00-TL ödeme yapmak zorunda kaldığını ancak bu ödemeden esasen davalı sigortacının sorumlu olduğunu; bu husus gözetilerek vekil edeni tarafından İstanbul .. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile 4.600,00-TL bedelli olarak davalı … şirketine yönelik olarak takip başlatıldığını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının haksız itirazının iptalini talep ve dava etmiş ve ayrıca %20’den az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı … şirketi vekili cevabında özetle; vekil edeni şirket nezdinde trafik sigortalı bulunan …plâka sayılı aracın karışmış olduğu trafik kazası sonucunda zarara uğrayanların tedavi giderine ilişkin talepleri bakımından davalı … şirketinin herhangi bir sorumluluğu olmadığını, davacı tarafından yapılan ödemenin dayanağı olan İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen kararın bu nedenle kendileri tarafından temyiz edildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini ve %40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmemesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/393 Esas sayılı dava dosyası, bu dosyaya ilişkin Yargıtay Bozma İlamı ve bozma sonrası verilen yeni karar değerlendirilerek; davacının trafik sigortacısı olan davalının, poliçe dahilinde davacının yapmış olduğu ödemelerden kusuru oranında sorumlu olacağı, Sosyal Güvenlik Kurumunun İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin dosyasında taraf olarak gösterilmediği, 2918 sayılı yasanın 91. maddesi çerçevesinde sigorta limitleri dahilinde ve poliçe limitleri içerisinde sigortanın sorumluluğunun gerektiği 2918 sayılı yasanın 98. maddesi kapsamı ile davacı tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsilinin imkan dahilinde bulunduğu işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitleri kadar temin edileceği görüşünden hareketle davanın kabûlüne karar verilmiş; karara karşı davalı … şirketi vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; her ne kadar davacı taraf İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/393-2011/400 esas ve karar sayılı ilâmının gereği olarak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı ödemenin rucüan tazmini amacıyla vekil edeni şirket hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğünün…esas sayılı takip dosyası ile takip başlatmış ise de; davalı şirketin tedavi giderlerinden sorumlu olmaması nedeniyle davalı … şirketi aleyhine verilen İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/393-2011/400 esas ve karar sayılı ilâmının Yargıtay 17. Hukuk Dairesince bozulduğu, dolasıyla davacının ödemesine konu borç nedeniyle herhangi bir sorumluluklarının olmadığının açıkça belirlendiğini, bu durumda davacının yapmış olduğu ödemeyi sigorta şirketinden rucüan tahsil etmesi mümkün bulunmadığı halde yazılı şekilde davanın kabûlüne karar verilmesinin usûl ve yasaya aykırı olduğu hususlarına yöneliktir.
Dava itirazın iptali isteğine ilişkin olup; dosya arasındaki kayıt ve belgelere göre davacıya ait olan ve davalı … şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan … plâka sayılı araç ile dava dışı … Sigorta A.Ş. nezdinde sigortalı bulunan .. . plâka sayılı aracın ve ….Sigorta A.Ş. nezdinde sigortalı bulunan …. plâka sayılı aracın 08.07.2009 tarihinde karıştıkları çoklu trafik kazası sonucunda … plâka sayılı aracın sürücüsü …’ın yaralandığı, … Sigorta A.Ş’nin sürücünün uğradığı 29.020,00-TL tutarındaki tedavi gideri zararını karşıladığı, zararın oluşumunda … plâka sayılı araç sürücüsü olan ve zarara uğrayan …’ın kusursuz olması ndeniyle tedavi gideri zararını karşılayan …Sigorta A.Ş’nin diğer iki aracın sürücüsü, işletini ve sigortacılarına yönelik olarak rucüan tazminat davası açtığı, açılan bu davanın İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/393 esasına kaydedildiği ve yapılan yargılama sonucunda 04.11.2011 gün ve 2011/400 karar sayılı ilâmla davanın kabûlüne karar verilerek davacı … şirketinin ödemesine konu 29.020,44-TL’nin kazaya karışan araçların kusur oranları dikkate alınarak 7.255,11-TL’lik kısmının …plâka asayılı aracın işleti olan …, sürücüsü olan … ve sigortacısı olan .. …. A.Ş’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; kalan 21.765,00-TL’nin ise diğer kusurlu … plâka sayılı aracın işleteni, sürücüsü ve sigortacısından tahsiline karar verilmiş olduğu, bu kararın davalı … şirketlerinin temyizi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 23/06/2014 gün 2014/7740 E., 2014/9759 K sayılı ilâmı ile … Sigorta ve… Sigortanın tedavi giderlerinden sorumluluğunun olmadığı, sorumluluğun işleten ve sürücüye ait bulunduğu, bu durumda her iki davalı … şirketi hakkında açılan davanın husumetten reddine karar verilmesi gerektiği açıklanmak suretiyle bozulduğu, bozma ilâmı sonrasında İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/502 esasına kaydedilen davada Yargıtay Bozma İlâmına uyulduğu ve devam eden yargılama sonucunda da dava konusu bedelin tamamının davalılardan tahsil edildiği gerekçesiyle dava konusuz kaldığından bahisle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesis edildiği ancak bu kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Davacının taraf sıfatını aldığı ve İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası nedeniyle ödeme zorunda kaldığı 4.600,00-TL’nin dayanağını oluşturan İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/393 Esas, 2011/400 Karar sayılı ilâmı ile verilen karara ilişkin Yargıtay 17. Hukuk Dairesince verilen bozma kararının içeriği ile bu bozma kararına mahkemenin uymuş olduğu gözetildiğinde görülmekte olan davanın davalısı konumunda olan takip borçlusu .. Sigorta A.Ş’nin davacının ödediği 4.600,00-TL tedavi gideri bakımından herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı ve dolayısıyla davacıya karşı borçlu olmadığı konusunda herhangi bir duraksama bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekil ve gerekçeyle davanın kabûlüne karar verilmesi isabetsiz ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve görülmekte olan davanın açıldığı tarihte davacının ödemesine konu ilâmın henüz Yargıtay nezdinde bozulmamış olması gözetildiğinde davalı … şirketi aleyhine takibe geçilmesinde kötü niyetin var olduğu ileri sürülemeyeceğinden davalı taraf lehine kötü niyet tazminatı hükmedilmeksizin HMK.m.353/1-b/2 hükmü uyarınca düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-İstinaf isteminde bulunan davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenle KABULÜNE,
2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 78,50-TL nispi istinaf karar ve ilam harcı ile 85,70- Tl başvurma harcının isteği halinde kendisine İADESİNE,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan giderlerin takdiren üzerinde bırakılmasına,
4-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-İstinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/04/2017 gün ve 2013/29- 2017/240 sayılı kararının KALDIRILMASINA;
5/1-Davanın REDDİNE,
5/2-Harçlar yasası uyarınca karar tarihi itibariyle alınması gereken 35,90-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 78,60 TL’den düşümü sonuçunda kalan 42,70- TL’nin talep halinde davacıya İADESİNE,
5/3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5/4-Davalı yargılama sırasında vekille temsil edilmiş olduğundan,karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince tayin edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5/5-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımlarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
HMK. m.353/1-b/2 hükümleri uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.21/06/2018.