Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/897 E. 2018/647 K. 07.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/895
KARAR NO : 2018/646
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 21/04/2017
NUMARASI : 2017/1647E,- 2017/1647K.
DAVANIN KONUSU : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/06/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Başvuran vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna verdiği dilekçede özetle; davalı … şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan … plâka sayılı aracın 14.05.2012 tarihinde frenlerinin boşalması sonucunda meydana gelen kazada vekil edenininin yaralanarak dilekçe ekinde sunulan Hakkari Devlet Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu Raporundan da anlaşılacağı üzere %43 oranında sakat kaldığını, sigorta şirketine yapılan başvurunun ise aracın işletilme halinde olmaması nedeniyle 28.11.2016 tarihinde reddedildiğini belirterek (belirsiz alacak) fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla beden gücü kaybı zararına karşılık olmak üzere 41.000,00-TL tazminatın 28/11/2016 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı … şirketi vekili cevabında özetle; vekil edeni şirket nezdinde ZMSS Poliçesi ile sigortalı bulunan … plâka sayılı aracın 14.05.2012 tarihinde karıştığı trafik kazasında yaralanak malûl kalan davacının taleplerinin kazanın aracın işletilme hali durumunda gerçekleşmemesi nedeniyle teminat dışı olduğunu, işletilme hali sırasında meydana geldiği kabûl edilse dahi kazanın karayolu sayılmayan alanda meydana gelmesi ve davacının kazanın oluşumunda tam kusurlu olması nedeniyle de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davalı … şirketi nezdinde trafik sigortalı bulunan … plâka sayılı aracın 14.05.2012 tarihinde yokuşta park halindeyken freninin boşalması sonucunda başvuru sahibi olan sürücünün gene park halinde olan … plâka sayılı araçla… plâka sayılı araç arasında kalarak yaralandığı, hükme esas alınan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere … plâka sayılı kamyon sürücüsü olan başvuru sahibinin sevk ve idaresindeki araçta meydana gelen arıza nedeniyle iniş eğimli yola park ederek aracı tamir etmeye çalıştığı, ancak gerekli park önlemlerini almadığı, el frenini çekmediği, iniş eğimli yolda aracı geri vitese takmadığı, aracın tekerleklerine takoz koymadığı, bu sırada aracın freninin boşalmasıyla yardım için gelen bir diğer araca çarptığı ve kazanın bu şekilde meydana geldiği, kazanın oluşumunda davacının %100 oranında kusurlu olduğu, bu durumda davacının tazminat talep etme hakkına sahip olmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş; davacı vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine itirazı üzerine, itiraz reddedilmiş, İtiraz Hakem Heyeti Kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri; vekil edenin yaralanmasına neden olan trafik kazasının park halindeki … plâka sayılı aracın frenlerinin boşalması sonucunda meydana geldiği, park halindeki aracın kaymaması için tüm tedbirlerin alındığı; fren boşalmasının teknik bir arıza olmasına ve vekil edeninin herhangi bir kusurunun bulunmamasına rağmen olayda tam kusuru olduğu yolundaki hatalı bilirkişi raporunun hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı hususlarına yöneliktir.
Dava, trafik kazası sonucunda meydana gelen yaralanma nedeniyle oluşan işgöremezlik tazminatı isteğine ilişkindir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, hakem kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle konusunda uzman kusur bilirkişisi tarafından düzenlenen rapor ve ek rapordaki değerlendirmelerin oluşa uygun denetlenebilir gerekçeler içermesi karşısında hükme esas alınmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazlarının HMK.m.353/1-b/1 hükmü gereğince reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunan 25/03/2017 gün ve 2017/İ.725-2017/İHK-995 sayılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik olarak davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 154,30-TL başvurma harcından, alınması gereken 85,70-TL başvurma harcının düşümü ile kalan 68,60-TL başvurma harcı ile , alınan 31,40-TL maktu karar ve ilam harcının talebi halinde davacıya İADESİNE,
3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve 7035 sayılı Kanunun 31 maddesi ile değişik HMK. m. 361/1 maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.07/06/2018.