Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/892 E. 2018/659 K. 21.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/892
KARAR NO : 2018/659
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/04/2017
NUMARASI : 2017/1646 D.İş., 2017/1646 K.
DAVANIN KONUSU : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/06/2018
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna sunduğu dava dilekçesi ile; 23/04/2016 tarihinde …’in kendi sevk ve idaresindeki … plâkalı aracın kaza yapması sonucu vefat ettiğini, söz konusu aracın kaza tarihinde geçerli bir trafik sigorta poliçesinin bulunmadığını, müteveffanın eşi ve çocukları olan davacıların onun ölümü üzerine desteğinden yoksun kaldıklarını, davalı Güvence Hesabına destekten yoksun kalma talebiyle yapılan başvurunun reddedildiğini, davacıların üçüncü kişi konumunda olup destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı …için 40.000,00-TL, davacı …. için 500,00-TL, davacı …. için 500,00-TL olmak üzere toplam 41.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesinini talep etmiş, 25.10.2016 tarihli bedel artırım dilekçesi ile talebini … için 156.680,25-TL, …için 9.629,25-TL, Nezahat Şimşek için 14.903,87-TL olmak üzere toplam 181.213,47-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı Güvence Hesabı vekili cevap dilekçesi ile; davacıların desteği …in kendi sevk ve idaresindeki aracın sebebiyet vermiş olduğu kaza sonucu vefat ettiğini, savcılık soruşturma dosyasındaki bilirkişi raporu ile kazanın müteveffanın kendi kusur ve hareketi sonucu meydana geldiğinin tespit edildiğini, ZMSS Genel Şartları gereğince destek şahsın kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin teminat kapsamı dışında olduğunu, davacıların üçüncü kişi sıfatını haiz olmadıklarını, alacaklı-borçlu sıfatlarının birleşmesi durumunun söz konusu olduğunu belirterek talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davacıların üçüncü kişi sıfatıyla destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakları bulunduğu gerekçesiyle temin edilen bilirkişi raporu ile bedel artırım dilekçesi doğrultusunda davacıların talebinin kabûlüne, davacı … için belirlenen 156.680,25-TL, davacı … için belirlenen 9.629,25-TL, davacı … için belirlenen 14.903,87-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı Güvence Hesabından 11.08.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili ve davalı Güvence Hesabı vekilince yapılan itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince; davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin ZMSS Genel Şartları gereğince poliçe teminatı kapsamının dışında kaldığı gerekçesiyle davalı Güvence Hesabı vekilinin itirazının kabûlüne, Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasına, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talebine yönelik olarak yaptıkları başvurunun reddine, davacıların vekâlet ücretine yönelik itirazlarının reddine karar verilmiş, karara karşı davacılar vekilince süresi içerisinde istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacılar vekilinin istinaf sebepleri; kazanın meydana geldiği tarihin 6704 sayılı Kanun 3. maddesi ile değişik 2918 sayılı Kanunun 90. maddesinde yapılan değişiklikten önce olduğu, kaza tarihinden sonra kanunda yapılan değişikliğin meydana gelen kazaya uygulanamayacağı, kanuna aykırı hükümler içeren ve 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartlarının olayda uygulanma yeri bulunmadığı, üçüncü kişi konumundaki davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakları bulunduğu, davanın kabûlüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin yanlış olduğu, Uyuşmalık Hakem Heyetince vekâlet ücretinin hatalı belirlendiği hususlarına ilişkindir.
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma talebine ilişkin bulunmaktadır.
1)5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/12. maddesi gereği, sigorta tahkim komisyonlarının 40.000,00-TL’yi geçmeyen kararları kesindir. Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında mahkemece (somut olayda tahkim komisyonunca) bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/03-1990/04 İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca İstinaf Mahkemesi’nce de istinaf isteğinin miktar nedeniyle reddine karar verilebilir. Görülmekte olan davada, davacılar ihtiyari dava arkadaşı durumunda bulunduğundan, 40.000,00TL’lik kesinlik sınırı her bir davacı yönünden ayrı ayrı gözetilmelidir. Davacı vekili fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı 25/10/2016 tarihli bede artırım dilekçesi ile davacı …için 9.629,25-TL, davacı … için 14.903,87-TL destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiştir. Talep edilen bu miktarlar yönünden verilen karar kesin olup yasa yolu kapalı bulunduğundan, bu kişilere yönelik istinaf isteğinin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
2) Başvuru sahibi, … yönünden verilen karara yönelik istinaf isteğine gelince;
Dosya arasında bulunan kayıt ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, itirazları, itirazların kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasında ZMSS sigortası bulunmayan … plaka sayılı aracın sürücüsü bulunan Kadir Şimşek’in tam kusuru neticesinde 23/04/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybettiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bu durumda destekten yoksun kalan eş …’in; üçüncü kişi konumunda olup olmadığı ve desteğin kusurunun kendisine yansıtılıp yansıtılamayacağı, sonucu itibariyle de davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunup bulunmadığına ilişkindir.
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepler bakımından sigortacının sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe kapsamında ve sigorta limitleri dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin etmekte sınırlıdır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92. maddesinin (a) ve (c) bentleri, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 ve A.3 maddesi, A.5 maddesinin (ç) bendi ve yine A.6 maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde; bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak destekten yoksun kalma halinde, destekten yoksun kalınan zararın ZMM sorumluluk kapsamında olması için ölenin üçüncü kişi olması ve desteğin kusursuz bulunması gerekmektedir.
Somut olayda; davacının desteği sürücü …’in sevk ve idaresindeki …plaka sayılı araç ile 23/04/2016 tarihinde yapmış olduğu trafik kazasında öldüğü, trafik kazası tespit tutanağı ve davacı tarafın kabulünde olduğu üzere, kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı Güvence Hesabının sorumluluğu 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre belirlenecektir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3 maddesine ve A.5 maddesinin (ç) bendine göre; ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla meydana gelen destek zararları, destekten yoksun kalma teminatı kapsamındadır. Sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında, mutlaka ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir.
Bundan ayrı yine genel şartların A.6 maddesi (d) bendinde; destekten yoksun kalan hak sahibinin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat dışı tutulduğundan; tam kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü …’in kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanununda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında sayılmadığına göre; davacının destek tazminatı talep etme hakları olmadığı “Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 29/05/2017 gün 2016/14573-2017/6035 sayılı kararı” gerekçesiyle …’in başvurusunun reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmakta olup; davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.(HMK.m.353/1-b/1).
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;
1-Davacılar vekilince, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 08/03/2017 tarih ve 2017/İ.80-2017/İHK-775 sayılı kararına karşı davacılar … ve … yönünden yapılan istinaf talebinin yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle 5684 sayılı yasanın 30/12 ve HMK. 346/1 ve 352. maddeleri gereğince usulden REDDİNE, davacı …. yönünden yapılan istinaf talebinin yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle HMK 353/1-b(1) maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde davacı tarafa İADESİNE,
3- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4- Davalı sigorta şirketi tarafından peşin olarak yatırılan 154,30-TL istinaf yoluna başvurma harcından alınması gerekli 85,70-TL istinaf yoluna başvurnam harcının düşümü ile fazladan yatırılan 68,60-TL harcın talebi halinde davacı tarafa İADESİNE,
5- Davacılar tarafından tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin takdiren kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda davacılar … ve … yönünden HMK.m.362/1-a gereğince kesin olmak üzere, davacı … yönünden 20/7/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK. m. 361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.21/06/2018.